Erişte yapımı için özel olarak yoğurulan hamurlar, erişteler için büyük bezeler halinde ayrılıyor, ayrılan bezeler yufka büyüklüğünde açılıp odun ateşinde pişiriliyor, dinlenmeye bırakılan yufkalar eşit şeritler halinde kesilip, yeniden maşingalarda pişirilerek damak çatlatan lezzet haline dönüşüyor. İmece usulü yüzyıllardır süre gelen gelenek sayesinde hem komşuluk ilişkileri ayakta kalıyor, hem en doğal yiyecekler sofralara taşıyor. Hazırlanmasından kesimine kadar, özel emekler harcanan erişteler, Mustafakemalpaşa Derekadı ve Yoncaağaç mahallelerinde, mahalle sakinlerinin evlatları için Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor.
Eriştelerin eşsiz lezzetinin yanı sıra bir kış boyunca muhafaza edilebilen yufkalar içinde aynı özen ile çalışmalar sürüyor, hazırlanan özel hamuru eşit bezelere ayrılıyor, ayrılan bezeler kurumaması için nemli bez altında bekletilirken, yufka hamurları tek tek açılıyor, özel toprak fırınlara sürülüyor ve kış boyunca tüketilecek yufkalar hazırlanıyor. Kurutulan yufkalar, kışın ister yağlanıp börek yufkası olabiliyor, ya da nemlendirip, yazdan hazırlanan domates soslarının, pekmezlerin ve reçellerin yanında tüketiliyor.Mustafakemalpaşa’da yüzyıllardır süregelen gelenekler devam ederken, köy halkı, "Birlik ve beraberliğimiz devam ediyor, senelerdir kış ayı geldiğinde kışlık hazırlıklarımızı hep birlikte hazırlıyoruz" dedi.
Yöresel lezzetlerini Türkiye’ye tanıtmak için Mustafakemalpaşa’da geçtiğimiz yıllarda Gastronomi yarışması düzenleyen Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar, "Yörenin zengin mutfağına ait yemeklerin, yeni nesillere aktarılması sürekliliğinin sağlanması amacıyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İlçemiz kırsal mahallelerinde hala imece usulü devam eden kış hazırlıkları olması beni küçüklüğüme götürdü. İlçemiz lezzetleriyle, el emeği ürünleriyle Türkiye’nin güzide şehirlerinden biri, mümbit topraklarımız tarım ve hayvancılığın kıymetini bilmeyiz" dedi.