Nöroşirurji Uzmanı Op.Dr. Kerem Bıkmaz, “Beyin tümörü, beyindeki hücrelerin anormal veya kontrolsüz büyümesi olarak tanımlanır. Tümörler, iyi huylu (kanser yapıcı olmayan) veya kötü huylu (kanser yapıcı) olabilirler. Beyinde yerleştiklerinden, iyi huylu bir tümör bile tehlikeli olabilir” dedi. Beyinin, kafatası ile çevrili olduğunu ifade eden Op.Dr. Bıkmaz, “Bu, tümörün büyürken normal beyin dokularına basınç uygulamaya başlaması demektir. Bu durum da iltihaba ve beyin şişmesine neden olabilir. Bu nedenle her iki tip tümörün de mümkün olduğunca çabuk tedavi edilmesi çok önemlidir. Tümör, beynin kendisinden kaynaklandığı durumlarda ortaya çıktıysa birincil beyin tümörü olarak adlandırılır. Bazen kanser, beyne akciğer veya göğüs gibi başka alanlardan yayılabilir. O zaman bu tip tümörler, ikincil (veya metastatik) beyin tümörü olarak adlandırılır. Diğer kanserlerle karşılaştırıldığında beyin tümörleri nispeten az görülmektedir; ancak yerleşimleri ve bazen agresif yapılarından ötürü tehlikeli oldukları düşünülmektedir. Beyin tümörleri sıklıkla normal beyin dokusuna hücum eder veya baskı yaparlar. Belirtiler de o basınç nedeniyle ortaya çıkar. Beyin tümörünün yerleşim yerine göre kişide farklı tipte belirtiler oluşabilir. Ancak, zihinsel hastalıklar dâhil başka hastalıklar da bu belirtilere neden olmaktadır” açıklamalarında bulundu.
BUNLARI YAŞARSANIZ DOKTORA BAŞVURUN
Herhangi bir durumda belirtilerden birinin veya daha fazlası yaşandığında, vakit kaybetmeden doktoru aramanın gerektiğini ifade eden Op.Dr. Kerem Bıkmaz, belirtileri şöyle sıraladı:
“Baş ağrısı: Özellikle, yakın zamanda başlayan yeni bir ağrı, devamlı bir ağrı, uyanınca daha kötü olan bir ağrı.
Kusma: Özellikle sabahları daha şiddetliyse, Kişilikte veya davranışta değişiklikler, Zihinsel becerilerde düşüş, Hafıza kaybı, Hesap yapma becerisinde bozulma, Yargılamada bozulma, Yeni başlayan nöbetler.
Nörolojik değişiklikler: Görme problemleri (çift görüş, azalmış görüş),Duyma kaybı, Bir vücut alanında his azalması veya güçsüzlük, Konuşma zorlukları, Koordinasyonda azalma, sarsaklık, Güçsüzlük, uyuşukluk/rehavet, uyanıklığın azalması, Dil problemleri, yutma güçlüğü, hıçkırıklar, Bozulmuş koku duyusu, Kontrolsüz veya işlev bozukluğu olan hareketler, el titremesi, Menopozdan önce adet kanamalarının kesilmesi, Yüz felci.
Gözde anormallikler: Farklı büyüklüklerde göz bebekleri, Kontrolsüz hareket, Gözkapağı düşmesi, Sersemlik/kafa karışıklığı, alışılmadık veya garip davranış, Solunumda geçici durma.”
(İHA)