Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’na 30 Ocak’ta "vakıf faaliyeti adı altında kuruluş amacı dışında anayasal düzene karşı fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek kamu güvenliğine karşı faaliyet yürütme ve suç örgütü kurma" suçundan 33 adrese eş zamanlı operasyon düzenlenmiş, kurucu başkan Alparslan Kuytul’un da aralarında bulunduğu 28 vakıf yönetici ve üyesi gözaltına alınmıştı. Adliyeye sevk edilen 28 şüpheliden aralarında vakfın kurucu başkanı Alparslan Kuytul’un da bulunduğu 5’i tutuklanmıştı.
GİZLİ BARINMA MERKEZLERİ ÇIKTI
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü; ‘Suç Örgütü Soruşturması’ kapsamında İçişleri Bakanlığı’nca 31 Mart’ta geçici olarak kapatılan, Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından da ‘kayyum’ atanan Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’nın özel olarak yetiştirdiği kız ve erkek öğrenciler için kentin en merkezi 6 noktasında gizli barınma merkezleri oluşturduğu ortaya çıktı. Adana Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nce görevlendirilen bir müfettiş ile polis, Furkan Vakfı’na ait olan yurtları tek tek tespit edip, bunları rapor haline getirdi. Söz konusu rapor üzerine Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, kapsamlı bir soruşturma başlatıp, ilçe milli eğitim müdürlükleriyle de ortak bir çalışma yürüttü. 2012 yılında Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne herhangi bir yurtlarının bulunmadığı yönünde bildirimde bulunan Furkan Vakfı’nın, 2013 yılında ‘kaçak’ olduğu tespit edilen yurtları, eşyalı olarak her biri yıllığı 3 bin liraya kiraya verilip, kontratların yapılarak, buralara ‘ev’ izlenimi verilip, kapatılmasının engellendiği belirlendi. Vakfa ait olan bu binalar için tam bir gizlilik içinde hareket edildiği, hatta öğrencilerin bir dizi tedbir aldığı ortaya çıktı. Polis, alınan tüm bu tedbirlere rağmen, 6 Nisan’da harekete geçti. Seyhan’a bağlı Yeşilyurt, Bahçelievler, Karasoku ve Ulucami mahallelerinde 5, Çukurova’ya bağlı Huzurevleri Mahallesi’nde bir olmak üzere toplam 6 kaçak öğrenci yurdunda kalan öğrenciler önce tahliye edildi, sonrasında da zabıta ekipleri ev görünümlü kaçak yurtları tek tek mühürledi.
SOSYAL MEDYADAN “YURT DEĞİL, EV VE SOKAKTA KALDIK” ALGISI
Operasyondan sonra örgütün, kamuoyunda ‘algı’ oluşturmak için aileleri, küçük çocukları ve hatta ezanı bile kullandıkları ortaya çıktı. Örgütle bağlantıları tespit edilen bu kişilerin, sosyal medyada yayınlanan video görüntülerinde; “Sokakta kaldık” diyerek, duygu sömürüsü yaptıkları belirlendi. Polis, o görüntülerden yola çıkarak, Furkan Vakfı’nın algı operasyonunu da boşa çıkarttı. Buna göre; örgüte ait ‘kaçak yurtlar’ ile ilgili olarak 4 Şubat 2018 tarihinde söz konusu adreslere gidip, buraların ‘yurt’ olarak kullanıldığını tek tek tespit etti. Polisin bu hamlesi üzerine Furkan Vakfı ile bağlantıları tespit edilen aileler, operasyondan sadece 1.5 ay önce ikametlerini yurtların olduğu adreslere taşıyıp, sanki burada yaşıyormuş gibi bir izlenim oluşturdu.
Özellikle Zarife K.’nin, henüz 8 yaşında olan kızına ağlıyor numarası yaptırıp, kendisi de sanki onu teselli ediyormuş gibi bir izlenim oluşturduğu, eşi Ahmet K.’nin de o anları cep telefonuyla kayda aldığı ortaya çıktı. Çiftin sosyal medyada yayınladıkları ve hatta ezan sesini bile kendi amaçları doğrultusunda kullandıkları tespit edildi. Özellikle Ahmet K.’nin örgüt içinde aktif olduğu ve 3 ayrı olayda kaydının olduğu öğrenildi.
Yapılan incelemelerde de Zarife ve Ahmet K. çiftinin biri erkek 3 çocuğuyla daha önce Tellidere Mahallesi’nde yaşadıkları yönünde bildirimde bulunmalarına rağmen, 26 Şubat 2018 tarihinde kaçak yurdun bulunduğu Huzurevler Mahallesi’ndeki Sadakat Öğrenci Yurdu olarak gösterilen adreste yaşıyor gibi sahte bir bildirimde bulunup, söz konusu yurda, bir ailenin yaşadığı ‘ev’ görünümü vermeye çalıştıkları da belirlendi. Ayrıca Ahmet K.’nin 22 Nisan 2017 tarihinde Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı üyeleriyle birlikte Atatürk Parkı’nda polise saldırdığı, bu nedenle görevli memura görevini yaptırmama ve mukavemette bulunmaktan işlem yapıldığı da ortaya çıkı. Yine örgütle bağlantısı tespit edilen Ömer K. adlı bir kişinin de sosyal medyada paylaştığı videolarda, “Burası ev, yurt değil. Bizi sokağa atıyorlar” yönünde algı oluşturmaya çalıştığı tespit edildi. Ömer K.’nin daha önce Döşeme Mahallesi’nde yaşarken, polisin düzenlediği operasyondan sadece 9 gün önce kaçak olarak faaliyet gösteren yurdun bulunduğu yeri ikametgah adresi olarak gösterip, buraya ‘ev görünümü’ verdiği öğrenildi.
Ayrıca ev dedikleri yerlere polislerin baskın yaptığı sırada konferans salonları devasa mutfaklar ve buzhaneler ortaya çıkartıldı. Buzhanede binlerce kilo et, kavurma ve sucuklar olduğu görüldü. Bu tür yerlerin ve yiyeceklerin normal bir evde olmayacağı belirtildi. (İHA)