Kapatılan Zaman gazetesinin muhabiri Ahmed Dönmez'in, kişisel internet sitesi için kaleme aldığı makalede ABD, İngiltere, Almanya ve Polonya'da birçok kişinin örgüt içinde güvendiği şahıslarca dolandırıldığını belirtti. Makaleye göre yurt dışına kaçanların, güvendikleri örgüt üyeleri tarafından ortak bulma, iş kurma ve yatırım yapma gibi vaatlerle kandırılarak paraları ellerinden alındı.
ELEBAŞINA ŞİKAYET DE İŞE YARAMADISonrasında "İşler ters gitti, iflas ettik", "zarar ettik" gibi açıklamalarla batırılan kişilerin çoğu, hileli iflasa başvurulduğunu, paraların başka şirketlere aktarıldığını söyledi.
Farklı ülkelerde mağdurlarla örgüt yöneticileri arasında sert kavgalar yaşanırken ABD'de bu duruma isyan edip mahkemelere başvuran, hatta dolandırıcılık davası açanlar oldu. Birçok dolandırıcılık örneğinin yer aldığı makalede, "Hatta bu durumu bizzat Fetullah Gülen'e götüren ve şikayet edenler de olmuş. Ancak yine de durum değişmemiş." denildi.
"VAMPİR GİBİ EMİYORLAR"
Makalede, dolandırılanların görüşlerine de yer verildi. Parasını kaptıran ve ismi paylaşılmayan bir esnaf, "Burada bir şebeke kurulmuş. Türkiye'den az çok sermaye ile gelmiş arkadaşları vampir gibi emiyorlar." derken, başka biri de "Beni bizzat buranın iş adamları derneği başkanı dolandırdı." ifadelerini kullandı.
Makaleye göre, İngiltere'de "oldukça üst düzey referansları olan bir iş adamı" diye tanımlanan örgüt üyesi, 15 Temmuz sonrası 2 yıl içerisinde topladığı 6 milyon sterlini batırdığını söyleyerek paraları vermedi. Polonya'da ise bir örgüt üyesinin Türkiye'den gelenlerden topladığı 5-6 milyon doları mafyaya kaptırmak zorunda kaldığı iddia edildi.
DOLANDIRICI ELEBAŞININ KAMPINDA "AZİZ MİSAFİR MUAMELESİ" GÖRÜYOR
Örneklerin bunlarla sınırlı olmadığı, kısa zamanda anlaşıldı. Dolandırılan veya buna şahit olan örgüt üyeleri, başlarına gelenleri sosyal medya hesaplarından da paylaşmaya başladı. Fuat Sarı isimli bir kullanıcı, "Maalesef, bu mağdurlardan biri de benim. Benimki dört dörtlük bir dolandırıcılık hikayesidir. New York'u o yüzden terk ettim." ifadelerini kullandı. Olayı ayrıntılı anlatan Sarı, ismini vermediği bu dolandırıcının, hala FETÖ elebaşının yaşadığı Pensilvanya'daki örgüt merkezine "elini kolunu sallayarak girdiğine", hatta "aziz misafir muamelesi gördüğüne" dikkati çekti. Başka bir örgüt üyesi de İngiltere'de bütün parasını örgütteki arkadaşının tavsiye ettiği dolandırıcıya kaptırdığını paylaştı.
"HAKİKİ KARAKTERLERİMİZ ORTAYA ÇIKTI"
Vavolli isimli başka bir kullanıcı da "Yıllarca açıktan cemaate her desteği veren, tüm kariyerini geride bırakıp cemaatin tarafında saf tutan, başta FG'nin (Elebaşı Fetullah Gülen) bizzat sevdiği Hakan Şükür'e bunu yapan ağabeyler, benim gibi sıradanlara hiç acımaz." yorumunu yaptı.
"Ne ara biz böyle olduk" isimli kullanıcı da "Bir fanusta idik hepimiz. Fanus kırıldı, içinde olan bizler fanus dışına çıkınca kendimiz gibi olmaya başladık. Hakiki karakterlerimiz ortaya çıktı. Bakalım biz neymişiz?" diye sordu.
HAKAN ŞÜKÜR İTİRAF ETMİŞTİ
Firari eski futbolcu Hakan Şükür de paylaştığı videoda "Amerika'da yaşarken çok güvendiğiniz arkadaşlarınızla dolandırılmaya varan şeyler yaşadım ben. Bunun ismi onlar adına dolandırma mı? Onlar ticaret diyorlar, ben dolandırma diyorum. Yani bir işi bilmemek veya bir işin sıkıştığı anda parasını kullanmak dolandırıcılıktır" diyerek ifşa ettiği durumun, örgütün tümüne yayıldığı görülmüş oldu.
"HİMMET PARASINI HESABINA GEÇİRDİLER"
Drhaydarbleda adlı kullanıcı da yaşananların sistematik olduğuna işaret etti. Hasan Çaylı adlı başka kullanıcı ise "darbe öncesi yıllarca himmet parasını hesabına geçirenler" ve "cami veya başka işler için cemaatin parasını alanlar" olduğunu, firari Ekrem Dumanlı'nın bir anahtarlığa nasıl 750 dolar veya bir kaleme bin 500 dolar verebildiğini sordu.
KAÇAKÇILIKTAN KAR ALIYORLAR
Örgüt içi dolandırıcılığın, sadece iş kurma vaadiyle sınırlı olmadığı da belirtiliyor. Sosyal medya mesajlarında, yurt dışına kaçmak isteyenlerden sahte pasaport için para alıp ortadan kaybolanlar, insan kaçakçılığı üzerinden kar elde edenler ve Yunanistan'a kaçan örgüt üyelerine evleri asıl bedellerinden daha pahalıya kiralayanların bulunduğu da kaydedildi.