İşte konuşmasından satır başları:
Demokrasimiz bugün bizim en büyük gücümüz. Demokratikleşme yönündeki adımları güçlendireceğiz. Düşünce özgürlüğünü sınırlayan her türlü yaklaşımın karşısındayız. Düşünce özgürlüğünün olmadığı alanda bilimsel gelişmenin olmayacağının bilincindeyiz. 12 Eylül döneminde öğrenci, 28 Şubat'ta öğretim görevlisiydik. O dönemki tecrübelerden sonra bilimsel hayatı teşvik edecek düşünce özgürlüğü olmalı. Hükümeti kurar kurmaz, siyasi parti liderlerini ziyaret ederek sivil bir Anayasa'nın yapılması gerektiğini anlattık. Hiç kimse bir diğerine konu dikte etmemeli. Bir kez daha bütün siyasi partilere bu çalışamaların devamı dahilinde çağrıda bulunuyorum. Her ne surette olursa olsun biz her şeyi tartışabilmeliyiz.