CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kentteki temasları kapsamında Bursa Akademik Odalar Birliği’nin (BAOB) toplantı salonunda STK temsilcileri ve muhtarlarla bir araya geldi.
Kılıçdaroğlu, Süleyman Demirel ve Prof. İhsan Doğramacı'nın adını üniversiteden silen Selçuk Üniversitesi Senatosu'na tepki gösterdi.
Burada konuşan Kılıçdaroğlu siyasetin kavga alanı değil, halka hizmet alanı olduğunu belirterek, "Vatandaş yetki verir, devleti yönetirsiniz. Siyasi partiler baki değildir ama devlet bakidir. Siyaseti farklı bir yere taşımak, saygın kılmak zorundayız. Siyaset zenginleşme aracı değildir, siyasette kişiler zenginleşemez. 27,5 yıl devlete hizmet verdim, kendi isteğimle ayrıldım.
Pek çok başbakanla, bakanla çalıştım, hepsine saygı duyarım, her birinin siyasi görüşü farklıydı. Geçenlerde bir gazetede haberi okuduğum zaman içim cız etti; Süleyman Demirel’in ismi bir kütüphaneye veriliyor, sonra o isim kaldırılıyor.
Doğru değil. Oy verirsiniz vermezsiniz ayrı bir şey ama bir hizmet vermiştir. Toplumu kutuplaştırmamak gibi siyasetçinin temel görevi olmak zorundadır, bunu yaptığımız zaman Türkiye kalkınmış olur. Siyasette ahlak olmak zorundadır.
Yarın sandık gelecek önünüze, tercihinizi adaletten yana, haktan, hukuktan yana yapın. O zaman Türkiye’yi daha da büyütmüş oluruz. Hepimiz vergi öderiz, devleti yöneten siyaset kurumuna veriyoruz. Şu soru çok önemlidir; 19 yıl kesintisiz tek başınıza yöneteceksiniz, bu süreçte 10 milyonu aşkın işsiz yaratacaksınız, nasıl oluyor bu?
Beni üzen temel noktalardan birisi bu. Gencecik çocuklarımız, umudu yurt dışında arıyor. Gurbet acısını kim çekecek siyasiler mi, umurlarında değil, gurbet acısını yine anne baba çekecek. Bunu telafi etmemiz lazım, bu acıyı kaldırmamız lazım. O evlatlarımız Türkiye’de çalışmalı” ifadelerini kullandı.
‘ÇİFTÇİ ZOR DURUMDA, BİR DE ONDAN FAİZ Mİ İSTİYORSUN?’Kadınlara şiddet konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, “Niye insanlar kadınları öldürmeye kalkıyor? Sevgili Peygamberimiz, ‘Cennet anaların ayakları altındadır’ demiş, niye anaları öldürüyoruz, niye bu şiddet? Bana çok kızıyorlar, neden bunları soruyorsun diye, bu anaların hakkını, kadınların hukukunu kim savunacak? İşsizlerin halini kim soracak? Sormak zorundayız. Merkez Bankası’nın 128 milyar dolar parası vardı, sattılar. Kime sattılar?
128 milyar dolar, 83 milyonun parasıydı. Çıkın açıklayın. Millet öğrensin. Daha önce döviz satıldığı zaman açıklanıyordu. Nerede bu para? Kimse cevap vermiyor. Bizim paramız. Vergi veriyoruz, işsizlik, perişanlık nedir? Esnaf kardeşlerime söz verdim, Allah’ın izniyle iktidar olduğumuzda faizlerin tamamını sileceğim, sadece ana parayı isteyeceğim.
Çiftçi zaten zor durumda, bir de ondan faiz mi istiyorsun? Ben esnafın da çiftçinin de derdini duyuyorum, fakirin fukaranın garibanın dostuyum. Kimsenin inancına müdahale etmem, herkesin kimliğine saygılıyım. Allah’ın yarattığı kuldur başımın üzerindedir. Öyle bir noktaya taşıdılar ki toplum kavga ediyor, siyaset kavga alanı değildir” açıklamalarında bulundu.
‘AHLAKLI SİYASET YAPACACAĞIZ, ÇIĞIR AÇACAĞIZ’Türkiye’deki tarım politikasını da eleştiren Kılıçdaroğlu, “5 sene önce bu memleket, saman ithal edecek deseydim, herkes ‘olur mu öyle şey’ derdi. Her şey ithal ediliyor. Bu memlekette toprak mı bitti? Nasıl oluyor da Konya’dan küçük devlet Hollanda, yıllık 185 milyar dolar tarım ürünü ihraç eder, devasa Türkiye Cumhuriyeti 18 milyar dolar, neden? Çiftçiyi o hale getiren siyasetçi.
Dışarıda çiftçiye teşvik veriliyor, sen teşvik vermiyorsun. Türkiye’de bütün sorunlar çözülür, çözeceğiz. En kolay şey devleti yönetmektir; çünkü devlette, herkesin görevi kanunla belirlenmiştir. Nasıl oluyor da doğru yönetilmiyor, cebinizi doldurmaya çalışıyorsunuz o yüzden kanunları ihlal ediyorsunuz. Ahlaklı siyaset yapacağız, çığır açacağız. Hiçbir ailenin, geliri asgari ücretin altında olmayacak. Bu mümkün, bizim belediye başkanlarımız yapıyor” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.