Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, memleketi Antalya’nın Alanya ilçesinde, AK Parti Alanya 5’inci Kadın Kolları Olağan Kongresi’ne katıldı. Kongrede konuşma yapan Bakan Çavuşoğlu, “AK Parti’nin kurucusu olduğum dönemde en çok kadınlara önem verdik. Partimizin kapatılacağı çekincesiyle o dönem bazıları AK Parti’den uzak dururken, Alanya’da bize en çok kadınlar destek verdi. Bunun çok faydasını gördük. Diplomaside, ekonomide yararını görüyoruz. TBMM her dönem üçte iki oranında yenilenir. Yenilenmezseniz dönüşümü gerçekleştiremezsiniz. Yaptığınız fedakarlıkların farkındayız. Fedakarlık olmadan hizmet yapamayız. Bu görevi Şükran Çalık iyi bir sebeple devretti. İlçe yönetimine geçti. Eski arkadaşları unutmamak lazım. Her şey makam mevki için değil. Araya fitne sokmadan çalışmamız lazım. İstişare sonucu Gülay Özen’i belirledik. Gönlünden geçenler alınmasın. Birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
ABD, İngiltere ve Fransa’nın Suriye’ye yönelik müdahalesini hatırlatarak, müdahale sürecinde ABD’nin kendileriyle sürekli temas halinde olduğuna da aktaran Çavuşoğlu, bu müdahaleyi doğru bulduklarını söyledi. Çavuşoğlu, "Türkiye’den bazıları çıkıyor vay efendim siz zalimlerin müdahalesine niye doğrudur diyorsunuz diyor. Miraç gecesinde buraya roket indi, neden bunu doğru buldunuz deniyor. O roketler, füzeler Suriyeli kardeşlerimizin üstüne inse ilk karşı çıkan biz oluruz. Bu durumda tüm kandillerde, ramazanın her gecesinde, bayramlarda kendi insanını, kimyasal silahlarla, açlığa terk ederek, zindanlarda ölüme terk eden ve bugüne kadar 1 milyon insanı öldüren bir zalimin yanında mı duracağım? Sırf Müslüman diye böyle bir zalimimi destekleyeceğim? Doğru ile yanlışı çok iyi ayırt edelim" diye konuştu.
ABD’nin yanlışlarına en güçlü karşı çıkanın Türkiye olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, "Sırf Müslüman diye bir zalim desteklenmez. Sırf Müslüman diye DEAŞ terör örgütü desteklenir mi? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ama terörist, ben onun arkasında mı duracağım? Kendisini benim vatandaşlarımın ortasında patlatıp onlarca vatandaşımı öldüren kişi Müslüman ya da Türkiye vatandaşı diye ben onu savunamam. Biz her zaman mazlumun yanındayız, zalimin karşısındayız, kim olursa olsun. Niye sadece kimyasal silah kullandığı zaman hassas oluyoruz da her türlü silahlarla on binlerce insanı öldüren rejime, bir zalime hesap sormuyoruz? Neden zindanlarda insanları açsı susuz öldüren zalime dur demiyoruz da kimyasal silah kullandığı zaman tepki gösteriyoruz" şeklinde konuştu.
