Bugün, İslamiyet’in özel yere sahip ve Devlet-i Âliye-yi Osmâniyye’nin en kıymetli mimari eserlerinden Bursa’daki Ulucamii’ye odaklandık.
Bursa, yerli ve yabancı turist ilgisiyle karşılaşırken, Ulucamii de, ilk veya mutlak ziyaretlerin arasında bulunuyor.
Bir an, başını örtmeden giren Müslüman bayanlara, “Başınızı örtünüz!” demeyi, toplumsal üslupla söyemek gerekiyor.
Müslüman…
Davranacağını, haliyle bilir.
Yabancı turistler de, ibadethaneye geldiklerinin farkındadırlar, anncak dininde, baş örtme olmayabilir.
Yaygınlıkla…
Baş örtme görülüyor.
Mühim olan…
Yabancı turistlere, İslamiyet ve Kur’an-ı Kerim’i, özgünlüğünü, kurallarını, dini ve toplumsal davranışlarını anlatabilmek, tanıtabilmektir.
Müze Ayasofya ile ibadethane Ulucamii’nin farkı, yabancılara önem ve özenle anlatılmaya çalışılmalıdır.
Öğrenecekler, uyacaklardır.
Bursa; Ulucami’ye bakarsak…
İngilizce, Almanca, Rusça ve Arapça bilgi ve tanıtım levhaları ile broşürleri bulunmuyor ve yabancı dille sağlıklı iletişim kurulmuyor.
Görevi…
Tur, kafile rehberlerinden beklemek olmaz.
Sözlerimize…
Yerli ziyaretlerle başlamıştık.
Çocukların camilere ziyareti, dinini tanıması ve öğrenmesi güzel, ancak bir an ayakkabılarıyla adım atmalarına, çatık kaşlı da olunmamalıdır.
Ailesi…
Ne olması gerektiğini bilir.
Çocuklar da…
Zaten görüyor, biliyor.
Dipnot…
Bursa; Ulucami, yabancılar için İslamiyet’e açılan bir kapıdır, ancak farklı dilde Kur’an-ı Kerim de bulunamıyorsa, bu da bizim meselemizdir.