Bugüne kadar Olimpiyatlarda Türkiye adına 70 sporcu 87 olimpiyat madalyası kazanmıştır (39 Altın, 25 Gümüş, 23 Bronz)
Olimpiyat Altın Gümüş Bronz Toplam Güreş 28 16 15 59 Halter 8 1 1 10 Judo 2 0 1 3 Boks 0 2 3 5 Atletizm 1 3 2 6 Tekvando 1 3 2 6 Toplam 39 25 23 88
Olimpiyat oyunlarının 116 yıllık tarihsel gelişimi ve yaşanan bazı ilginç olaylar şöyle:
-İlk modern olimpiyat oyunları 1896'da Atina'da yapıldı. O yıl 43 ayrı branşta sadece 245 atlet yarışırken, son olarak 2008'de yine Pekin'de yapılan oyunlarda 28 olimpikspor dalında, 205 ülkeden yaklaşık 10 bin 500 sporcu sporcu mücadele etti.
-1896'daki oyunlara katılmak için kendi imkanlarıyla Atina'ya giden Türk güreşçi Koç Mehmet, daha önceden kayıt yaptırmadığı için müsabakalara katılamadı.
-1900 Paris Olimpiyatları'nda ilk kez teniste bayan sporcular mücadele etti.
-1904 St. Louis Olimpiyatları'na ABD'li sporcular damgasını vurdu. Toplam 687 sporcunun katıldığı oyunlarda dağıtılan 280 madalyanın 255'ini ABD'li sporcular aldı.
-1906 yılında modern olimpiyatların 10. yılı olması nedeniyle ara olimpiyatlar yapılması kararlaştırıldı. Atina'da yapılan bu ara olimpiyatlar, resmi bir nitelik taşımadı.
-1908 Londra Olimpiyatları'nda ilk kez oyunlara özel bir stat inşa edildi. Amaç bazı spor dallarını seyircilere bir arada sunmaktı. Ayrıca kraliyet ailesinin, yarışın çıkışını görmesi için maraton koşusu Windsor Kalesi'nden başlatıldı. Atletler buradan White City Stadı'na kadar 42 bin 195 metre koştular. Bu mesafe 1908'den bugüne kadar maratonun standart ölçüsü olarak kaldı.
-1912 Stockholm Olimpiyatları'nda 27 ülke arasında Türk bayrağı ilk kez yer aldı. Oyunlarda Türkiye'yi 2 sporcu temsil etti. Ayrıca elektrikli kronometre ve foto-finiş aletleri ilk kez bu oyunlarda kullanıldı.
-1916 Berlin Olimpiyatları 1. Dünya Savaşı nedeniyle yapılamadı.
-1920 Anvers Olimpiyatları'na, başta Almanya olmak üzere Avusturya, Macaristan, Türkiye ve Bulgaristan, 1. Dünya Savaşı'nı başlatan ülkeler oldukları gerekçesiyle davet edilmedi.İç içe geçmiş 5 halkadan oluşan ve 5 kıtayı temsil eden olimpiyat bayrağı, ilk kez burada göndere çekildi ve ilk kez organizasyonu üstlenen kentin seçeceği bir sporcu tarafından, sporcu yemin töreni yapılmaya başlandı.
-1924 Paris Olimpiyatları'na, önceki oyunlara kabul edilmeyen Almanya, Türkiye, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan da çağrıldı. Ancak Almanya o tarihlerde Fransa ile arası açık olduğundan oyunlara katılmadı. Bunun üzerine Baron Pierre de Coubertine, dünya gençliğinin ve barışın sembolü olarak kurduğu olimpiyatların, politikaya alet edildiğini öne sürerek Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) başkanlığından ayrıldı.
-1928 Amsterdam Olimpiyatları'nda ilk kez olimpiyat ateşi yakılmaya başlandı. Ayrıca, atletizm pisti standart bir ölçü olarak 400 metre oldu.
-1932 Los Angeles Olimpiyatları'nda 200 metre finalinde ABD'li Metcalfe, diğer iki ABD'li koşucunun ardından üçüncü oldu. İki gün sonra yayımlanan bir fotoğrafta, pistteki kulvar çizgilerinin yanlış çizildiği ve Melcalfe'nin yarışa 1 metre geriden başladığı ortaya çıktı. Yarışın tekrar edilebileceği belirtildi. Ancak Metcalfe, ilk üç sırayı zaten ülkesinin almış olduğunu söyleyerek bunu istemedi.Türkiye, bu oyunlara, yolun uzaklığı ve masrafların çokluğu nedeniyle katılamadı.
