Kentin köklü kültürel değerlerini geleceğe taşıyarak Bursa’nın ‘UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesini sağlayan Büyükşehir Belediyesi, kaderine terk edildikten bir süre sonra yıkılıp yerine su depoları yapılan 400 yıllık Bursa Mevlevihanesi’ni yeniden gün yüzüne çıkarmak için rekonstrüksiyon çalışmasını başlattı. Bursa’da Pınarbaşı Mezarlığı’nın karşısında XVII. yüzyılda, mevlevîliğin önemli zatlarından Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan ve döneminin en büyük Mevlevihanelerinden olan, ancak zaman içinde yıkılıp yerine su depoları yapılan Bursa Mevlevihanesi, ilk günkü orijinal haliyle yeniden gün yüzüne çıkıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa’nın, eşsiz kültür mirasının en güzel şekilde geleceğe taşındığını söyleyerek, “Büyükşehir Belediyesi olarak, tarihe adını altın harflerle yazdırmış kültürümüzün değerini biliyor, ecdat yadigarı eserlerimizi gün yüzüne çıkarıyoruz. Köklü mirasımızın zaman içinde yok olmuş değerli örneklerinden olan Bursa Mevlevihanesi, 4 asırlık tarihiyle geleceğe taşınıyor. Kaderine terk edilmesinin ardından zamana yenik düşen mevlevihaneyi özgün kimliğiyle yeniden kentimize kazandırıyoruz” diye konuştu. Proje çalışmaları tamamlanan ve ilgili kurullardan onayları alınarak rekonstrüksiyona başlanan bölgede, bugüne dek sadece türbe şeklindeki yapı ayakta kalmıştı. Çalışma kapsamında, 1970’li yıllarda, alanın büyük bir kısmında yer alıp, şehrin ciddi bir bölümüne de su temini sağlayan betonarme su deposu, başka bir alanda konumlandırıldı. Mevlevihaneyi özgün kimliğiyle kente kazandıracak çalışmaların 2019 yılında sona ermesi hedefleniyor. Yaklaşık 5 milyon 571 bin TL bedelle yapılacak çalışmalar kapsamında bina ‘Semahane’, ‘Türbe, Meydan-ı Şerif ve Matbah-ı Şerif’ ve ‘Dedegan Hücreleri, Selamlık ve Harem Dairesi’ olmak üzere 3 bölümden oluşacak. Çalışmalar kapsamında şantiye sahasında öncelikle Bursa Müze Müdürlüğü kontrolünde arkeolojik kazılar yapıldı ve orijinal yapı temel kalıntıları ortaya çıkarıldı. Daha sonra bulunan temel kalıntıları uyarınca mimari proje revize edilerek Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nca onaylanan projelere göre imalatlara başlandı. Yapıldığı dönemde, büyüklüğü itibariyle sayılı Mevlevihanelerden olan yapı, tüm bölümleriyle bir kompleks olarak ayağa kaldırılacak ve tüm ihtişamına yeniden kavuşacak.