12 günde imkansızlıklar içerisinde Yeşil Çam komedisine yakın bir film yaptıklarını belirten filmin başkarakteri Hayati’yi canlandıran genç oyuncu Murat Nazım Vardarlı, “Komedi filmi çektik ancak gülmeye vakit bulamadık” dedi.
"İZLEYİCİNİN GÜNLÜK YAŞANTISININ FİLM EDİLMİŞ HALİ"Taha Ulukaya ile birlikte filmin başrolünü paylaşan Murat Nazım Vardarlı filmde izleyicilerin günlük yaşantılarının film edilmiş halini bulacaklarını söyledi. Filmi ilginç yapan ve diğerlerinden ayıran en önemli özelliğin azimli bir çekim sürecinden geçmiş olması olduğunu dile getiren Vardarlı, “Öyle ki set ekibinin yemek programı evde oyuncuların anneleri tarafından hazırlanırken, tüm kadro filmin kısa sürede çekilmesi için zamanla yarıştı ve 12 günde çekimleri bitirmeyi başardı” diye konuştu.
"KOMEDİ FİLMİ ÇEKTİK ANCAK HİÇ GÜLMEDİK"Zengin ve fakir iki kardeşin geçim mücadelesi ve hayat hikayelerinin anlatıldığı filmde eski Yeşilçam komedisine yakın bir etki yapmayı umduklarını belirten Vardarlı, çoğunlukla masumane duygularla insanları güldürme çabası içerisine girdiklerini söyledi. Filmin her aşamasında kimseden destek görmediklerini, kamera önü ve arkasında çalışan tüm ekibin gönüllü olarak çalıştığını anlatan Vardarlı, “ Çok çalışkan ve gönüllü bir ekiple ortaya güzel bir iş çıkardık. Mesela film hakkında ilginç bir not belirteyim film boyunca set ve oyuncunun yemek programını annem organize etti. Film gibi yemeklerimizde ev yapımı oldu aslında” dedi. Filmin tamamını 12 günde çektiklerini anlatan Vardarlı,”Size şöyle söyleyeyim bu filmi biz imkanları ve gayretlerimizi zorlayarak 12 günde tamamladık. Bu gerçekten imkansız sayılabilecek bir zaman dilimi. Bununla beraber hataya ve boş zamana hiç vaktimiz olmadı. Şu cümle sanırım bizim olayımızı özetleyecektir; komedi filmi çektik ancak çekimler boyunca hiç gülemedik. Çünkü ona bile vaktimiz yoktu.
"HAYATİ FENOMEN OLMA YOLUNDA"Filmin baş karakteri fakir oğlan Hayati’nin fenomen olma yolunda bir hayli iddialı bir karakter olduğuna dikkat çeken genç oyuncu, “Diğer başrol arkadaşım olan Taha ile birlikte uzun yıllardır aynı tiyatrodayız. Ve bu film aslında geçmişte Taha’nın yazdığı bir oyundan esinlendi. Orada da yine Hayati karakteri bendeydi. Uzun bir süredir canlandırdığım Hayati’ye zamanla yeni espriler zaten geçmiş oyunlarda katmıştık. İzleyicini neye reaksiyon gösterip göstermediğini küçük deneme yanılmalarla tespit ettik hep. Bu filmde bu tecrübeleri harmanlayarak Hayati’yi aslında yeniden doğurduk diyebiliriz” diye konuştu.