İzmir’de İlkses gazetesinde muhabirlik yapan Çağla Geniş (26), aynı gazetede 2 yıldır birlikte çalıştığı Emircan Işıldak’ın (26) sosyal medya hesabında çocukken çekildiği bir doğum günü partisi fotoğrafına rastladı. O fotoğrafta Işıldak ile aynı karede kuzeninin de olduğunu fark eden Geniş, hemen kendisinin de aynı doğum gününde bulunup bulunmadığını öğrenmek için aile albümünü karıştırdı. Aile albümünde aynı doğum gününde Emircan Işıldak ile birlikte çekildiği başka fotoğrafları gören Çağla Geniş, büyük şaşkınlık yaşadığını ve aslında 2 yıllık dostluklarının yaklaşık 20 yıla dayandığını söyledi. Birbirlerinden habersiz aynı mesleği tercih edip aynı gazetede işe giren iki genç, "Dostluğumuz meğer 20 yıla dayanıyormuş da haberimiz yokmuş. Tesadüfen bir fotoğraf karesinden fark ettik" dedi.
"FOTOĞRAF KARESİ İLE TESADÜFEN ÖĞRENDİK"
Yaşadığı ilginç tesadüfü anlatan Çağla Geniş, "Yaklaşık 2 yıldır İzmir’de yerel bir gazetede çalışıyorum. Emircan da benden 2 ay sonra aynı gazetede işe başladı. Kısa sürede yakın arkadaş olduk. Bir gün sosyal medyada Emircan’ın bir fotoğrafını gördüm. Bir doğum günü partisinde çekilmişti. O fotoğrafta kuzenimi de gördüm. Doğum günü kuzenimin doğum günüydü. Meğer kuzenim Emircan ile sınıf arkadaşıymış. Hemen Emircan ile aynı karede yer aldığımız bir fotoğrafımız var mı diye aile albümümüze baktım ve benim de Emircan’la aynı doğum gününde birlikte çekildiğim fotoğraflarımın olduğunu gördüm. O doğum gününde hep birlikteymişiz. Ben de Emircan’ı tanımıyorken onunla aynı karede fotoğraf çektirmişim. Zaten çok sevdiğim bir arkadaşımdı. Böyle bir tesadüfle dostluğumuz daha anlamlı oldu. Emircan’ı daha önce tanımıyordum. Sadece kuzenimin sınıf arkadaşı olması dolayısıyla çocukken aynı karede yer almışız. O fotoğraftan yıllar sonra gazetede farkında olmadan bir kez daha tanışmışız. 20 yıllık dostluğumuzu bir fotoğraf karesi ile tesadüfen öğrendik" diye konuştu.
"ŞİMDİ BİRLİKTE HABER TAKİBİ YAPIYORUZ"
Emircan Işıldak ise duygularını şu sözlerle anlattı:
"Çağla’nın kuzeni Ezgi ile ilkokulda 3 yıl birlikte okuduk. Daha sonra Ezgi İstanbul’a taşındı. Bir daha da iletişimimiz olmadı. O doğum gününde Çağla’nın da olduğunu bilmiyordum. Çağla bana birlikte yer aldığımız fotoğrafı gönderdiğinde çok şaşırdım. İşin ilginç yanı, Çağla ile aynı fotoğraf karesinde yer aldıktan yıllar sonra farklı üniversiteler olsa bile aynı bölümlerde okumuşuz, aynı mesleği seçmişiz, aynı gazetede işe girmişiz. Şimdi birlikte haber takibi yapıyoruz. Çok güzel bir duygu. Ofiste de keyifli vakit geçiriyoruz. Çoğu zaman ’20 yıllık arkadaşını mı kırıyorsun?’ diyerek sürekli benden bir şey istiyor. Ben de onu kırmamaya çalışıyorum. Umarım bu dostluk ömür boyu sürer."
(Ceren Atmaca - Halil Karahan / İHA)