Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri tarafından, 1-7 Ağustos Dünya Emzirme Haftası dolayısıyla emzirme ile ilgili konularda farkındalığı artırmak, anne sütü ile beslenmeyi desteklemek ve yaygınlaştırmak amaçlı bilgilendirme etkinliği düzenlendi.
Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Neonatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neslihan Tekin,
Neonatoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Özge Aydemir, Sosyal Pediatri Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Meltem Dinleyici ile araştırma görevlileri, intörn doktorlar, Kadın Doğum Servisi hemşireleri, emzirme danışmanlığı yapan hemşireler ve Emzirme Destek Polikliniği Hemşiresi Ayşe Özdemir’in katıldığı etkinlikte emzirmenin önemini vurgulamak ve farkındalık oluşturmak amacıyla; ESOGÜ Hastanesi’nde doğum yapan annelere anne sütü ve emzirmenin önemi hakkında eğitici bilgiler verildi, anneler ve anne adaylarına anne sütünün yararları, emzirmenin önemi, emzirme teknikleri, süt sağma tekniği ile ilgili bilgilendirme yapıldı. "Sürdürülebilir kalkınmanın önünde duran eşitsizliklere çözüm sağlayacaktır"
Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Sosyal Pediatri Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Meltem Dinleyici’nin 1-7 Ağustos Dünya Emzirme Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 2024 yılı için Dünya Emzirme Haftası teması ‘Açığı kapatmak: Herkes için emzirme desteği’ olarak belirlenmiştir. Ülkemizde de 1-7 Ağustos tarihlerinde anne sütü ve emzirme ile ilgili bilgilendirme çalışmaları ve eğitimler devam etmektedir. Emzirmeyi korumak, teşvik etmek ve desteklemek sürdürülebilir kalkınmanın önünde duran eşitsizliklere çözüm sağlayacaktır. Anne sütü ile emzirmenin desteklenmesindeki amaç geleceğimiz olan çocuklarımızın, kendileri için en ideal besin olan anne sütü ile beslenmelerini sağlayarak sağlıklı nesiller yetişmesine katkıda bulunmaktır. Bir bebeğin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için ideal beslenme yöntemi emzirmedir. Anne sütü, bebeklere ihtiyaçları olan tüm besin ögelerini tek başına 6 ay sağlayabilen en ideal besindir. Anne sütü ile beslenen bebeklerin başka bir ek besine veya suya ihtiyaçları yoktur. Emzirmeye ne kadar erken başlanır ise süt üretimi o kadar çok artmakta ve toplam emzirme süresi daha uzun olmaktadır. Sütün bol ve uzun süre gelebilmesi için sık sık ve bebek her istediğinde emzirilmelidir. Büyüme ve gelişmenin çok hızlı olduğu yaşamın bu ilk birkaç yılında emzirmenin sürdürülmesi, çocuğun sadece o andaki değil daha sonraki yıllarda da fiziksel ve ruhsal sağlığını olumlu etkilemektedir. İlk süt yani ağız sütü, bebeği mikroplardan korumak için yüksek miktarda hastalıklardan koruyucu maddeler içermektedir. Anne sütü bebeğin ilk aşısıdır. Anne sütü ile beslenen bebeklerde alerjik hastalıklar, zatürre, ishal daha az görülür. Her zaman ve her yerde kullanıma hazırdır. Temiz ve uygun ısıdadır. Emzirme ile anne bebek arasındaki bağ kuvvetlenir, bebeklerde mutluluk ve güven duygusunu gelişir, emzirme bebeğin çene ve diş gelişimini sağlar, anneyi meme kanseri, rahim ağzı kanseri, yumurtalık kanseri gibi kadınlara özel kanser türlerinden korur, annenin doğum sonu kanamalarını azaltır, anneyi ilerleyen yaşlarda kemik erimesinden de korumaktadır. DSÖ bebeklerin doğumdan hemen sonra emzirmeye başlatılması, ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi ve 6. aydan sonra uygun besinlerle beraber emzirmenin 2 yaş ve ötesine dek sürdürülmesini önermektedir.” diye belirtti.