Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zorunlu trafik sigortası primlerinin bir süredir tüketiciyi mağdur edecek yüksek ücretlerden yaptırıldığını söyledi.
Ülkede önemli miktarda aracın sigortasının olmadığına işaret eden Ağaoğlu, hazırlanan torba yasanın ardından tüketicilerin primlerin düşürülmesini beklediğini anlattı. Hükümet yetkililerinin sigorta şirketlerine "Primleri neden bu kadar yükselttiniz?" diye sorduğunu ve konunun çözümü için masaya oturulduğunu ifade eden Ağaoğlu, şöyle konuştu: "Yargıtay, bir süre önce kendi kusuruyla kazaya karışan ve ölen kişilerin yakınına tazminat ödenmesine hükmetti. Bu pilot dava oldu, kazanılınca emsal teşkil etti. Böylece kendi kusuruyla kazaya karışarak vefat edenlerin varisleri davalar açmaya başladı. Hukuk büroları bu konuda yoğun çalışmaya başladı. Bu yönde kararlar sigorta şirketlerini yüklü miktarda tazminatla karşı karşıya bırakınca şirketler ücretleri yükseltti. Şirketler bu durumu anlattı ilgililere. Sonunda torba yasayla şirketlerin, kusurlu olup kaza yaparak ölen kişilerin yakınlarına tazminat ödemesinin önüne geçildi." Hükümetin şirketler adına güzel bir iş yaptığını vurgulayan Ağaoğlu, bu düzenlemeyle sigorta şirketlerinin eskiye ve geleceğe dönük yüklü tazminatlar ödemesiyle ilgili yaşanan sorunun çözüldüğünü kaydetti.
"TEK KAZANAN HEP KAZANAN SİGORTA ŞİRKETLERİ"
Bu yüklü maliyet unsurunun ortadan kaldırılmasıyla şirketlerin primlerini aşağıya çekmesi gerektiğine dikkati çeken Ağaoğlu, şöyle devam etti: "Sigorta şirketleri, torba yasayla kendilerine sağlanan her türlü güvence ve kolaylığa rağmen halen zorunlu trafik sigortası primlerini düşürmedi. Önümüzdeki dönemde de düşecek gibi görünmüyor. Şirketlerin yüksek primler için elinde hiçbir mazeret kalmadığı halde trafik sigorta primlerinin düşürülmemesi, kartel yapılanması olduğunu düşündürüyor. Tek kazanan, hep kazanan sigorta şirketleri oluyor. Ayrıca, Burada sürücüleri tedirgin eden bir başka önemli düzenleme daha var. Trafik sigorta poliçesi düzenleyen firmalar, kusurlu olan kişinin hasarını ödemeyecek. Önceden 'ağır kusurlu" olan ibarenin sadece 'kusurlu' olarak düzenlenmesi, tüketiciyi önümüzdeki günlerde çok mağdur edecek."
"SİGORTA ŞİRKETLERİ SADECE POLİÇE DÜZENLEYİP PARA TOPLUYOR"
Ağaoğlu, kaza yapan kişinin, her türlü zorunlu trafik sigortası olmasına rağmen, hem kendi zararını hem de karşı tarafın hasarını ödemek zorunda kalacağını vurgulayarak, "Burada sigorta şirketlerinin hiçbir riski yok. Para veriyorsunuz, sigorta yaptırıyorsunuz ama yaptığınız kazalarda hasarı siz ödüyorsunuz. Bu durumda sigorta yaptırmanın hiçbir anlamı kalmıyor. Sigorta şirketleri sadece poliçe düzenleyip para topluyor. Kazanan tek bir taraf var o da sigorta şirketleri" dedi. Kırmızı ışıkta gelip hızla çarpma, ters yönden girme, alkollü veya ehliyetsiz araç kullanma gibi durumların ağır kusur sayılabileceğini belirten Ağaoğlu, "Bu tür kazalara yol açan kişiler her türlü hasarı ödesin. Bu yüzden 'ağır kusurlu" ibaresi önemliydi. 'Kusurlu' denildiği anda şirketlerin insafına kalıyorsunuz. Ödeyip ödemeyeceği meçhul" diye konuştu.
AA