Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “HDP’ye verilecek her taviz PKK’ya yani Kandil’e verilmiş demektir. Benim milletim bu ihanet şebekelerine, bu vatana ihanet edenlere 14 Mayıs’ta yol vermeyecektir" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde ATV, A Haber, A Para ortak yayınında gazetecilerin sorularını cevapladı. Deprem bölgesinde ziyaretlerinin dönüşümlü şekilde devam edeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu hafta pazartesi günü Adıyaman’daydık. 50 bini aşkın ebedi aleme uğurladığımız vatandaşlarımız var. Kendilerine rahmet diliyorum. Onlar bizim inancımızda şehitler safındadır. Peygamberimize komşudur. Önceki hafta Kahramanmaraş’ta Cuma günü Hatay’daydık. Bu Cuma Gaziantep’te olacağız. Cumartesi günü de Elazığ’da olmayı planlıyoruz" dedi. Ramazan boyunca ve daha sonra depremzedeleri yalnız bırakmayacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur ittifakı olarak buraları birlikte dolaşmayı planladıklarını ifade etti. Kabinedeki bakanların buralarda özellikle çalışma yürüteceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onunla ilgili plan program yapacağız. O bölgelerde arkadaşlarımız nasıl çalıştıysa bundan sonra da devam edecekler.
Biz bu adımları atarken en çok üzüldüğümüz konulardan biri 850 ayak, kol bir şekilde maalesef kaybetmiş kardeşlerimiz, evlatlarımız var. Bunların süratle protezlerini yapıyoruz. Bunların içinde iki ayağını kaybetmiş, annesini babasını da kaybetmiş olanlar var. Bu rakam az bir rakam değil 850. Protezlerde bile en kalitelisini arayıp bulacaksınız diyorum arkadaşlara. Yarın bir gün bana dört dörtlük sahip çıkmadı dedirtmeyelim. Doktor arkadaşlarımız bu hassasiyeti gösteriyor" diye konuştu. Deprem bölgesinde çalışmaların devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan bazı yerlerde köy evlerinin tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, "Milletimiz müsterih olsun, 20 yılda 1 milyon 180 bin güvenli konutu 3.3 milyon kentsel dönüşümü yapan kadrolar iş başında. Adıyaman’da 4 bin 431, Kahramanmaraş’ta 7 bin 353, Gaziantep’te 6 bin 815, Hatay’da 3 bin 122, Malatya’da 6 bin 238 konutun temellerini attık. Toplam 27 bin 949 konutun inşasına fiilen başlamış durumdayız. Köy evlerinden bazıları bitme aşamasına geldi. Yaz mevsimine kadar da bunları bitireceğiz. Hayatında inşaat nedir görmemiş, burada kullanılan malzemeler çok farklı. Bir tane doktor müsveddesi çıkmış konuşuyor. Senin hayatında inşaatla işin oldu mu?" açıklamasını yaptı. Muhalefet herkesi kendisi gibi beceriksiz zannediyor Defne Hastanesi inşaatı ile ilgili söylemleri de değerlendiren Erdoğan, "Hanımefendi bakıyorsunuz o da inşaat mühendisi olmuş. Bizim hastanelerde ilgili attığımız adımları, temelleri küçümsüyor. Hemen Sağlık Bakanımı, Murat Kurum kardeşimi aradım. Kendisi bazı eksiklikler olsa da buna biz müdahale ederiz dedi. Müdahalelerini yaptılar. Ekrandan bu haberi oraya koyanlar çekip aldılar. Yalana gerek yok. Biz bir şeye yapıyoruz, yaptık dersek biz bunu yaparız Meral Hanım. Benim adım Tayyip Erdoğan, Erdoğan’a da Tayyip ismine de dikkat et. Belediye Başkanlığımdan bugüne kadar attığım her adımı tartarak atarız. Kocaeli’de attığımız adımlara bak. Yalanla dolanla iş yapma. Muhalefet herkesi kendisi gibi beceriksiz zannediyor. Yaptıkları hiçbir şey yok. 11 vilayette Elazığ hariç. Hepsini gezdim. Oralarda muhalefetin büyükşehir belediyelerinden hiç kimseyi görmedim. Her zamanki gibi ayrıştırma, suiistimal üzerinden siyaset yapıyor" dedi. AK Partili belediyelerin deprem bölgesinde aktif rol üstlendiğini söyleyen Erdoğan, yaşanan bu felaketin ağırlığı altında bunca insanlarımızı devletine karşı tahrik etmeye çalışan bir muhalefetle karşı karşıyayız. Bugün bile benim askerimize, polisime, Mehmet’ime ’yoklar burada’ diyorlar. Bugüne kadar bir teröristler bugüne kadar askerime jandarmama yaptılar, bir de muhalefet yapıyor.
