Kilis’in Elbeyli ilçesi Ali Mantar köyünde 1911 yılında doğan Mecid Şaban, ailesi ile birlikte 3 ay sonra Suriye’nin Halep kentine bağlı Çobanbey ilçesine taşındı. Sınır olmaması nedeniyle sık sık 11 yaşına kadar Kilis ve Gaziantep’teki akrabalarının yanına gidip gelen Mecid Şaban, Kurtuluş Savaşı ve ardından başlayan ekonomik sıkıntılar nedeniyle Çobanbey’den çıkamaz oldu. Suriye ve Türkiye arasında çizilen sınırlar nedeniyle Türkiye’deki akrabaları ile bağları tamamen kopan Şaban, hamallık ve işçilik yaparak geçim savaşına düştü.
UZUN YAŞAMIN SIRRI HURMA VE YOĞURT
Yoksulluk ve sefalet çektiklerini anlatan Mecid Şaban, çocukluk dönemlerinde yiyecek fazla bir şey bulamadıklarını belirterek, uzun yaşamanın sırrının hurma ve yoğurt olduğunu ifade etti. Şaban, ömrünün büyük bir bölümü açlık ve sefalet çekerek geçmesine rağmen sevdiği hurma ve yoğurdu bulmakta hiç zorlanmadıklarını vurguladı.
SINIRLARIN ÇİZİLMESİNİ HATIRLIYOR
Halep’in Osmanlı Devleti’ne bağlı olduğu dönemleri hatırladığını söyleyen Mecid Şaban, Suriye Türkiye arasındaki sınırın çekildiği dönemi de unutamadığını belirterek, anılarını anlattı. Şaban, “Ben burada, Alimantar’da doğdum. Sonra annemler ile Çobanbey’e gittik. 10-11 yaşlarına kadar buraya, Halep’e, köylerine gider gelirdim. Sonra sınır çekildi, biz Suriye’de, buradaki akrabalar da Türkiye’de kaldı” dedi. Fransızların geldiği dönemi ve yaşanan savaşların da aklından çıkmadığını vurgulayan Şaban, o dönemlerde tüfeğin bile yaygın olarak kullanılmadığını sözlerine ekledi. Evlenen ve 6 çocuk sahibi olan Şaban, çocukları ile birlikte sürdürdüğü mücadelede bir ev sahibi oldu. Çocukları ile birlikte hayatını sürdüren Şaban, bir asrı bulan ömrünün yarısı çalışarak geçirdi.
SAVAŞTA OĞLUNU VE EŞİNİ KAYBETTİ
Şaban, Suriye’de çıkan iç savaşta bir oğlunu ve eşini kaybetti. Mecid Şaban, şiddetlenen çatışmalar üzerine çocuklarını da alarak, Türkiye’ye sığınmak amacıyla evini ve yurdunu terk etti. Suriye’deki kimliğini bile almadan yola çıktığını anlatan yürümekte zorluk çekmesine rağmen Türkiye’ye ulaştığını ifade etti.
ASKERLER SIRTINDA TAŞIDI
Yaşına rağmen yola eline aldığı koltuk değneği ile çıktığını belirten Mecid Şaban, yürüyememesi nedeniyle bir traktör bularak, yolun büyük bir bölümünü traktör üstünde geldiğini anlattı. Kalan yolun büyük bir bölümünü çocukların sırtında giden Şaban, sınır hattında kendilerini gören Türk askerlerinin de kendisini sırtında taşıdığını ifade etti. Askerlerin önce zırhlı araca binmesini istediğini söyleyen Mecid, korktuğu için araca binmeyip askerlerin sırtında sınırı geçtiğini ifade etti. Mecid, “Allah Türk askerlerinden razı olsun. Halim kalmamıştı. Ayakta bile duramıyordum. Asker aldı sırtına beni Türkiye tarafına geçirdi” ifadelerini kullandı.
TEK İSTEĞİ TÜRK VATANDAŞLIĞI
Yaklaşık 90 yıl sonra doğduğu topraklara kavuşmanın sevincini yaşayan Şaban, sürekli tespih çekerek, zaman zaman ise ellerini açarak dua ediyor. Doğduğu topraklara bir asır sonra da olsa dönebildiği için şükreden Mecid Şaban, yaşadığı fakirlik ve sıkıntılara rağmen yaşamını sürdürdüğünü söyleyerek, yetkililerden Türk kimliği istiyor. Kendisinin de Türkmen olduğunu ve Suriye’deki evlerinin yerle bir olduğunu belirten Şaban, yabancısı olmadığı bu toprakların vatandaşı olmak istediğini ifade etti.
Mecid Şaban’ın oğlu Muhammed de Türk vatandaşı olmaması nedeniyle babasını hastalandığında özel hastaneye götürmek zorunda kaldıklarını ve doğduğu toprakların hiçbir hakkından faydalanamadığını ifade etti. Babası ile birlikte kirada kaldıklarını belirten Muhammed Şaban, Suriye’den kimlik, tapu gibi hiçbir evrak ya da eşya getiremediklerini kaydetti. Bugün sınır hattı ve mayınlı bölge olan alanlarda babası ve arkadaşlarının oyunlar oynadığını anlattığını da sözlerine ekleyen Mecid, çizilen sınırlarla birlikte babası ve arkadaşlarının mayınlı bölgelerden uzaklaştığını kaydetti.
HAFIZASI GİDİP GELİYOR
Mecid Şaban’ın oğlu Muhammed, zaman zaman babasının hafızasının gitmesine rağmen, eski dönemlere ait bir çok konuyu hatırladığını ifade etti. Babasının artık koltuk değneği ile yürümekte de zorlandığını belirten Muhammed Şaban, babasının özellikle Kurtuluş Savaşı döneminde yaşananları, sınır hattının çekilmesi ve bölgeye mayınların çekilmesi anılarını sık sık anlattığını ifade etti. Muhammed Şaban, “Yaşadığı yoksullukları anlatıyor. Sağda solda çalışarak, bizi bu duruma getirdi. Bereket versin, bu yaşa geldi. 6 çocuğu var. 1 çocuğu kayıp oldu. Eşini de kaybetti. O yüzden Türkiye’ye taşındık. Babam sürekli eski dönemlere ait anılarını anlatıyor. Özellikle sınır çekilmesini, mayınların döşenmesini, yaşanan savaşları anlatıyor” şeklinde konuştu.
(Mehmet Bulut - Serhat Demir/İHA)