KETEM'den (Karşıyaka Kanser Erken Teşhis Tarama Ve Eğitim Merkezi) rutin meme kontrolü için gönderilen uyarı mesajı üzerine mamografi çektiren ve bir gün sonra meme kanseri tanısıyla hayatının şokunu yaşayan Sevinç Özcan (63) yeni yıla sayılı günler kala bu kez doktoru Doç. Dr. Gürbüz Görümlü'den tedavisinin başarıyla sonuçlandığı müjdesini aldı. Özcan, “O mesaj hayatımı kurtardı. Sonucu öğrendiğim gün artık benim doğum günüm. 2022 benim için yeni bir hayatın başlangıcı" dedi.
İzmir'de eşi Ahmet Özcan ve üç kızıyla mutlu bir yaşam süren, çocuklarını evlendirip anneanne olmanın keyfini süren emekli memur Sevinç Özcan'ın hayatının dönüm noktası telefonundan silmediği bir mesaj oldu. KETEM'den rutin meme kontrolü için gönderilen uyarı mesajını bir ay sonra tekrar telefonunda gören Özcan, geçtiğimiz 28 Mart'ta randevu alıp mamografi çektirdi. Sonucun internetten açıklanmasını beklerken, ertesi günü KETEM'e davet edilen Özcan, bu davetin hiç de hayırlı olmayacağını düşündü. Nitekim Özcan yanılmadı ve sol memesinde 3 santimetre çapında kitle olduğu gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kaldı. Şokun ardından tedavi için Kent Onkoloji Merkezi'ne başvuran Özcan önce ameliyat edildi, kitle alınırken lenf bezleri temizlendi. Ardından Medikal Onkolog Doç. Dr. Gürbüz Görümlü tarafından kemoterapi başlanan Özcan, bu tedavi bittikten sonra da radyoterapi gördü. Geçtiğimiz 24 Kasım'da tüm tedavileri tamamlandı.
'KANSER TEŞHİSİNİN ERTESİ GÜNÜ KÜÇÜK KIZIMIN HAMİLELİK MÜJDESİNİ ALDIM 'Tedavilerin başarılı olup olmadığının belirlenmesi için çeşitli taramalar yapıldığını ve bunun da sonucunun 16 Aralık'ta bildirildiğini belirten Özcan, sevinç ve üzüntülerin birbirine karıştığı bir 9 ay geçirdiğini söyledi. Teşhis konduğunun ertesi günü küçük kızı Fulya Kanbar'ın (32) hamile olduğunu öğrendiğini kaydeden Özcan süreci şöyle anlattı:
“Ben telefonuma gelen mesajları okur hemen silerim. Ancak KETEM'in mesajını silmemişim, bir ay sonra gördüğümde sanki bir sinyal almışım gibi mamografi çektirdim. Meğer kansermişim. Üstelik hızlı ilerleyen bir tümörmüş, lenflerimi sarmış. Karmakarışık duygu ve düşünceler içindeydim. Tanıdan bir gün sonra da üçüncü kez anneanne olacağımı öğrendim. Sevinç de üzüntü de karıştı. Farklı bir duygu seli içindeydik ama hiç isyan etmedim, neden ben, demedim. Hayatı çok seviyordum. Yeniden anneanne olacağım düşüncesi bana ilaç gibi geldi. Pandemi bu süreci ekstra zorlaştırmıştı, sokağa çıkıp bir arkadaşı görmek, kafa dağıtmak mümkün değildi. Ailemin sevgi çemberi, yüksek moralim ve enerjim beni hastalığı bir nezle gibi görüp kabullenmemi sağladı. 24 Kasım'da Kent Onkoloji Merkezi'ndeki tedavim bitti, iki gün sonra da torunum Pera'yı kucağıma aldım. Yeni bir hayat aşım daha oldu. Heyecanla tarama sonuçlarımı bekliyordum. 16 Aralık'ta doktorumdan tedavimin başarıyla sonuçlandığı haberini aldım. O tarih artık benim yeni doğum günüm, 2022 benim için yeni bir hayatın başlangıcı. Telefon mesajı hayatımı kurtardı, değiştirdi. Şansınızı kendiniz yaratın, kontrollerini ihmal etmeyin. Sakın dibe vurmayın. Hayatı sevin, hayat da sizi sevsin. Bu mücadeleyi kazanacağınıza inanın, gerçekleştiğini göreceksiniz."
YÜKSEK MORAL, TEDAVİYİ OLUMLU ETKİLİYORÖte yandan Özcan, kanseri yendiğini sosyal medya hesabından “Uzun süren tedavi sonucu bugün güzel haberler aldım. Allah'ın izniyle bu sınavdan başarıyla geçtim. Rabbim tekrar yaşatmasın" sözleriyle duyururken, Kent Onkoloji Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Görümlü de “Bu tanıyı almış hastalarımızın fiziksel, duygusal ve sosyal açıdan güçlü olması onların tedavi süreçlerini olumlu etkileyen en önemli faktör. Sevinç Özcan yüksek morali ile örnek, çevresine de olumlu enerji yayan bir hastamız oldu" dedi.