Ne derseniz deyin benim halkım askerine Mehmet’ine sahip. Dün akşam onlarla birlikte iftar yaptım. Ey muhalefet size askerime, Mehmet’ime, polisime, güvenlik görevlilerime hakaret etmekle ekmek çıkmaz, avucunuzu yalarsınız. Biz asrın felaketinin üstünden asrın dayanışmasıyla gelirken muhalefeti yalanları, hezeyanlarıyla baş başa bırakıyoruz. Depremin yol açtığı yıkımı telafi etmek ve insanlarımızın yaralarını sarmak dışında bir hususla ilgilenmiyoruz. Bizim muhalefetimiz ne yazık ki çok konuşur ama hiç bir iş yapmaz. İzmir’de deprem oldu, İzmir belediye kimde, ne yaptılar? Hiç. Biz gidene kadar bunlar ortada yoktu. Sağ olsun İçişleri Bakanım süratle başlattılar işleri. Ey bay bay Kemal Karabağlar’da kim var, oraya CHP belediyesi bakıyor. Hani diyorsunuz ya kentsel dönüşüm. Onu rantsal dönüşüme dönüştürler" diye konuştu. İmar affı filan artık düşünemeyiz
İmarla ilgili yasal düzenlemelerin olduğunu söyleyen Erdoğan, imar affının artık düşünülemez olduğunu kaydetti. Erdoğan, "Bunu bu olaylardan sonra benim en son İstanbul’da 120- 130 bu alanlarda söz sahibi olan kişilerle genişçe bir toplantı yaptık. Yeni bir düzenlemeyi yapmak mukadderdir diye düşünüyorum. Görev bize tekrar verilirse yeni dönemde hocalarımızla daha teferruatlı şekilde ele alıp yasal düzenlemeler yapmak suretiyle bir şeyler yapabiliriz. İmar affı filan artık düşünemeyiz. Düşünmeye kalırsak şu anda yaşadıklarımızla karşı karşıya kalabiliriz. Bunlar ne millidir, ne yerlidir. Ağır olacak kusura bakmayın. Askerimize bu tür hakarette bulunan vatan hainidir Bunların vatanını sevmek, milletini sevmek gibi derdi yok. Bunlar vatan haini, asker düşmanı, polis düşmanıdır. Bütün bunlar bay bay Kemal’in kimi ziyaret ettiği belli. Terörün parlamentodaki uzantılarını ziyaret etti. Bu uzantıları ziyaret eden ana muhalefetin başı acaba buradan ne elde edecek. Kandil, onların ne tür açıklamalar yaptığı ortada olduğu gibi biz demek ki devlet olarak doğru yoldayız. Onlar askerimizi, iktidarı kötülüyorsa demek ki doğru yoldayız. Onlar silahımızı kötülüyor. Bu silah kimler için kullanılıyor, onlar için. Nerede silahımız varsa onların tepesine tepesine ineceğiz. Demirtaş’ı, Apo’yu kurtarmaktan bahsediyor. Meral Hanım da içinde olmak kaydıyla şimdi 7 oldular bunları nasıl çıkaracaklarının planını yapıyorlar. Benim milletim vatana ihanet edene 14 Mayıs’ta yol vermeyecektir. Askerimizin yaptığı tüm kayıtlar resmi kayıtlarda mevcuttur. Gerçekleri saptıranların tek amacı milli birliğimizi askerimize olan güveni sarsmaktır. Aynı şeyi Kızılay için AFAD için yaptılar. Bay bay Kemal’in gözünün kör olduğunu anladık da sizin de mi gözünüz kör" dedi. HDP’nin 6’lı masaya desteği ile ilgili de konuşan Erdoğan, HDP’ye verilecek her tavizin PKK’ya yani Kandil’e verilmiş demek olduğuna