-1936 Berlin Olimpiyatları'nda Türkiye, futbol, basketbol, güreş, binicilik, bisiklet, eskrim ve yelken dallarında 60 sporcu ile yarıştı. Açılışını Adolf Hitler'in yaptığı oyunlarda grekoromen güreşte 61 kiloda şampiyon olan Yaşar Erkan, Türkiye'ye ilk olimpiyat şampiyonluğunu getirdi.
-1940 Tokyo ve 1944 Londra Olimpiyat Oyunları, 2. Dünya Savaşı nedeniyle yapılamadı.
-1948 Londra Olimpiyatları, 2. Dünya Savaşı sonrası büyük sıkıntılar içinde düzenlendi. Türkiye 68 sporcuyla katıldığı bu olimpiyatlarda, güreşte büyük bir başarı kazanarak 6altın, 4 gümüş ve 1 bronz madalya elde etti.
-1952 Helsinki Olimpiyatları'nda Türk güreşçiler, 2 altın ve 1 bronz madalya kazandı.
-1956 Melbourne Olimpiyatları'nda Hollanda ve İspanya, Rusya'nın Macaristan'ı işgalinden dolayı boykot kararı aldı. Ayrıca yaşanan Süveyş Krizi dolayısıyla Mısır, Lübnan ve Irak da oyunları boykot etti. Oyunlar sırasında Macaristan ve Rusya arasındaki sutopu karşılaşmasında olaylar çıktı.
-1960 Roma Olimpiyatları'nda, sonradan Müslüman olup adını Muhammed Ali olarak değiştiren boksör Cassius Clay şampiyon oldu. Türk güreşçiler, o yıl 7 altın ve 2 gümüş madalya aldı.
-1964 Tokyo Olimpiyatları, 10-24 Ekim 1964 tarihleri arasında düzenlendi. Japonya'nın başkenti Tokyo'da düzenlenen oyunları Japonya İmparatoru Hiro-Hito açtı. 93 ülkenin katıldığı olimpiyatlara Türkiye 25 sporcuyla temsil edildi.
-1968 Mexico City Olimpiyatları'nda 200 metre finalinde altın ve bronz kazanan ABD'li zenci atletler çıplak ayakla çıktıkları şeref kürsüsünde, tek ellerinde siyah eldiven, yumruklarını havaya kaldırarak, ABD'nin ırk ayrımını protesto etti. 100 metre finalini 9.95 saniyede koşarak kazanan Amerikalı Jim Hines'in, olimpiyatlarda ilk kez 10 saniyenin altında bu mesafeyi koşan atlet olduğu oyunlarda, Türk güreşçileri de 2 altın madalya kazandı.
-1972 Münih Olimpiyatları'nda Filistinli bir örgüt, 5 Eylül günü olimpiyat köyünü basarak İsrailli sporcuları rehin aldı. Talepleri reddedilince iki İsrailli sporcuyu öldürdü. Çıkan çatışmada 9 İsrailli sporcu daha öldü. Bu olay üzerine oyunlara bir gün ara verildi. Öte yandan, aynı yıl Afrika ülkeleri, Rodezya'daki ırk ayrımcılığı dolayısıyla IOC'den bu ülkenin oyunlardan dışlanmasını, aksi takdirde oyunları boykot edeceklerini söyledi. Bu isteklerinin IOC tarafından kabul edilmesi üzerine Rodezya, olimpiyatlara katılamadı.
-1976 Montreal Olimpiyatları'nın yıldızı 14 yaşındaki Rumen cimnastikçi Nadia Comaneci oldu. Comaneci, olimpiyat tarihinde hakemlerden 10 tam puan alan ilk sporcu oldu ve altı tane daha 10 tam puan alarak kırılması güç bir rekora imza attı.
-1980 Moskova Olimpiyatları, 1979'da Sovyetler Birliği'nin Afganistan'ı işgalini protesto amacıyla aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 35 ülke tarafından boykot edildi. Bunun sonucunda madalyaların çoğunu kazananlar Sovyetler ve Doğu Almanlar oldu.
