Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te düzenlenen Yüksek Avrasya Ekonomik Konseyi Toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin güncel konulara dair açıklamalarda bulundu. Daha önce de nükleer tatbikatlar yaptıklarını ve kendilerine bir saldırı olduğu takdirde kitle imha silahlarını ve nükleer silahları kullanmaktan kaçınmayacaklarını söyleyen Putin, bugünkü basın toplantısında yine nükleer tatbikatlarını sürdürdüklerini ve bundan da ABD’nin haberi olduğunu söyledi. Yaptıkları anlaşmalar çerçevesinde ABD’yi tatbikatlar öncesinde bilgilendirdiklerini söyleyen Putin, "Nükleer güçlerimiz tatbikatlarını düzenli olarak yapıyor. Hepsini de görüyorsunuz. Gizlemiyoruz. ABD ile yaptığımız anlaşmalar gereğince bilgilendirme yapıyoruz. Onlar da bunu (tatbikat bilgilendirmesi) yapıyor" ifadelerini kullandı.
Rus istihbaratı ve ABD istihbaratı arasında ABD’li basketbolcu Brittney Griner ile silah kaçakçısı Viktor Bout takasının gerçekleştirilmesini de değerlendiren Putin, yeni mahkum takasına da yeşil ışık yakarak, "Başka takaslar mümkün mü? Evet, her şey mümkün. Bu, müzakerelerin ve uzlaşma arayışının bir sonucu. Mevcut durumda uzlaşma bulundu ve bu çalışmanın gelecekte devam etmesine karşı değiliz. Özel servisler (istihbarat) arasındaki temaslara gelince, bu ABD ile diğer konular için diyaloğa bir başlangıç olarak kabul edilebilir mi? Açıkçası bu özel ve spesifik bir konu. Biz bunlardan yola çıkarak hareket etmiyoruz. Bu görüşmelerin belirli bir atmosfer oluşturduğu gerçek" şeklinde konuştu
14 Kasım 2022 tarihinde Ankara’da, Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) Başkanı Sergey Narışkin ve CIA Direktörü William Burns’ün gerçekleştirdiği görüşme ile ilgili de bilgi veren Putin, bu görüşmenin ABD Başkanı Joe Biden’ın talebiyle gerçekleştiğini söyleyerek, "SVR ile CIA arasındaki temaslar bizim inisiyatifimizle değil, ABD tarafının inisiyatifiyle gerçekleşti. Başkan Biden önerdi ve gördüğünüz gibi biz de kabul ettik. Görüşmelerden olağanüstü bir şeyler beklemiyorduk. Genel olarak normal iş görüşmesi havasında geçti. Partnerler temasların sürmesi konusunda anlaştı" ifadelerini kullandı.
Ukrayna’daki iç savaşın ardından ülkede tekrar istikrar sağlanması için 2014’te, Belarus’un başkenti Minsk’te imzalanan, "Minsk Anlaşması" için, Almanya’nın eski şansölyesi Angela Merkel’in kullandığı, "Ukrayna’ya zaman kazandırmak için anlaşmayı imzaladık" sözlerini eleştiren Putin, "Elbette şu anda bir güven sorunu oluşuyor. Zaten güven sıfıra yakın. Bu gibi açıklamaların sonrasında, ’Birileriyle (yeniden) anlaşmak mümkün mü, garantiler nerede ve nasıl anlaşma yapılabilir’ gibi sorular ortaya çıkıyor. Birçok kez söyledim. Biz buna (yeni anlaşmalara) hazırız. Fakat bunlar bizi kiminle iş yaptığımızı düşündürmek zorunda bırakıyor. Dürüst olmak gerekirse geç kaldığımız (Ukrayna’daki askeri harekat) görülüyor. Belki de tüm bunlar daha önce başlamalıydı. Biz sadece Minsk barış anlaşmaları çerçevesinde anlaşabileceğimizi umuyorduk. Ama şimdi buna (Merkel’in açıklamalarına) ne diyebilirsiniz ki?" diyerek tepki gösterdi.
AB ve G7 ülkelerinin Rus petrolüne 60 dolar üzerinden tavan fiyat uygulama kararına yanıt veren ve bu karara dahil olan ülkelere petrol satmayacaklarını söyleyen Putin, "Tepkimize gelince daha önce de söylediğimiz gibi bu kararı alan ülkelere petrol satmayacağız. Neden mi? Çünkü eğer birileri tüketicinin fiyatı belirlemesini kabul ederse o zaman bu durum sektörün çökmesine neden olur. Yani tüketici her zaman fiyatın daha düşük olmasında ısrar eder. OPEC Plus ile üretim hedefleri konusunda bir anlaşmamız var. Gerekirse petrol üretiminde kesintilere gidebileceğimizi söyledik ancak bu yönde bir karar alınmadı. Önümüzdeki birkaç gün içinde Rusya Devlet Başkanlığı kararnamesi ile somut adımlar atılacak" ifadelerini kullandı. Rus ordusunun Ukrayna’daki askeri operasyonlarının gidişatı ile ilgili konuşan Putin, "Özel askeri harekat her zamanki gibi devam ediyor. Orada bir sorun yok. Bizim tarafımızda her şey istikrarlı" dedi.