vurgu yaptı. Erdoğan, "Biz masanın altında 7. ortak var demiştik. Şu anda 7. ortak tam manasıyla ana muhalefetin ziyaretiyle ortaya çıktı. Parti genel merkezinde ziyaret değil. TBMM’deki grup odasında gitti ziyaret etti. Meral Hanım esip gürlüyorsun. Hani kumar masası, hani noter? Neden geri vitese taktın da geri oturdun. Masadakiler şimdi birbirlerine yan gözle bakıyorlar. İnsanı en çok yoran şey belirsizliktir. 7’li masa hiçbir şey yapmamasına rağmen şimdiden bitiktir. Karşımızda kaybedenler kulübü gibi bir masa var. Kendi başarısıyla hiçbiri bir yere gelmedi. Herhangi bir seçim kazanan var mı? Yok. Koalisyondan bile kötü olan bu masa demokrasi diye yutturmaya çalışıyor. Kendi aralarında istedikleri kadar dövüşsünler ama ülke siyaseti adına üzülmemek elde değil. İyi Parti bir gün önce HDP için masaya gelemez diyor bir gün sonra iş değişiyor. Bu masanın başını ilk andan beri CHP ve HDP çekiyor, diğerleri yancısı. PKK’lılar bu garabet masanın kendilerine umut verdiğini söylüyor. Firariler bu masayla ülkeye geri döneceklerinin planını yapıyor. Milletim bunların hepsini görüyor. İnanıyorum ki milletim 14 Mayıs’ta gerekli cevabı verecektir" şeklinde konuştu. Muharrem İnce’nin açıklamalarıyla ilgili de konuşan Erdoğan, "Türkiye’nin Erdoğan’dan kurtulması lazım" diyor. Erdoğan sana ne yaptı? Sen terör örgütleriyle yan yana olanla yan yanasın, yıllar yılı zaten onlarlaydın. Şimdi kalktın cumhurbaşkanı adayı oldun. Şimdi seni yanlarına alacaklar mı almayacaklar mı senin de kapını çaldılar. Buradan acaba sana da bir şeyler çıkar mı çıkmaz mı bunun gayesi içindesin. Bay bay Kemal şu an hepsine bir şeyler dağıtıyor. Bütün bunlara benim milletim hesap sormayacak mı? 100 yıllık cumhuriyeti biz yıkacağız diyorlar. Öbür tarafta bakıyorsun, şu anda HDP’nin başındaki bayan Kandil’de kimlerle el ele kol kol her şey açık. Bizi izleyen milletim bunları izliyor. Bütün bunlara rağmen biz terörü kaynağında kurutmaya devam edeceğiz. Caddelerde nasıl kamyonların önünü kesiyorlar. Bütün bunlara karşı biz AK Parti iktidarı olarak Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te gereken dersi verdik onları sindirdik. Aynı kararlılıkla biz buna devam ediyor. HDP’yi kim nasıl çekiyor? Şu anda ana muhalefetin başı ortaklık kurarak parlamentoda koltuk verme peşinde. Bu oyuna gelmemek gerekir. Bu konuda kimin ne dediğine bakmıyoruz" açıklamasını yaptı. Aile kurumunun korunmasının öncelikleri olduğunu belirten Erdoğan, özgürlük adıyla LGBT gibi sapkın hayat tarzlarının topluma empoze edilmesine rıza gösteremeyeceklerini belirtti. Sapkın akımlarla sonuna kadar mücadele edeceklerinin altınız çizen Erdoğan şunları kaydetti, "Toplumun temeli aileyi korumak tüm insanlığın görevidir. Şiddet meselesi başta olmak üzere kadınlarımızın