-1984 Los Angeles Olimpiyat Oyunları 28 Temmuz–12 Ağustos 1984 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Oyunlara 140 ülkeden 6829 sporcu katıldı. Bu kez de Sovyetler Birliği ile onu destekleyen ülkeler Los Angeles Yaz Olimpiyatları'nı boykot etti.
-1988 Seul Olimpiyatları'nda Türkiye, 20 yıl aradan sonra halterci Naim Süleymanoğlu ile altın madalya kazandı. Oyunlar Kuzey Kore, Küba ve Etiyopya tarafından boykot edildi. Bu boykotların bir sonunun gelmesi gerektiğine inanan IOC, bundan böyle oyunları boykot eden ülkelerin IOC'den çıkarılacağını ve bir daha davet edilmeyeceğini açıkladı.
-1992 Barcelona Olimpiyatları'na 169 ülkeden toplam 9 bin 367 sporcu katıldı. Sovyetler Birliği'nin dağıldığı, Doğu ve Batı Almanya'nın birleştiği bir dönemde yapılan olimpiyatlar 1972'den bu yana hemen hemen bütün ülkelerin katılımıyla gerçekleşti.
-1996 Atlanta Olimpiyatları, Baron Pierre de Coubertin'in kurduğu Modern Olimpiyat Oyunları'nın 100. yılı oldu. Türk sporcular, burada 4 altın, 1 gümüş ve 1 bronz madalya kazandı. Halterde Naim Süleymanoğlu peş peşe üç kez altın madalya kazanan tek halterci olarak adını oyunlar tarihine altın harflerle yazdırdı. Ayrıca güreşçi Hamza Yerlikaya, rakiplerine tek puan bile kaptırmadan olimpiyat şampiyonu oldu.
-2000 Sidney Olimpiyatları'nda, Türk halterci Halil Mutlu altın madalya kazandı. 56 kiloda yarışan Avrupa, dünya ve olimpiyat şampiyonu Mutlu, Sidney'de de silkme ve koparmada yine rakipsiz olduğunu gösterdi. Grekoromen güreşte Hamza Yerlikaya, judoda Hüseyin Özkan altın madalyaya ulaşan Türk sporcular olurken, serbest güreşte Adem Bereket ve bayanlar tekvandoda Hamide Bıkçın Tosun, bronz madalya aldı.
-2004 Atina Olimpiyat Oyunları'nda 201 ülkeden 10 bin 625 sporcu mücadele etti. Türkiye'yi 21 bayan ve 45 erkek sporcu temsil etti. Türk sporcular 3 altın, 3 gümüş ve 4 bronz madalya elde etti.
-2008 Pekin Olimpiyat Oyunları'na Türkiye 20'si kadın, 48'i erkek toplam 68 sporcuyla katıldı. Yüzmede yarışacağı 8 dalda 8 altın madalya almak amacıyla Pekin'e gelen ABD'li Michael Phelps, bu amacına ulaşarak tarihe geçti. Phelps, bir olimpiyatta en çok altın madalya alan sporcu, toplamda 14 altın madalyayla oyunlarda en çok altın madalya alan sporcu ve toplamda 16 madalyayla oyunlar tarihinde en çok madalya kazanan erkek sporcu unvanını ele geçirdi.
Modern Olimpiyatlar, Google tarafından özel tasarlanan Doodle tasarımlara konu oldu. 120. yıl dönümü için tasarlanan Doodle Google sayfasına taşındı.
Olimpiyat Oyunları kapsamında, toplamda 13.000'in üzerinde sporcu 400'den fazla kategoride mücadele etmektedir. Gerçekleştirilen mücadeleler sonunda, belli bir kategoride en iyi sırayı elde eden sporcu altın madalya ile ödüllendirilirken, ikinci ve üçüncü sıradaki sporcular sırasıyla gümüş ve bronz madalyanın sahibi olur.
Olimpiyat Oyunlarının Tarihçesi
Dünyada 4 yılda bir düzenlenen Olimpiyat Oyunları'nda din, dil, ırk ayrımı gözetilmeksizin tüm sporcular biraraya gelir. Bu spor şöleninde kurallara bağlı kalarak, dürüstçe ve kardeşçe bir yarışın içine girilir. Olimpizm anlayışını uygulamaya koyarak insanın dengeli gelişimini gerçekleştirmek ise olimpik hareketin temel hedefidir.
