Bahar döngüsünün yaşandığı günlerde, alerjik reaksiyonların sık karşılaşılan bir durum olduğunu ve özellikle çocukları etkilediğini aktaran Dr. Karabacak, ilkbahar mevsiminde görülen alerji türlerine ve bunlardan nasıl korunulacağına dair bir dizi öneride bulundu. Alerjiden korunmak için uygulanabilecek çevresel kontrol önlemlerinin tedavi için ihtiyaç duyulan ilaç miktarının da azalmasını sağlayacağını kaydeden Dr. Karabacak, “Çevresel kontrolün sağlanması konusunda polen, mantar sporları gibi dış ortam alerjenleri ya da sigara dumanı, hava kirliliği, solunum yolu enfeksiyonları gibi tetikleyicilere karşı tüm şartlar zorlanarak önlem alınması gerekiyor” ifadesini kullandı.
ASTIM KRİZLERİNE VE POLENLERE DİKKAT EDİLMELİ Astım hastalarına alerjenlere karşı dikkatli olması gerektiği konusunda uyarılarda bulunan Dr. Karabacak, şunları söyledi: “Ev tozu akarları, hayvan tüyleri, böcekler ve bazı mantar türlerini içeren iç ortam alerjenleri ile dış ortam alerjenlerinin solunum yoluyla alınması durumunda çocuklarada burunda kaşıntı, akıntı, tıkanıklık, hapşırık gibi alerjik rinit belirtileri, gözlerde kaşıntı, sulanma, kızarıklık ve şişlikle ilerleyen alerjik konjonktivit durumu ortaya çıkabilir. Bu alerjenler astımlı hastalarda öksürük, hırıltı, nefes darlığı ile seyreden astım ataklarını da tetikleyebilir. Deriyle temas halinde ise kızarıklık, kaşıntı ve kuruluk şeklinde ortaya çıkan egzema görülmesi beklenir. Her yıl belirli mevsimlerde farklı tip bitkiler ve ağaçlar kendileri için uygun sıcaklık ve nem oranının oluşmasıyla çiçek tozlarını yani polenlerini çevreye bırakırlar. Polenler, özellikle rüzgar ile taşınanlar belirtilere yol açar. Gün içerisinde özellikle sabah erken saatlerde ve öğle saatlerinde yoğun olarak soluduğumuz havada bol miktarda polen bulunur. Yağmur yağdıktan sonraki ilk birkaç saat içinde ve ayrıca akşam saatlerinde polen yoğunluğu büyük oranda azalmaktadır. İlkbaharda ve yaz mevsimi başlangıcı olan Nisan ve Mayıs aylarında havada çimen ve ağaç polenleri yoğun olarak bulunur.”
EV TOZU AKARLARI GÖZLE GÖRÜLMÜYOR Ev içinde en önemli alerjenin, ev tozu akarları olduğunu kaydeden Dr. Karabacak, “Ev tozu akarları eklem bacaklılar ailesinden olup gözle görülemeyen ancak mikroskopla seçilebilen küçük canlılardır. Özellikle sıcak ve nemli ortamları çok sever ve hızla çoğalırlar. İnsanlarda alerjiye neden olan bu akarlar insanların deri döküntüleri ile beslenirler. Ev içi, okul gibi kapalı alanlar ile halı, yatak, kumaş kaplı mobilyalarda ve tüylü oyuncaklarda bulunurlar. Ölmüş akarlar ve akarların dışkıları alerjiye neden olur. Akarların neden olduğu bulgular sonbaharda artar ve kış dönemine kadar yayılır” ifadelerini kullandı.
BU ÖNLEMLERE DİKKAT Dr. Karabacak, alerjenlerin ortaya çıkardığı alerjik etkileri en aza indirilebilmesi için şu önerilerde bulundu: “Polenlerin yoğun olduğu mevsimlerde kuru ve rüzgarlı günlerde zorunlu değilse dışarı çıkmayın, piknik yapmayın, ev ve araba pencerelerini kapalı tutun. Dışarı çıkmanız gerekiyorsa maske, gözlük ve siperlikli şapka kullanın. Arabanız ve evinizdeki klimalar ve filtrelerin bakımını zamanında yaptırın. Saç ve vücuttaki polenlerin temizlenmesi için polen mevsiminde akşam dışarıdan eve geldiğinizde duş alın ya da el, yüz ve saçlarınızı bol su ile yıkayın. Polen alerjiniz varsa yatmadan önce burnunuzu sprey, damla veya bol su ile yıkayın. Halı ve yatakların altını haftada 1-2 kez süpürün. Süpürdükten sonra ortamı mutlaka havalandırın. Odalarınızı yaz ve kış aylarında, günde 30 ila 60 dakika pencereleri açarak havalandırın. Çarşaflarınızı her hafta, yastık ve yorganlarınızı ise ayda bir kez, akarların öldüğü 60 derecenin üzerindeki ısıda yıkayın. Yastık ve yorganınızı sentetik malzemeden seçin. Özellikle çocuk odalarında duvardan duvara halı ve kalın kumaş perdelerden kaçının. Mümkünse çocuk odasında halı kullanmayın. Aşağıdaki yatakta uyuyan çocuk üst yataktan gelen akarlara da maruz kaldığı için çocuk odalarında ranza kullanmayın. Toz tutan giysiler, içi doldurulmuş veya tüylü oyuncaklardan kaçının, alındıysa bunları çocuk odasında tutmayın. Kitap, oyuncak ve giysileri kapalı dolaplarda muhafaza edin. Tüylü oyuncakları ayda bir kez plastik bir torbaya koyarak buzlukta bir gece bekletin.”