TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Özkoç, iki günde bir şehit haberlerinin geldiğini belirterek, “Türkiyemizin bütünlüğünü korumak, ülkemizin güvenliğini sağlamak, dış ve iç tehditlere karşı güvenliği bir şekilde devam ettirmek isteyen Mehmetçiklerimiz, emniyet güçlerimiz tehdit altında. Bu kadar çok şehitlerimiz gelirken biz ne yapıyoruz TBMM’de? Annelerin önüne evlatlarının cenazesi getirilirken biz ne görüşüyoruz? Hiçbir şey. Şehitlerle ilgili, askerlerimizin güvenliği ile ilgili, onların şehit olarak annelerinin önüne gelmemesi ile ilgili hiçbir şey yapmıyoruz. TBMM’nin görevi çare olmaktır. Askerimizin şehit edilmemesi ile alakalı, annelerin önüne şehit cenazelerinin gelmemesi ile ilgili orada bir çare olmalıyız. Çare kapısı Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Milyonlarca seçmenin görevlendirdiği milletvekilleri ve seçmenlerin temsilcileri Türkiye Büyük Millet Meclisidir” ifadelerini kullandı.
ÖZKOÇ ŞÖYLE KONUŞTU:
“Mahmut Tanal binlerce kişi tarafından tanınıyor, özellikle salı günleri bize de müracaat ettikleri gibi Mahmut Tanal’a başvuruyorlar. Bir gün içerisinde 3 bin kişi içeriye girmiş. 3 bin kişinin ne suçla arandığını, suçlu olup olmadığını hiçbir milletvekili bilemez. Tedbirini alması gereken oradaki görevlilerdir. Koruma müdürüyle konuştum. ‘GBT’lerden baktınız. Göremediniz mi’ diye, bana verdiği cevap ‘Aranıyor olsaydı görürdük. Kişiyi özel olarak araştırmazsak, GBT’den görmek mümkün değil.’ ‘Ne zaman gördünüz?’ dedim. ‘Bir kalemin ucuna jilet gibi bir şey takmış. Görevliyi tehdit ettiği için bir polisi de yaraladığı zaman terörle ilgili suçları çağırdık. Bir makyaj kutusu ve yanında da kablo vardı. Bu kablo ve makyaj kutusunu her ihtimale karşı terör ilgili birimi çağırdık. Onlar gerekli araştırmaları yaptılar. Araştırma yaparken DHKP-C üyesi olduğu ortaya çıktı. Mahmut Tanal’a geldiği zaman talebi şu olmuş, ‘Ben burada beraat ettim, pasaportuma el koydular. Pasaportuma el koydukları için yurt dışına çıkamıyorum. Hastam olduğu için yurt dışına çıkmak istiyorum.’ Mahmut Tanal, ‘Bu tamamen hukuki bir meseledir. Avukatınızla görüşün, bunu hukuki olarak halledin’ demiş. 11 civarında dışarı çıkmış. Hiç çıkmak istememiş. Dışarıda olan, hiç alınmayan kadın ile görüşüp, beraber içeri girmek istemiş. Orada bir kargaşa çıkarmış. İlgili kişiler tarafından gözaltına alınmış” dedi. (Ahmet Umur Öztürk - İbrahim Berat Yılmaz/İHA)