Kamptaki eğitimler konusunda bilgi veren Proje Yöneticisi Öğretim Görevlisi Dr. Ahmet Koca, ülkenin 15 ilinden 20 katılımcıya araziyi tanıma, hayatta kalma için gerekli eğitimleri verdiklerini anlattı. Koca, "Katılımcılarda 20 kişilik gurubu 4’e bölüyoruz ve 5’er kişilik guruplar halinde bu kamp döneminde geçirmelerini sağlıyoruz. Bu tabii ki 5 kişilik gurup içerisinde farklı farklı görevlere sahip. Öncelikle gurup liderini seçiliyor ve onun yönlendirmesi, bizim verdiğimiz talimatları gün içerisinde uyguluyorlar. Şuan sabah kahvaltısını hazırlama etkinliğindeyiz. Ormanda kalma dersimizi tamamladıktan sonra biz buradan gurup liderlerine kahvaltılık malzemelerimizi toplu halde veriyoruz. Guruplardaki arkadaşlarımız kahvaltılarını tamamen kendileri hazırlayıp kendileri yiyorlar, biz burada sadece çaylarını hazır olarak veriyoruz” dedi. "Konforlu alandan biraz daha dışarıya çıktık, kendimizi geliştirmek için buradayız"
Mersin’in Tarsus ilçesinden gelip kampa katılan öğretmen Betül Eker “Obamızın adı ’Girin Obası’ ve anlamı ise mavi taş anlamına gelen bir taş, enerjisinin pozitif olduğuna negatif enerji verdiğine düşünülen bir taş. Gruptaki arkadaşlarım da öğretmenler, öğretmenler olarak yeniliğe biraz daha açık olduğumuz için göstermek için ve konforlu alandan biraz daha dışarıya çıktık, kendimizi geliştirmek için buradayız” dedi.
"Doğa ile iç içe olmak ve çocuklara daha faydalı bilgiler öğretebilmek için buradayız"
Ankara’dan kampa katılan Fatmanur Sivrikaya ise; "Obamız ’Çekirgeler obası’, biz bu ismi hızlı, atik ve çalışkan olduğu için seçtik. Ekip arkadaşlarımız ile gayet ideal bir şekilde ilerledik, eğitim içerisinde uyumlu bir haldeyiz. Burada olmamızın hepimizin ayrı ayrı sebeplerimiz var, ama en büyük sebeplerimizden biri de doğa ile iç içe olmak ve çocuklara daha faydalı bilgiler öğretebilmektir. Kendimizi geliştirmek, araziyi tanımak onlara nasıl faydalı olacağımız ya da onlara nasıl tanıtacağımızı ve yeni şeyler öğrenmek için buradayız. Ben Ankara’dan geliyorum, arkadaşlarım arasında Bursa’dan, Isparta’dan gelen var, kısacası karma bir gurubuz” dedi.
Kahvaltıdan sonra guruplar araziye çıkarak eğitmenler tarafından arazide nasıl yürünür, neler yenilir, neler içilir, neler zehirlidir, ormanda ateş nasıl yakılır ve hayatta nasıl kalınır dersleri verildi. Ormandaki eğitimlerden sonra ise tesisin toplantı salonunda teorik eğitimler verildi.
"Proje günlerimiz gayet güzel geçti"
Eğitim sonunda tekrardan bilgiler veren Proje Yöneticisi Öğretim Görevlisi Dr. Ahmet Koca, “Orman Okulu eğitiminde araziyi tanıma ve hayatta kalma teknikleri eğitimi kursu 1 haftalık bir projedir. Bu projenin ilk iki günlük kısmı kamp etkinlikleri şeklinde, diğer 5 gün ise teorik bir eğitim olarak toplantı salonunda gerçekleştirilecek. Projenizde 6 farklı üniversitemizden 8 eğitmenimiz, 4 teknik personelimiz ve 20 katılımcımız var. TÜBİTAK’ın 2237-A Bilimsel Eğitim Etkinlikleri Desteği Programı ile desteklenen bir proje günlerimiz gayet güzel geçti. Burada ben bize bu imkânları sağlayan hiç bir desteğini bizlerden esirgemeyen Osmaneli Belediye Başkanı Münür Şahin’e ve bizimle ilgilenen tüm ekibine şahsım ve arkadaşlarım adına çok teşekkür ediyorum" diye anlattı.