CHP’nin kapalı grup toplantısında Yalova Milletvekili Muharrem İnce oy birliğiyle aday olarak belirlendi. Karar sonrasında Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonunda partililere seslenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. CHP’nin cumhurbaşkanı adayının Muharrem İnce olduğunu ilan etti. Kılıçdaroğlu’nun Muharrem İnce’yi kürsüye çağırarak, “Gel bakıyım Muharrem” demesinden sonra konuşmaya başlayan İnce, "Parti başkanından cumhurbaşkanı olmaz, söylediniz bu görüşe katıldım. 24 Haziran Allah’ın izni milletin isteğiyle cumhurbaşkanı olacağım. Sadece CHP’nin değil, sadece bu salonda bulunanların değil, 80 milyonun, herkesin, AK Parti’lilerin, MHP, HDP, SP’nin herkesin, sağcıların, solcuların, Alevilerin, Sünnilerin, herkesin cumhurbaşkanı olacağım. Onun için 15 yaşında 79 ara seçimlerde sokaklarda afiş asmaya cıkmış, sonra cumhurbaşkanı adayı olarak 39 yıl CHP rozeti taşımış biri olarak tarafsız olacağım ve partimin rozetini sizlere emanet edeceğim” ifadelerini kullandı.
“MEYDANLARDA KAVGA ETMEK İSTEMİYORUM”
Muharrem İnce tecrübesi ile ilgili tartışmalara, "3 Kasım 2002’de milletvekili oldum, Erdoğan mart 2003’te oldu. Ben ondan 5 ay kıdemliyim. Ne tecrübesini soruyorsun? 3 Mart tezkeresinde oy kullanmış şerefli milletvekillerindenim. Erdoğan 1 günlük iken başbakan oldu. 1 günlükken başbakan olanı başbakan yapacaksınız 16 yıldır milletvekili olanı cumhurbaşkanı yapmayacaksınız öyle mi" dedi. İnce, diploma tartışmalarıyla ilgili ise "8 dönemlik transkripti istediğiniz zaman veririm. Meydanlarda ekonomi konuşacağız, dış politika, tarım, eğitim konuşacağız diye bekliyorum ama bunları konuşmayıp, kavga edip iftira edeceksek, birbirimizi karalayacaksak bunların hepsini yaparım. Tercihim birinci olanı. Ben meydanlarda entelektüel bir tartışma yapmak istiyorum ama siz başka türlü tartışmak istiyorsanız ona da varım, tercihi siz yapacaksınız” ifadelerini kullandı.
“MÜCADELEMİZDE KARARLI OLACAĞIZ”
Muharrem İnce, ’CHP genel başkanı olamadın, cumhurbaşkanı mı olacaksın’ eleştirileriyle ilgili şöyle konuştu: "Erdoğan, Beyoğlu belediye başkanı olmadı, başbakan oldu, cumhurbaşkanı oldu. Abdullah Gül, Fazilet Partisi’nde Erbakan’a karşı aday oldu, kaybetti, genel baksan olamadı ama cumhurbaşkanı oldu. 1991’de Erdoğan milletvekili adayı oldu ama akşam milletvekiliydi sabah değildi. Milletvekili olamayınca cumhurbaşkanı oluyor da ben niye olamıyormuşum. Bizim iki derdimiz var; ilki 50+1 seçilmek, ikincisi tarafsız yönetmek. İki iddiam da var; birincisi terör nereden gelirse gelsin PKK, IŞİD, FETÖ terörü nereden gelirse gelsin en kararlı şekilde mücadele edeceğiz. İkincisi ise yetimin hakkına göz dikenlere, ihalelere fesat karıştıranlara, ülkeyi soyanlara Allah’ın huzurunda söz veriyorum sonuna kadar mücadele edeceğim."
“ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNİ KURTARACAĞIM”
"Türkiye’nin CHP’ye hiç bu kadar ihtiyacı olmamıştı" diyen İnce, “Bugün benim doğum günüm, sevaplarıyla günahlarıyla 54 yılı geride bıraktım, hayatıma bu andan itibaren vatanına adayan çocuklarımız ve geleceğimizden başka bir şey düşünmeyip milletimizin huzuru refahı için çalışacağım, Genel başkana 80 milyon önünde hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Türkiye’de adaletsizliğe, hukuksuzluğa isyan ederek milyonların sesi olduğu için, adalet yürüyüşünü gerçekleştirdiği için Sayın Başkanı ayakta alkışlamanızı istiyorum. Kendine karşı aday olmuş, onu eleştirmiş birini aday yapmak her babayiğidin harcı değildir. Bu süreçte genel başkanı arayarak aday gösterilmemi isteyenlere de şükranlarımı sunuyorum. Kardeşlerim geleceğimiz elimizden kayıyor, yasama sevincimi yok oluyor, hayatınıza el koyuyorlar ,çocuklarımızın geleceğini çalıyorlar, insanlarımız işsiz kaldı sessiz kaldı, çıkış yolunu göstermek bizim görevimiz. Cumhuriyeti, kuran parti kurtaracak. Geleceğimizi geri alacağız. Unutmayın geçmişle bugünü kavga ettirenler bugünü de kaybeder. Bizim derdimiz kavga değil sorun çözmek. AK Parti ve FETÖ, cumhuriyeti rotasından çıkardı. Anayasa Mahkemesi, Anayasa’yı bir kenara itti, ekonomi dış müdahalelere açık hale geldi, Genelkurmay Başkanı siyasetin özel karakteri ile meşgul, troller yalan üretmektedir. Pasaportumuz Kapıkule’den sonra değeri yok, diplomasi geleneği yok, sözde dünya lideri bağırıp çağırıyor” açıklamasında bulundu. (Pelin Üzek Kılıç/İHA)