Meme kanserine farkındalık oluşturmak amacıyla 2016’nın Nisan ayında çekilen bir kamu spotunda rol aldıktan dokuz ay sonra meme kanserine yakalanan 38 yaşındaki oyuncu Gülşen Madan, hastanede yaşadıklarını ve tedavi sürecinde gördüklerini anlatacağı bir film çekmek istiyor. 2016 yılında Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi’nden (KETEM) kanserle ilgili kamu spotunda oynama teklifi geldiğini belirten Madan, “Kamu spotunda oynadığım süreçlerde ben kendi kanserli, tümörlü hücrelerimi besliyormuşum, hiç haberim yok” dedi. Yaşadıklarını anlatan Madan, “Belli bir süre sonra kol altımda bir beze keşfettim. O beze çok kısa süre sonra meme üzerinde bayağı büyük bir kitleye dönüşmüş. Farkındayım ama bu kadar kısa sürede bu kadar büyük bir şey nedir, beklemiyordum” diye konuştu. Hastanedeki tetkik sonuçlarını doğum günü olan 15 Ocak’tan bir gün sonra aldığını ve meme kanseri olduğunu öğrendiğini belirten Madan, 30 Ocak’ta ameliyat olduğunu ancak ameliyattan önceki 10 gün hastanede yattığını söyledi. Hastanede yattığı süre boyunca özel oda istemediğini, koğuşta kaldığını, diğer hayatları görmek istediğini dile getiren Madan, sözlerini şöyle sürdürdü: “O 10 gün apayrı bir süreçti zaten. Bir buçuk yıldır tedavi görüyorum. Kemoterapim çok yeni bitti. Saçlarım uzamaya başladı. Bir ay ışın tedavisi gördüm. Çok şükür iyi gidiyoruz ama bu süreçte beni mutlu eden, gülümseten hiçbir şey olmadı.”
KISA FİLM İÇİN DESTEK BEKLİYOR
Hastanede gördüklerini kısa filmle anlatmak istediğini dile getiren Madan, “O hayatlara dokunmak için yazdım çizdim. Bir kısa film projem var benim ve bu projem için maddi desteğe ihtiyacım var” dedi. Filmin çok ruhani ve rahmani olduğunu ve isminin ise “Canlanış” olduğunu söyleyen Madan, “Hem bedensel hem de ruhani bir canlanış. Bedensel canlanıştan kastım temizlenmek, şifalanmak” ifadelerini kullandı. Kanser dernekleriyle ilgili araştırmalar yaptığını da belirten Madan, İzmir merkezli Kanserle Mücadeleyi Destekleme Derneğinden Ahmet Faruk Taş ve Mevlüt Yılmaz’a ulaştığını dile getirdi. Madan, dernekten destek aldığını ancak maddi destek için yardım beklediğini ifade etti. Madan, filme destek vermek isteyenlerin Gülşen Madan olarak sosyal medya hesaplarından kendisine ulaşılabileceğini kaydetti.
“BİR BUÇUK YILLIK SÜREÇTE BENİ MUTLU EDEN HİÇBİR ŞEY ŞEY GÖRMEDİM”
Farkındalığı biraz daha yükseltmek adına film çekmek istediğini anlatan Madan, “Çünkü insanlar hem kanserle savaşıyorlar hem de aile bireyleriyle savaşıyorlar. Bir buçuk yıllık süreçte beni mutlu eden hiçbir şey görmedim. Kanseri matastaz yaptı diye kocası iki çocuklu bir kadını terk etti. Lösemi bir hastasını üniteye bırakan bir insan, kadıncağız 10-15 dakika sonra kan kusmaya başladı” ifadelerini kullandı. Madan, diğer memesinde de kitle olduğunu ancak “meme kanseri” temalı bu kısa filmi çektikten sonra tedavi olacağını, bir operasyon daha geçireceğini kaydetti.
“SEVGİYLE KABUL ETMESEYDİM BAŞA ÇIKAMAZDIM”
Hastalığı “yapacak bir şey yok” diyerek sevgiyle kabul ettiğini söyleyen Madan, “Kişi, ne olursa olsun kendini sevmeli, kendiyle barışık olmalı. Sevgiyle kabul etmeseydim başa çıkamazdım. Çünkü onların hayatlarına dokunurken orada kendi hayatımda da kendi verdiğim savaşlarım var” dedi. Film için gereken destek geldiğinde hemen projeye başlamak istediğini ifade eden Madan, “Kendim yazdım, kendim oynayacağım. Oyuncu kadrosuyla ilgili de kafamda düşüncelerim var. Mesela Vahide Gördüm, Vahide ablayı çok istiyorum çünkü o da meme kanseri atlattı. Güzel insanlar, ‘hayır’ diyeceklerini sanmıyorum. Zaten insanlar maddi bir beklenti içerisinde olup da ‘evet’ demiyorlar bu projeye” şeklinde konuştu. Madan, filminde hastane sahnesi çok olduğu için hastane sponsoruna ihtiyaç duyduğunu da dile getirdi. Madan, çekebilirse filmin geliri ile gerekli yerlere yardımda bulunacağını, bunun için araştırma yapmasına gerek olmadığını da ifade etti. Kanser hastalarına da seslenen Madan, “Yaşadığım için biliyorum. Başından sonuna kadar kendilerini hep sevsinler” dedi. Madan sözlerini şöyle sürdürdü: “Kişinin kendini sevmesi, kendisini iyileştirmelidir ki yazılar var buna dair, ‘Sevgi en büyük ilaçtır, reçetesi yazılmaz’ gibi. Kişi kendini ne kadar sevip kendine ne kadar sarılırsa aşamayacağı, üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey yok. Kendine inan, kendine güven, kendinle barışık ol. Kısaca sev kendini” diye konuştu. (Cem Geçim /İHA)