İstanbul
ABD Merkez Bankası'nın (Fed) gelecek dönem para politikasına ilişkin belirsizlikler ve resesyon ihtimalinin yeniden öne çıkmasıyla emtia piyasasında geçen hafta karışık bir seyir izlendi.
Geçen hafta ABD'de açıklanan verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), temmuzda aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda ise yüzde 3,2 artış göstererek beklentilerin altında gerçekleşmesine karşın Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), temmuzda aylık bazda yüzde 0,3 ve yıllık bazda yüzde 0,8 artışla beklentilerin üzerine çıktı.
Analistler, ülkede beklentileri aşan ÜFE'nin ülke ekonomisindeki enflasyon endişelerini artırdığını belirterek verilerin, Fed'in enflasyonla mücadelesinde henüz sona gelinmediğini ortaya koyduğunu dile getirdi.
ABD ekonomisinin Fed'in faiz artışlarının ardından nasıl reaksiyon göstereceğinin belirsizliğini koruduğunu aktaran analistler, resesyon ve yumuşak iniş senaryolarının yatırımcılar tarafından fiyatlanmaya çalışıldığını bildirdi.
Çin ekonomisine ilişkin endişeler de emtia piyasası üzerindeki satış baskısının sürmesine neden oldu.
Çin'de temmuz ayında ÜFE yüzde 0,3, TÜFE yüzde 4,4 azaldı. Böylece ülkede hem ÜFE hem de TÜFE 2020'den bu yana ilk kez aynı anda gerilerken deflasyon endişelerini de tetikledi.
Öte yandan Çin Gümrükler Genel İdaresi verilerine göre, temmuzda, geçen yılın aynı dönemine kıyasla ihracat yüzde 14,5 azalarak 281,7 milyar dolara, ithalat ise yüzde 12,4 düşüşle 201,1 milyar dolara geriledi.
Çin'in ihracatı böylece üst üste üç ay geriledi.
Analistler, Çin'de açıklanan verilerle birlikte hem küresel talepteki düşüşün hem de ülkede devam eden deflasyonist sürecin ülkenin ekonomik aktivitesine yönelik endişeleri artırdığını belirtti.
Değerli metallerde paladyum pozitif ayrıştı
Geçen hafta değerli metallerde düşüşler görülürken, paladyumda yükseliş söz konusu oldu.
Haftayı altın yüzde 1,5, gümüş yüzde 4, platin yüzde 1,1 değer kaybederken, paladyum yüzde 2,3 değer kazandı. Altın, ABD bankacılık sektörüne ilişkin endişeler sonrasında dolara olan talebin artmasıyla değer kaybetti.
Rusya-Ukrayna savaşından kaynaklanan jeopolitik risklerin devam etmesi ve arza yönelik endişelerin öne çıkmasıyla paladyum değer kazandı.
Enerji grubunda ise yükselişler görüldü. Haftayı Brent petrol yüzde 0,4, New York Ticaret Borsası'nda işlem gören doğal gaz ise yüzde 7,5 değer kazandı.
Üretime yönelik endişelerle Brent petrol fiyatları yükseldi. Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC), petrol üretimi temmuzda bir önceki aya göre günlük 836 bin varil azalışla 27 milyon 310 bin varile geriledi.
ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) de Suudi Arabistan'ın üretim kesintilerinin petrol fiyatlarında yukarı yönlü baskı oluşturduğuna işaret ederek, bu yıl ve gelecek yıla ilişkin petrol fiyatı tahminini yükseltti.
Bu çerçevede, Brent türü ham petrolün varil fiyatının yıl sonuna kadar 82,62 dolara yükselmesi bekleniyor. Bu rakam bir önceki raporda 79,54 dolar olarak tahmin edilmişti.
Dünyanın en büyük sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatçısı Avustralya'daki bazı LNG tesislerinde çalışanların greve gitmek için harekete geçmesinin ardından bu tesislerde üretimin aksayacağına yönelik endişeler, arz sıkışıklığı yaşanan gaz piyasalarında tedirginlik yarattı. Bu da doğal gaz fiyatlarının yükselmesine neden oldu.
Bakır 30 Haziran'dan bu yana en düşük seviyeyi gördü
Resesyon endişeleri geçen hafta baz metalleri önemli ölçüde etkiledi.
3,68 dolarla 30 Haziran'dan bu yana en düşük seviyeyi gören bakırın libresi haftayı yüzde 3,3 düşüşle tamamladı. Tezgah üstü piyasada, alüminyum yüzde 0,8, kurşun yüzde 0,7, nikel yüzde 4,2 çinko yüzde 3 azalış kaydetti.
Analistler, bakırın değer kaybetmesiyle küresel ekonomik aktiviteye ilişkin endişelerin tetiklendiğini söyledi. Peru'da bakır üretiminin artması da bakır fiyatlarını düşmesine neden olan başka bir neden oldu.
Ülkede, bakır üretimi haziranda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21,8 arttı.
Tarım grubunda sert dalgalanmalar görüldü
Tarım emtiasında ise geçen hafta ürün bazlı ayrışmaların öne çıktığı sert dalgalanmalar öne çıktı.
Chicago Ticaret Borsası'nda işlem gören buğday yüzde 3,2, pirinç yüzde 0,3 artarken, mısır ve soya fasulyesi yüzde 2 değer kaybetti.
Intercontinental Exchange'de (ICE) pamuk yüzde 4,2, şeker yüzde 2,9 artarken, kahve yüzde 2,6, kakao yüzde 4 azaldı.
Buğday, Rusya ve Ukrayna arasında artan saldırılarla yükseldi. Hindistan’dan sınırlı buğday arzı ve güçlü talep de buğday fiyatlarını yukarı yönlü etkiledi. Pirinç fiyatları da kurak havanın Tayland'daki üretimi tehdit etmesinin ve Hindistan'ın pirinç ihracatını yasaklamasının ardından yükseldi.
Analistler, Çin ekonomisine ilişkin endişelere karşın Çin kaynaklı alımların devam etmesinin pamuk fiyatlarında yükselişe neden olduğunu belirtti.
Şeker fiyatları da arza yönelik endişelerle arttı. Uluslararası Şeker Organizasyonu, küresel şeker piyasasının, başlıca üretim bölgelerindeki düşük üretim nedeniyle 2023/24'te 2,12 milyon ton açık vereceği öngörüsünde bulundu.
Brezilya’da kahve ihracatının temmuz ayında yüzde 22 artarak 2,7 milyon torbaya yükselmesiyle üretime yönelik endişeler azaldı ve kahve fiyatları düştü. Ülkedeki elverişli hava koşulları da kahve fiyatlarını aşağı yönlü etkiledi.
Kakao fiyatlarında Batı Afrika’daki hava koşullarından dolayı sert dalgalanmalar görüldü. Gana, Fildişi Sahili ve Kamerun'da hava koşulları elverişli hale gelirken, Nijerya’da yoğun yağışlar görülüyor.