Rejimin Suriye’nin başında kalmaması gerektiğine dikkati çeken Bakan Çavuşoğlu, rejim ile Suriye’yi bütünleştiremeyeceklerini söyledi. Kendi insanını öldüren bir kişinin ülkesini yönetmemesi gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, şöyle devam etti: "1,5 yıldır siyasi süreç için riskler alıyoruz. Bu rejim siyasi sürece inanmıyor. Doğu Guta’daki olaylardan sonra askeri çözümleri ön plana alıyor. Böyle bir rejime sen yürü öldürmeye devam mı et denir. Sonuçta zalimin karşısındaki ile işimize gelirse işbirliği yaparız. Teröre karşı kim samimi ise onunla da işbirliği yaparız. Bizim tavrımız ve tutumumuz ilkelidir. Biz Rusya ile ABD arasında bir tercihte bulunmuyoruz. Biz rejim ve ABD, İngiltere ve Fransa arasında da bir tercih yapmıyoruz. Sadece münferit olayla ilgili doğru mudur, yanlış mıdır, doğruysa eksiklikleri nedir bunu söylüyoruz. Bizim gayemiz Suriye’ye barışı getirmek ve sınır ile toprak bütünlüğünü sağlamak." Antalya AK Parti Milletvekili Sena Nur Çelik ise bugün burada toplanma sebeplerinden biri de AK Parti’nin misyonunu ve vizyonunu hatırlamak olduğunu söyledi. Çelik, ”Son 15 yılda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Ak kadroların Türkiye’yi nereden nereye getirdiğine hepimiz şahidiz. Sadece biz değil. Zalimlerin karşısında dimdik durduğumuza Filistin, mazlumların gözyaşlarını sildiğimize Arakan, bütün olduğumuza Bosna ve vatanımızın bütünlüğü için millet olarak şehadete nasıl yürüdüğümüze Afrin şahit” dedi.
Türkiye’de gerek içeride gerek sınır dışında tarihinin en çetin istiklal ve istikbal mücadelelerinden birini verdiği bir süreci yaşandığını belirten Çelik şunları söyledi:
”Bir yandan ülkemizin yarınlarına kasteden ihanet şebekelerine terör örgütlerine karşı kapsamlı ve kararlı bir mücadele verirken, diğer yandan 2023 hedeflerimize ulaşarak halkımızın refahını arttırmak için aralıksız çalışıyoruz. Ülkemizin terörle mücadeleden ekonomiye her alanda güçlenmesi için 2019 seçimlerinin önemi ortadadır. 2019, sadece seçimlerin yapılacağı bir yıl değil, aynı zamanda, ülkemizin karşı karşıya olduğu iç ve dış tehditlerle daha güçlü mücadele etmesini sağlayacak yeni bir hükümet modeline geçeceği kritik bir tarihtir. Bu seçimler, eski Türkiye’nin kriz, istikrarsızlık ve darbe üreten yapısını tarihe gömecek ve bölgesinde ve Allah’ın izniyle dünyada daha fazla söz sahibi olacak olan Büyük ve Güçlü Türkiye’nin kapılarının aralanacağı bir milat olacaktır. Bu süreçte biz kadınlara çok daha büyük görevler düşüyor. Türk kadını, Nene Hatunlarıyla, Şerife Bacılarıyla nasıl tarihin her döneminde istiklal mücadelelerinde Çanakkale’de, Milli Mücadelede önemli sorumluluklar üslenerek tarihin akışını değiştirdiyse, bizler de bu kahraman kadınların torunları olarak 15 Temmuz gecesi Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yaptığımız gibi vatanımıza milletimize bayrağımıza sahip çıkmak için ülkemizin içinden geçtiği bu kritik dönemde gece gündüz demeden ev ev kapı kapı her zamankinden daha büyük bir fedakarlıkla çalışarak 2019 imtihanını da başarıyla vereceğiz inşallah. Tabi Alanya’mız için önümüzdeki sürecin çok ayrı bir önemi var. Çünkü bizim al bayrağımızı dünyanın dört bir yanında gururla dalgalandıran Alanyalı bir dış işleri bakanımız var. Sayın Bakanım, arkamızda dava aşkıyla dur durak bilmeden çalışan Alanyalı ak kadınlar, yiğit yörük kadınları olduktan sonra, birlik ve beraberlik içinde kenetlenerek uyum ve ahenk içinde çalışan ana kadememiz gençlik kollarımız ve kadın kollarımız olduktan sonra Allah’ın izniyle 2019’da Alanya’mızda Sayın Cumhurbaşkanımıza mahcup olmayacağız”
(İHA)