TrakyaÜniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimlik Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen 'Doğuştan Sünnetlik' basın toplantısında konuşan Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Dinçer Avlan, bazı hormonal kusurlardan dolayı kız olan bebeklerin cinsel organlarının erkekmiş gibi ya da erkek bebeklerin cinsel organlarının kızmış gibi farklılaşması ve gelişmesi durumlarının olabileceğini kaydetti. Avlan, böyle durumlarda ailelerin çocuklarını eğer erkekse kız gibi ya da kız ise erkek gibi büyütebileceğini belirtti.
"TEDAVİ DURUMLARI OLDUKÇA FARKLILIK GÖSTEREN BİR HASTALIK DURUMU"
Avlan, bebeklerde çift cinsel organ diye bir durumun olmadığını belirterek, "Çift cinsel organ diye bir şey yok aslında. Cinsel organların tam gelişememesi diye bir şey var. Yani aslında genetik olarak kız genetik yapısına sahip bir bebeğin cinsel organının bazı hormonal kusurlardan dolayı erkek yönüne doğru farklılaşması, erkekmiş gibi gelişmesi ve dolayısıyla bunun erkek bebek olarak zannedilerek, bu şekilde büyütülmesi durumu var. Ya da tam tersi aslında erkek kromozom genetik yapısına sahip olan çocukların ya da bebeklerin de yine bir takım hormonal kusurlar nedeniyle tam anlamıyla cinsel organının erkek yönünde gelişememesi, torbanın tam anlamıyla oluşamamasından dolayı kızmış gibi bir görüntünün olmasıyla kız olarak büyütülmesi şeklinde bir durum var. Ama bunu ailelerinin fark ediyor olabilmesi tabi ki biraz zor olabiliyor. Bunun özelikle bebeği takip eden çocuk doktorları tarafından fark edilmiş olması önemli. Bazı ağır tiplerinde, bazı başka semptomların ortaya çıkmasıyla hastaneye başvuran hastalarda yapılan muayene ve tetkikler sonucunda tanı konulabiliyor ancak. Ama oldukça geniş ve sebepleri oldukça farklı olan, tedavi yaklaşımları oldukça değişik olan bir hastalık durumu bu" dedi.
"KIZ SÜNNETİ, GEREKSİZ VE SAKINCALI BİR İŞLEM"
Afrika’nın bazı bölgelerinde, Türkiye'de de Güneydoğu Anadolu’da bazı inanışlara bağlı olarak 'kız sünneti' olaylarının görülebildiğine değinen Prof. Dr. Avlan, "Neden sünnet ettikleri konusunda ise bu muhtemelen o toplumun inanışına bağlı olarak yapılan bir şey. Örneğin, Museviler'de de biliyorsunuz ilk bir hafta içerisinde mutlaka sünnet yapılıyor. O da onların inanışlarına göre yapılan, uygulanan sünnet ya da uygulama çeşidi. Kız sünnetinde de böyle bir inanışa bağlı olarak yapılıyor. Tabi ki tıbbi açıdan sakıncaları var. Çok ciddi kanamalar ortaya çıkabiliyor. Sonrasında enfeksiyonlar ortaya çıkabiliyor. İleride üreme fonksiyonlarını ve cinsel fonksiyonlarını kısıtlayabilecek ya da bunlara herhangi bir zarar verecek durumlar ortaya çıkabilir mi? Bu yapılan işlemin ağırlığına, şekline göre tabi ki değişebilir. Ama sonuçta gereksiz ve sakıncalı bir işlem" diye konuştu.