Gazi Üniversitesi öğrencisi Şule Çet’in Ankara’daki bir plazanın 20. katından şüpheli bir şekilde düşerek ölmesine ilişkin açılan davanın görülmesine devam edildi. Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesince görülen davanın 6. duruşmasına sanıklar Çağatay Aksu ve Berk Akand, Şule Çet’in babası İsmail Çet, taraf avukatları ve çok sayıda izleyici katıldı. Davaya yoğun katılım olması nedeniyle yan yana bulunan iki mahkeme salonu birleştirildi ve seyirciler bu şekilde salona alındı. Bazı izleyicilerin ise salonda yer bulunmaması nedeniyle salon dışında kaldığı görüldü. Mahkeme, taraflara savcının esas hakkındaki mütalaasına karşı görüşlerini sordu. Şule Çet’in babası İsmail Çet, “Şikayetçiyim, sanıkların cezalandırılmasını istiyorum” dedi.Daha sonra sanık Çağatay Aksu’nun savunmasına geçildi. Aksu, suçsuz olduklarını, kamuoyu baskısı nedeniyle haklarında dava açıldığını ve ceza almalarının istenildiğini öne sürerek, "Biz haksız bir şekilde burada tutuluyoruz. Olayı başından beri savcılık ve mahkeme aşamasında anlattım. Alıkoyma, cinsel saldırı ve cinayetle suçlanıyorum. Adli Tıp Kurumu raporlarında bu suçlarla ilgili bir tane kanıt yok. Boğuşma olayı yok. Tecavüz bulgusu yok. Biri benim kafama silah dayasa birine tecavüz etmem. Yapmadığım bir şeyden nasıl ceza alırım. Benim Şule’ye dokunmuşluğum yok. Yapmadığınız inceleme kalmadı, dudak okuma raporu aldınız. Eğer bu suçu işlediğime dair delil varsa asın beni" diye konuştu.Hiçbir suç işlemediğini tekrarlayana Aksu, "Dosyada aleyhime hiç bir şey yok. Ben gerekirse bir daha videoları izlemenizi ve mektupları bir daha okumanızı istiyorum. Size bir tane yalan söylemedim. Bu nedenle sizin vicdanınıza sığınıyorum. Ben rüyamda Şule’yi gördüm. En büyük vicdan azabını ben çektim. Sizin vicdanınıza çok güveniyorum. Beraatımı talep ediyorum" ifadelerini kullandı.Sanık Berk Akand da suçlamaları reddederek, "Benimle ilgili en ufak bir şüpheniz varsa sorun. Ben burada bir tek kişiye yardım etmedim oda Çağatay. Eğer ben bir suça yardım etmişsem dava sürecinde de kendi kafama sıkmışım demektir" şeklinde konuştu.
MAHKEME KARARINI VERDİSanık avukatlarının beyanlarının alınması ve sanıkların son sözlerinin sorulmasının ardından mahkeme heyeti, oy çokluğuyla aldıkları kararı açıkladı. Mahkeme, "bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme" suçundan sanık Aksu’ya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Taktir indirimi uygulayan mahkeme, cezayı müebbet hapse çevirdi. Sanık Aksu’ya ayrıca "cinsel saldırı" ve "hürriyeti yoksun bırakma" suçlarından 12 yıl 6 ay hapis verildi. Mahkeme, sanık Berk Akand’ın ise bu suçlarda sanık Aksu’ya yardım ettiğinin tespit edildiğini bildirdi. Bu kapsamda sanık Akand’a "bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme", "cinsel saldırı" ve "hürriyeti yoksun bırakma" suçların yardım etmekten 18 yıl 9 ay hapis verildi. Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi.Kararın ardından mahkeme salonunda kısa süreli gerginlik yaşandı. Sanık yakınları karara tepki gösterirken, mahkemede bulunan diğer izleyiciler ise karara alkışlarla destek verdi. Sanık yakınları ile diğer izleyiciler arasında sözlü tartışma yaşandı. Salonda bulunan güvenlik güçleri tarafları salondan çıkardı.
"ACIMIZ BİTMEDİ AMA İÇİMİZE BİRAZ SU SERPİLDİ"Şule Çet’in babası İsmail Çet, dava sonrası avukatları ile birlikte Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. İsmail Çet, "Bugün altıncı kez gelmiş olduğumuz mahkeme kararıyla gereken cezaları aldılar. Acımız bitmedi. Bir kız evladının acısı bitmez ama bu cezayı aldıkları için içimize biraz su serpildi. Bu bakımdan devletimize, hükümetimize, siyasi partilere yanımızda oldukları için teşekkür ediyorum. Kadınlarımızın başından böyle olaylar geçmesin. Saygıyla, sevgiyle onların yanında olmamız lazım. Her gün bir cinayet haberi geliyor, üzülüyoruz. Bizlerin, kadınlarımıza bu eziyeti yapmamamız gerekiyor. Ben bir baba olarak kız evladımı kaybettim. Böyle bir durumla başka anneler, babalar yanmasın" diye konuştu.
"KARARI İSTİNAFA TAŞIYACAĞIZ"Çet ailesinin avukatı Umur Yıldırım ise, "Bugün dosyada karar verildi. Karar her ne kadar yüreğimize su serpse de istediğimiz karar değildi. Nitekim TCK’nın 62 taktir indirimini uyguladı. Biz ’kızına sahip çıksaydın’ diyen zihniyete bunun uygulanmaması gerektiğini belirttik. Bu kararı istinafa taşıyacağız. Taktir indiriminin uygulanmaması gerektiğini düşünüyorduk. Mahkeme bizden farklı düşündü ve indirimi uyguladı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını, müebbet hapis cezasına çevirdi. Bu noktada istinafa taşıyacağız" dedi.(Abdullah Sarica - Fatih Erdoğan/İHA)