İstanbul
Selin ve Fahri Aykin çiftinin ikinci kız çocuğu olarak 11 Mart 2016'da dünyaya gelen Arya Su, 2 yaşından sonra yürüme problemi yaşamaya başladı.
Ailesinin doktora başvurması üzerine araştırmalara başlanan ve gerekli tetkikler yapıldıktan sonra SMA Tip-3 veya miyopati hastası olmasından şüphelenilen Aykin'in kan örnekleri, genetik tüm ekzom tarama testi için Amerika'ya gönderildi ancak hastalığı henüz teşhis edilemedi.
Kas hastalığı nedeniyle yürüyemediği için 3 yıldır tekerlekli sandalye kullanan Arya Su'nun ailesi, artık okul çağına gelen kızlarının engeli nedeniyle okula gidememe ihtimalinden büyük kaygı yaşadı. Ailenin bu endişesinin altında, yine kas hastalığı nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahkum olan ve 2 ay önce kaybettikleri kızlarını ilkokula başlaması gereken dönemde kaydettirememeleri hikayesi yer alıyordu.
Ailesinin bu tedirginliğine rağmen okula gidebilme umudunu hiç yitirmeyen Arya Su, Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün desteğiyle engelliler için erişilebilir şekilde tasarlanan Sait Çiftçi İlkokuluna yerleştirildi.
Okuluna kavuşmanın mutluluğunu yaşayan minik Arya Su, şimdi binanın içinde tekerlekli sandalyesiyle özgürce hareket edebiliyor, arkadaşlarıyla vakit geçiriyor, derslerine giriyor.
Arya Su'nun okulda engelini aşmasında en büyük destekçileri ise öğretmeni ve arkadaşları oldu. Arya'nın kullanımı için sınıf uygun hale getirilirken, arkadaşları da kendisine çantasını açıp toplamasında yardımcı oluyor. Kalemi veya herhangi bir malzemesi yere düştüğünde hemen bir arkadaşı alıp kendisine veriyor.
"Bizi asansörlü bir okula yönlendirdiler"
Anne Selin Aykin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızının hastalığının teşhis ve tedavi sürecinin İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde devam ettiğini, testlerin sonuçlanması için önlerinde 6 aylık bir sürenin olduğunu, hayırlı bir haber alacaklarına dair umudu olduğunu ifade etti.
Kızının ilkokuldan önce kısa bir süre belediyenin kreşine gittiğini, Kovid-19 salgınının başlamasıyla kreşe ara verdiklerini, iki senelik aranın ardından tekrar aynı kreşte eğitim gördüğünü ve hiçbir sıkıntı yaşamadığını anlatan Aykin, şöyle konuştu:
"Peki devamı ne olacak? Birinci sınıfa nerede başlayacağız? Tekerlekli sandalye kullanıyor, uygun okul nerden bulacağız? Alacaklar mı? gibi endişelerim oldu. Neden diyeceksiniz? Çünkü bundan önce bir kızım daha vardı. Kendisi 2 ay önce vefat etti. Onu ilkokul birinci sınıfa başlatacağım zaman yazdıramadım. İkinci dönem başlamak zorunda kaldı. O zaman okullarımızda asansör de çok fazla yaygın değildi. Daha zordu o zamanlar. Çok zorluk yaşadım, çok üzüldüm. Yine aynı şeyleri yaşayacağım korkusu vardı. Fakat sağ olsunlar çok yardımcı oldular bize. Çok güzel yönlendirdi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü. Bizi bu okula yönlendirdiler, okulumuz asansörlü. Öğretmenlerimiz, müdürlerimiz gayet ilgili. Arkadaşlarıyla çok iyi, okuluyla iyi, çalışanları çok seviyor, onlar da onu seviyor. Şu anda çok iyi durumda. Devam ediyoruz, bir sıkıntı yaşamıyoruz."
