İngiltere, İskoçya ve Galler’de demiryolu işçileri, işverenle yürütülen görüşmelerin sonuçsuz kalmasıyla son 30 yılın en büyük grevini başlattı. Üç gün sürmesi planlanan grevde 40 binden fazla işçi yer alacak.
İngiltere’de Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), işverenle maaşlara yönelik yürütülen görüşmelerin dün çıkmaza girmesiyle greve gitti. Network Rail ve diğer demiryolu operatörlerinden RMT’ye bağlı binlerce işçinin bugün başlattığı grev, 23 ve 25 Haziran’da da devam edecek. Son 30 yılın en büyük grevinde 40 binden fazla işçi yer alacak. İlk günde Londra Metrosundan 10 bin personel de iş bıraktı. Demiryolu ağını durma noktasına getirecek grev boyunca ana hat trenlerinin yalnızca beşte birinin çalışması beklenirken, İngiltere, Galler ve İskoçya’daki demiryolu hizmetleri dün akşamdan itibaren grevden etkilenmeye başladı. Londra Metrosunda 9 hat tamamen durduruldu, yalnızca sınırlı sayıda sefer yapılmaya başlandı. Öncelikle ana hatlarla sınırlı tutulan seferler, yerel saatle yalnızca 07.30-18.30 saatleri arasında açık olacak. Londra ile Birmingham, Manchester, Leeds ve Edinburgh gibi şehirler arasındaki son trenlerin tümü 16.30’dan önce hareket edecek.
Grev çerçevesinde İngiltere, İskoçya ve Galler’in çoğu, Cornwall ve Dorset’in tamamı ile Chester, Hull, Lincoln ve Worcester gibi noktalar dahil olmak üzere tüm gün boyunca yolcu trenleri sefer yapmayacak.İşçi-işveren arasında yaşanan anlaşmazlık
İşten çıkarmaların önlenmesini, çalışma ve emeklilik koşullarının iyileştirilmesini isteyen RMT sendikası, bu yıl yüzde 11’e ulaşması beklenen enflasyonla artan yaşam maliyetini de dengelemek için maaşlarda en az yüzde 7’lik bir artış talep etti. İşverenler ise en fazla yüzde 3’lük teklif sundu. Teklifi kabul etmeyen sendika, dün gerçekleştirilen son görüşmelerin sonuçsuz kalmasından hükümeti sorumlu tuttu. RMT Genel Sekreteri Mick Lynch, anlaşmazlığın, hükümetin Network Rail ve tren şirketlerindeki "prangaları kaldırmadan" çözülemeyeceğini söyleyerek, “İşçilerin iş güvenliğine, uygun koşullara ve genel olarak adil bir anlaşmaya ihtiyaçları var, eğer bunu başarabilirsek İngiliz ekonomisinde şu anda olan ve yaz boyunca yalanabilecek olan aksaklığı yaşamak zorunda kalmayacağız” ifadelerini kullandı. Anlaşmazlığın kaynağının hükümetin National Rail ve Transport for London’a 4 milyar sterlinlik fonu kesme kararı olduğunu söyleyen Lynch, “Şirketleri ulaşımda kemer sıkmaya zorladılar. Bu anlaşmazlığın çözülmesini engellediler. İşverenlerin serbestçe müzakere etmesine izin verilene kadar bir anlaşmaya varacağımızı düşünmüyorum. Grevimiz, halkımız tarafından kabul edilebilir bir anlaşmaya varana kadar sürmesi gerektiği kadar devam edecek” dedi.