haklarına, onuruna uygun olmayan hiçbir şeye izin vermeyiz. Görülüyor ki bu gökkuşağı masası için milletimizin değerleri hiçbir anlam ifade etmiyor. Terör örgütlerinin önüne açma aile kurumunu delik deşik etmenin peşindeler. LGBT adıyla ya da başka isimlerle bu gökkuşağı masasının kurulmasına müsaade etmeyeceğiz. Altılı masayı açtığınızda ne çıkıyor bu çıkıyor. Üniversitelerde kadınların üniversiteye erişim yüzde 13’ten yüzde 50’ye çıktı. Türkiye’de eğitimde fırsat eşitliği AK Parti iktidarı ile sağlandı. Gençlere ben her zaman inandım, güvendim. 850 ampute kardeşlerimiz kimisi anne baba kimisi bütün kol bacakları kaybettiler" Kılıçdaroğlu’nun Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili açıklamalarına tepki gösteren Erdoğan, bu ülkede her şeyin bir özerkliği olduğunu söyledi. Erdoğan," Neyi durduruyorsun. Enerji bizim hidroelektrik, kömür santralleri, Akkuyu Enerji Santrali bizim için olmazsa olmaz yatırımlar. 4 tane bizim nükleer santral var diğer üçünün de açılışını yapacağız. Biz adeta enerji depolayacağız. Akkuyu’da belki Sayın Putin de gelir açılışına" dedi. "Ülkede demokraside samimiyetle sahip çıkan parti içinde demokrasiyi en şeffaf yürüten teşkilat AK Parti’dir" diyen Erdoğan, 81 ilde 6 bin üzerinde aday adayı için temayül yoklaması yapıldığını bildirdi. Merkez yürütme kurulu ile MKYK üyelerinden oluşan 14 komisyonun aday adaylarını yüz yüze değerlendirmeye tabi tuttuğunu aktaran Erdoğan, "Başkanlığını bizzat yağacağım üst komisyonda son değerlendirmesini yapacağız. Her dönemde olduğu gibi bu dönemde de milletvekili listelerimizde bir takım yenilenmeler olacaktır Bakan arkadaşlarımız da kabinede sahip oldukları birikimi milletvekili olarak çalışmaları sürdürecektir" diye konuştu. 20 yıldır 2023 seçimlerine hazırlandıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti, "Cumhuriyetimizin yüzüncü yılının ülkemiz için taşıdığı önemi biliyoruz. Deprem felaketi nedeniyle seçim kampanyamızda değişikliğe gittik ülkemizin 11 ilinde vatandaşlarımız yas tutuyor. Şehirlerimiz ayağa kalkma mücadelesi veriyor. Böyle bir dönemde kimse vur patlasın çal oynasın şeklimde kampanya yapamaz, yapmamalıdır. Siyasette Erdoğan stili olarak kabul edilen bir tarz var. Yüz yüze gönül gönüle ilişki. Seçim çalışmalarımızı bu şekilde yürüteceğiz. Halkımız sessiz ama derinden bir çalışma dönemi yaşayacak. Aday listelerinin YSK’ya verilmesinin ardından beyanname ve sloganlarımızı milletimizle paylaşacağız. Biz bu ortama güçlü ve bağımsız bir ülke inşa edebildik. Biz ülkemizi savaşa sokmayacağız, biz aile kurumunu güçlü tutacağız, ağırlıklı Suriye’den olmak üzere göç konusunda daha hassas davranacağız. Kesinlikle Rusya- Ukrayna arasındaki bu süreci ciddi kararlı bir arabuluculukla inşallah nihayete erdirmektir" dedi.