"Kaygılarımın boşa olduğunu gördüm"
Çalışmadığını, tamamen kızıyla ilgilendiğini, eşinin kızını sabah okula götürdüğünü, akşam da kendisinin gidip aldığını dile getiren Aykin, "Okula geldiği için mutlu, okulu çok seviyor. Hatta bazen erken aldığım zaman kızıyor 'Niye beni erken alıyorsun okuldan.' diye. Çünkü aynı zamanda havuz ve fizik tedavisi devam ediyor. O yüzden bazen okuldan erken aldığım günler olabiliyor." ifadelerini kullandı.
Aykin, Arya'nın 2 ay önce ablasını kaybetmenin üzüntüsüyle derslerinde bir süre bocaladığını ama şimdi durumu toparlamaya başladığını belirterek, bu süreçte öğretmeninin çok destek olduğunu söyledi.
Okula başlama sürecinde Arya'nın çok heyecanlandığını aktaran Aykin, "Arya şöyle bir çocuk; hiçbir şeyden endişe duymuyor. Aşırı derecede özgüveni yüksek. Yani 'Ben bunu yaparım.' dediği şeyi yapıyor. Yani en ufak örneği yarın mesela okula bir aleti var onunla gelmek istiyor. Onu da şimdi öğrendim. Bana 'Söyle, söyle.' dedi. 'Tamam söyleyeceğim kızım.' dedim. Kendisi halletmiş ama müdür yardımcımızla konuşup. Bana diyor ki 'Hallettim ben, yarın kafoyla (diz, ayak bileği ve ayak ortezi) geleceğim ben.' Bu çok iyi bir şey tabii ki kendi işini kendi halledebiliyor." diye konuştu.
Anne Selin Aykin, bu süreçte kendilerine yardımcı olan Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürü Sevgi Yücel, İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı ve Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'e teşekkür ederek, "Kaygılarımın boşa olduğunu gördüm." dedi.
"Okulumdan çok memnunum, çok seviyorum"
Arya Su Aykin, ilkokul birinci sınıfa başladığını belirterek, "Okulumdan çok memnunum. Okulumu çok seviyorum." ifadelerini kullandı.
Okulda gününün çok güzel geçtiğini, derslerine girdiğini anlatan Aykin, bütün dersleri çok sevdiğini ama matematiği daha çok sevdiğini dile getirdi.
Tekerlekli sandalyesinden çok memnun olduğunu kaydeden Aykin, "Tekerlekli sandalyemle arkadaşlarımın, öğretmenlerimin yanına, yani her yere rahatça gidip gelebiliyorum." dedi.
"Sınıf eşyalarını Arya'ya göre düzenliyoruz"
Aykin'in sınıf öğretmeni Şengüler Özcan, Arya'nın, okula başladığında "Arkadaşlarım beni nasıl anlar?" diye bazı kaygı ve endişeleri olduğunu aktararak, insanların engelli olabileceğini ama kalpteki sevginin bütün engelleri aşacağını söyleyerek Arya'nın durumunu diğer öğrencilere anlattığını kaydetti.
Arya'nın endişe ve kaygılarının, arkadaşlık ilişkinlerini yaşadıkça zaman içinde karşılıklı sevgi ve saygıya dönüştüğünü ifade eden Özcan, "Öğrenciler onu oyunlarına aldılar. Arya da arkadaşlarıyla güzel ilişkiler ve dostluklar kurdu." diye konuştu.
Özcan, Arya'nın eğitimini kolaylaştırmak için ona destek olduklarını ve buna ilişkin bazı düzenlemeler yaptıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Arya'ya sınıf içi araç ve gereçleri daha rahat kullanmasında, Arya'nın yapamadığı konularda, çantasını açarken toplarken yardımcı oluyorum. Sınıf eşyalarını zaman zaman Arya'ya göre düzenliyoruz. Arya, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için de halk oyunları dansları öğrenmeye başladı. Bu Arya için çok büyük bir artı diye düşünüyorum."
Özcan, Arya'nın tedavi için İzmir'e gidip geldiğini, bu konuda ona yardımcı olduklarını, aynı zamanda yakın zamanda ablasını kaybettiği için Arya'nın zor bir süreç yaşadığını, bu süreçte yaşadıklarını da kendisiyle paylaştığını anlattı.