Günümüzde yapılan Modern Olimpiyat Oyunları'nın kökeni Antik Yunan'da yapılan şenliklere dayanır. İlk olimpiyatlar, Eski Yunan'da Tanrı Zeus adına yapılan şenliklerdi. M.Ö. 776 yılındaYunanistan'ın Olimpia bölgesinde, Isparta Kralı Likorgos'un da önerisiyle yapılan şenlikler, tarihteki ilk olimpiyat oyunlarını temsil eder. Önceleri 32 metre genişliğinde, 192 metre uzunluğunda bir pistte sadece 1 gün süren koşullardan oluşan oyunlara sonraları değişik mesafelerde yarışlar,DİSK ve cirit atma, uzun atlama, boks, güreş, atlı araba yarışları gibi branşlar eklenerek şenliklerin süresi de 5 güne çıkarıldı. İlk başlarda ölülerin ruhlarının 8 yılda bir dirileceği inancıyla 8 yılda bir düzenlenen oyunlar, daha sonra 4 yılda bir yapılmaya başlandı. Sadece Yunanlı erkeklerin katılabildikleri yarışlar, çıplak olarak yapılır ve kadınlar tarafından seyredilemezdi. Oyunlara katılan yarışmacılar, 10 ay önceden çalışmalara başlar, şenliklerden 1 ay önce de Elius'a gelerek rakipleriyle birlikte sıkı bir çalışma içine girerlerdi. Oyunlarda yarışmacılara ödül olarak zeytin dalından yapılmış çelenkler takılırdı. M.Ö 146'da Yunanistan'ın Romalılar tarafından işgal edilmesi üzerine oyunlar Atina'ya alındı. M.S 392 yılında Bizans İmparatoru 2. Theodosius, Olimpiyat Oyunları'nın yapıldığı stadyum ve tapınarları yıkarak olimpiyat geleneğine son verdi. Ayrıca M.S. 522 ve 551 yıllarında yaşanan iki deprem ve sel felaketi de bu tesislerde büyük hasar meydana getirerek Eski Olimpiyat Oyunları'nın izlerini büyük ölçüde ortadan kaldırdı. Modern Olimpiyatların kurucusu Baron Pierre de Coubertın'dir. İlk Modern Olimpiyatlar ise 1896 yılında Atina'da düzenlendi ve ardından her 4 yılda bir yapılmaya başladı.
Modern Olimpiyatlar1892'de Paris Sorbonne Üniversitesi'ndeki bir konuşması sırasında Fransız Baron Pierre de Coubertin uluslararası spor organizasyonu fikrini öne sürdü. Coubertin, 1870-71 yıllarındakiFransa-Almanya savaşında Fransa'nın yenilgi nedenini ülkede fiziksel eğitimin verilememesi olarak görüyordu. Spor eğitimini ve spor kurumlarını güçlendirerek ülkede sporu yaygınlaştırmak ve spordaki rekabetin gerçek savaşları önleyebileceğini savunuyordu. 23 Haziran 1894'te Coubertin önderliğinde Uluslararası Olimpiyat Komitesi 13 ülke ve 79 temsilci ile ilk kez toplandı ve Olimpiyat Oyunlarının yeniden düzenlenmesine ve ilk olimpiyatların 1896'da Atina'da düzenlenmesine karar verdi.
1896 Olimpiyatları İlk modern olimpiyatlar Uluslararası Olimpiyat Komitesi himayesinde Atina'da 1896'da gerçekleştirildi. Bu olimpiyatlara 14 ülkeden 241 sporcu katıldı ve 43 yarışta mücadele ettiler. Yunan hükümeti oyunların gerçekleşebilmesi için Zappas ve kuzeni Konstantinos Zappas'a güveniyordu ve bu güveni olimpiyat oyunlarını finanse ederek kullandılar. İş adamı George Averoff da Panathinaiko Stadyumu restorasyonu masraflarını üstlendi. Yunan hükümeti ise biletler ve hatıra pulları satışından gelir elde etmiştir.
Yunan halkı ve hükümeti olimpiyatların gerçekleşmesinden memnundular ve Olimpiyat oyunlarının kalıcı olarak Atina'da gerçekleşmesi görüşü birçok sporcu tarafından paylaşıldı. Uluslararası Olimpiyat Komitesi ise bu isteği kabul etmedi ve organizasyonun uluslararası bir bir kimlik kazanması amacıyla ikinci olimpiyatların Paris'te düzenlenmesine karar verdi.