Kendi logosuyla seçime girme arzusunda olan ittifak ortakları olduğunu belirten Erdoğan, "Partilerimiz buradan ne alırlarsa geleceğe onunla yürüme durumları olacak. Bu işi her sistem gibi sistemin geliştirilmesi gereken tarafları var, seçimden sonra bunları ele alacağız. Türkiye Yüzyılı inşası sürecinde biz hayata geçireceğimiz programları hazırladık. Şu anda arkadaşlarım basın bildirisinin hazırlıklarını yapıyorlar. Bu bildiri hazırlıkları bitince tüm kamuoyuna açıklamasını yapacağım. 3- 4 gün içinde bitecek. Bu şahlanma dönemi içinde neler var, burada nelere yer veriyoruz, bütün bu alanlarda neler var neler yok kamuoyuyla paylaşacağız. Türkiye Yüzyılı çatısı altında neler var bunu göstereceğiz. Durmak yok, yola devam sloganımız vardı, doğru adımlarla yola devam diyerek güncelliyoruz. Türkiye’ye 30 yılda kazandırdığımız Türkiye Yüzyılı vizyonunun girizgahı gibidir. Ülkemizin 20 yılını çöpe atmaya niyetli bir yapı var. Adıyaman’da meydanda olanların sayısı 20 bindi. Havalimanından alana gelene kadar yollardaki insanların yoğunluğu anlatılır gibi değildi. Cuma günü Gaziantep’teyiz oradan Kilis yapacağız. Oradan Elazığ ile kapatacağız. Millete dokunmadıktan sonra hiçbir yol sizi başarıya götürmez. CHP’nin algı operasyonları girişimlerine biz alışkınız. Onlar sosyal medya oyunlarıyla masa başında hazırladıkları anket tablolarıyla oyalanadursunlar. Milletimiz kimi sandığa gömeceğini, kimi oradan çıkaracaklarını gayet iyi biliyor. Depremin ikinci günü açılan dezenformasyon bilgi servisine vatandaşlarımız tarafından yapılan bildirimin 10 bine ulaşmış olması bu rahatsızlığı gösteriyor" dedi. Togg’un başarısı ile ilgili konuşan Erdoğan, "Kılıçdaroğlu’nun yalandan başka ürettiği bir şey yok. Şu kurada çıkanlar hangi alışkanlıkla sıraya girdi ve katıldı. 177 bin başvuru yapıldı. Biz bu hayal için çok uğraştık ve neticelendirdik. Satış aşamasına kadar geldik. Kurada ismi çıkanlara hayırlı olsun diyorum" değerlendirmesini yaptı. Dünyadaki bankacılık krizine yönelik de konuşan Erdoğan, "Benim tezim her zaman düşük faizdir. Avrupa’nın yüksek faiz teorisi tutmadı ve bedelini ağır bir şekilde ödüyorlar. Sıkı para politikalarıyla tüm dünyayı resesyona sürükleme riski var. Bunu çok kez dedik ve uyardık. Gerçeğe dönüştüğünü üzüntüyle izliyoruz. Küresel büyümenin yüzde 2,2’ye gerileyeceği öngörülüyor. Resesyon riski çok belirgin hale geldi. ABD’de biliyorsunuz 3 banka iflas etti. Aynı durum İsviçre’ye ve daha sonra Avrupa’ya sıçradı. Bu durum küresel finansmanı tehdit ediyor. Ülkemizde bankacılık sektörü güçlü görünümünü koruyor. Artık eski Türkiye’deki banka batışları mazide kaldı.
Şunların acınacak haini görünce milletim adına çok üzülüyorum. Bir taraftan kalkıp Ayasofya için Meral Hanım açamazsınız diyor" diye konuştu.