AB’den Türkiye açıklaması: "Mesajı aldık’’

AB Dışişleri Bakanları, Belçika’nın başkenti Brüksel’de toplandı. AB Dışişleri Konseyi kapsamında yapılan toplantı sonrasında AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell ele alınan konulara ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Borrel, toplantıda Türkiye’nin de görüşüldüğünü ve Türkiye’nin verdiği mesajın alındığını ifade etti.“AB olarak Rusya’dan Navalny ve yakınlarının serbest bırakılmasını istiyoruz”Borrell, “Bu yılın ilk toplantısıydı ve gündemi çok yoğundu. Size özetini sunacağım. Bugünkü Konsey toplantımıza Rusya ile başladık. Muhalif lider Alexei Navalny’nin tutuklanması ve polislerin tepkilere karşı tutumu dikkatimizi çeken hususlar oldu. AB olarak Rusya’dan Navalny ve yakınlarının serbest bırakılmasını istiyoruz. Rusya’ya gitmek istediğimi kendilerine ilettim. Sayın Lavrov’un davetini de aldık. Kendisi ile şubat ayının ilk haftası görüşme imkânımız olacak. Bu süreçte haklar ve özgürlükler konusunda kendileriyle görüşmemiz gereken konular olacak. Mart ayının Konsey’inde önemli bir bölüm Rusya ile ilişkilere ayrılacak’’ dedi.Konsey’de ele alınan diğer konulara ilişkin de konuşan Borrell, “Ayrıca korona virüs durumunu görüştük. Aşıların paylaşımı ve dünya genelinde dengeli dağıtım konusunu ele aldık. Herkes korunmazsa kimse korunamaz. Ayrıca diğer ülkelerle de aşıları paylaşma konusunu görüştük’’ ifadelerini kullandı.“Biden yönetimi ile nasıl bir ilişki yürütüleceğini görüştük”Konsey toplantısında AB-ABD ilişkileri ve yeni Biden yönetimi konusunun da ele alındığını belirten Borrell, “ABD ile gelecek ilişkilerimizi ve Biden yönetimi ile nasıl bir ilişki yürütüleceğini görüştük. Önümüzde önemli dosyalar var. İran, iklim değişikliği gibi dosyalar bulunuyor. ABD ile yeni bir başlangıç yapmaya hazırız” dedi.“Türkiye’nin mesajını not ettik ve jestleri gördük”Türkiye konusunun da Konsey’de ele alındığını aktaran Borrell, "Türkiye ile ilişkilerimizi de ele aldık. Son Konsey kararları ile Türkiye’nin mesajını not ettik ve jestleri gördük. Türkiye ile ilişkileri geliştirmek ve işbirliğini sürdürmek için iletişimde kalmanın gerekliğinin altı çizildi. Bugün Türkiye ve Yunanistan arasında istikşafi görüşmeler başladı. Bu görüşmeleri destekliyoruz. Kıbrıs sorununun da Birleşmiş Milletler (BM) kapsamında çözülmesini destekliyoruz. AB olarak Kıbrıs görüşmelerine gözlemci olarak davet edildik. Gelişmeleri gelecek haftalarda yakından izlemeye devam edeceğiz’’ ifadelerini kullandı.Deniz ticaret yollarında artan korsan faaliyetleri de görüşüldüAB Dışişleri Konseyi toplantısında ayrıca deniz ticaret yollarında artan korsan faaliyetlerinin de ele alındığını bildiren Borrell, denizlerdeki gemilerin güvenliği konusunda sahada bulunan ülkelerin aralarında daha fazla bilgi paylaşımı ve analiz işbirliği yapmaları gerektiğini bildirdi. Toplantıda Venezuela hakkında görüştüklerini de belirten Borrell, "Venezuela halkın, savunulamaz siyasi çıkmazın üstesinden gelmek için yetkililerle konuşmaya davet ediyorum” ifadelerini kullandı.Borrell, Venezuela’da seçimin seçim koşullarına ilişkin ulusal bir anlaşma olmadan yapıldığını ve demokratik bir süreç için uluslararası standartlara uyulmadığını savundu. AB’nin tüm siyasi ve medeni hakların güvence altına alınması, tüm siyasi tutukluların derhal ve koşulsuz serbest bırakılması ve tüm siyasi muhaliflerin özgürlüğü ve güvenliği için çağrısını yenileyen Borrell, AB’nin Venezuela’daki krizlere barışçıl diyaloğu ve demokratik ve sürdürülebilir bir çözümü teşvik etmek için Venezuela’daki tüm paydaşlarla birlikte çalışmaya devam edeceğini bildirdi.Bosna Hersek’teki mültecilerBorrell, Konsey’de ele alınan diğer bir konunun Bosna Hersek’teki mültecilerin durumu olduğunu aktardı. Borrell, “Göçmenler, sıcaklığın sıfır derecenin altına düşmesine rağmen açık havada uyumaya mahkum ediliyor. Yetkililer insanların erişimini engellemeye devam ederken, Avrupa Birliği için asgari koşulları uygulamalıyız" dedi."İklim değişikliği insanlık için varoluşsal bir tehdit"Borell, Konsey’in iklim değişikliğinin insanlık için varoluşsal bir tehdit olduğunu kabul ettiğini belirterek, Konsey’in küresel iklim eyleminin, Paris Anlaşması’nın ve 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi’nin uzun vadeli hedeflerine ulaşmak için yapılanların yetersiz kaldığını ifade etti.