ABD Merkez Bankası'nın (Fed) eylülde faiz artırımına başlaması ihtimalinin zayıflaması, küresel ekonomideki yavaşlama endişelerinin "güvenli liman" talebini artırması ve TL'deki değer kaybının etkisiyle altının gram fiyatı 111,29 lira ile tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı.
Altının gram fiyatı en son 2011 yılının eylül ayında 110 doların hemen üzerini görmüştü. 6 Eylül 2011'de 110,08 lira ile rekor kıran altının gram fiyatı, geçen hafta başlattığı sert yükselişini bugün de sürdürerek 111,29 liraya kadar yükseldi ve tüm zamanların en yükseğini gördü. Altının gram fiyatı, şu dakikalarda 109,60 lira seviyelerinden işlem görüyor. Altının ons fiyatı ise bugün 1.160 dolar seviyesinden güne başladıktan sonra gün içerisinde gelen alımların etkisiyle 1.165 dolara kadar yükseldi ve şu dakikalarda 1.155 dolardan alıcı buluyor. Analistler, altının ons fiyatında 1.155 ve 1.170 doların direnç, 1.142 seviyesinin destek olarak takip edileceğini belirtirken, altının gram fiyatında ise dolar/TL'deki hareketin belirleyici olmaya devam edeceğini ifade ediyor. "GÜVENLİ LİMANA" TALEP ARTTI Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, Çin Merkez Bankası'nın iki hafta önce art arda yaptığı devalüasyonla su yüzüne çıkan kur savaşlarının, doların gelişmiş ülke para birimleri karşısında gerilemesiyle devam ettiğini belirterek, "Bu durum karşısında gelişen ülke para birimleri bazı ülke merkez bankalarının yerel para birimlerini devalüe etmesiyle gelişmiş ülke para birimleri karşısında değer kaybediyor" dedi. Çin'de düşük büyümenin, küresel düşük büyüme endişesi oluşturmasının yansıması olarak emtia fiyatlarında da sert düşüşler görüldüğünü kaydeden Yıldırımtürk, şunları ifade etti: YATIRIMCILAR, 'GÜVENLİ LİMAN' ALTINA YÖNELDİ AA muhabirine altındaki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, Çin Merkez Bankası'nın iki hafta önce art arda yaptığı devalüasyonla su yüzüne çıkan kur savaşlarının, doların gelişmiş ülke para birimleri karşısında gerilemesiyle devam ettiğini belirterek, "Bu durum karşısında gelişen ülke para birimleri bazı ülke merkez bankalarının yerel para birimlerini devalüe etmesiyle gelişmiş ülke para birimleri karşısında değer kaybediyor" dedi. Çin'de düşük büyümenin, küresel düşük büyüme endişesi oluşturmasının yansıması olarak emtia fiyatlarında da sert düşüşler görüldüğünü kaydeden Yıldırımtürk, şunları ifade etti: "Petrol fiyatlarının gerilemesi de bunlara eklenince, yatırımcıların bir yandan ABD ve diğer gelişmiş ülke tahvillerine yönelirken, bir yandan da 'güvenli liman' altına yöneldikleri görülüyor. Ancak, büyük fonların altınla ilgili işlemleri analiz edildiğinde, uzun vadeli pozisyonları azalttıkları görülüyor. Kısa vadeli pozisyonlarında da sınırlı artışın, bu ortamda ay sonu kontrat işlemleriyle yeni alıcılar getirme amaçlı olduğu gözleniyor. Piyasa oyuncularının ay sonu açık pozisyon kapama işlemleri tamamlandıktan sonra eylül ayında Fed'in faiz artırımı beklentisi yeniden yatırımcının masasına gelmesiyle altın fiyatı da bundan yine olumsuz etkilenmeye devam edebilir." Yıldırımtürk, küresel büyüme endişesi sürecinde yatırımcıların dolar bazında hızla likiditeye yönelmeleriyle altının "güvenli liman" özelliğini sürdüremeyebileceğini aktararak, "Nitekim, cuma günü haftalık kar satışlarının devreye girmesiyle altın fiyatının hafta içindeki yükseliş hızı düştü" diye konuştu.