Suriye’de 2011’de başlayan iç savaş boyunca sivillere insani yardımlar sağlayan Türk Kızılay, Esad rejiminin sona ermesiyle birlikte ülkede yaşam şartlarının iyileştirilmesi konusunda Suriye Arap Kızılay’ı (SARC) ile birlikte harekete geçti. Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Şam’daki SARC Genel Merkezi’nde Suriye Arap Kızılay Başkanı Muhammad Hazen Bakleh ile iş birliği protokolü imzaladı. Prof. Dr. Yılmaz, daha sonra Türkiye’nin ikinci yabancı misyonu olacak Türk Kızılay Şam Delegasyon Başkanlığı’nın açılışını gerçekleştirdi. Yılmaz, açılış kurdelesini Suriye Kızılay Başkanı Dr. Muhammad Hazen Bakleh birlikte kesti.
"Bugün farklı bir dönemin eşiğindeyiz"
Kızılay Başkanı Prof. Dr. Meriç Yılmaz açılışın ardından yaptığı açıklamada, "Bugün Şam’a resmi delegasyonumuzu açmak üzere geldik. Bu büyükelçiliğimizden sonra Türkiye’nin ikinci yabancı misyonu Şam’da. Elbette yeni bir başlangıcın eşiğindeyiz. 13 senedir Suriye’nin yaşadığı, en çok da masum halkın ödediği bir ciddi durumu hep birlikte yaladık aslında. Belki halkın 4’te 3’ünden fazlası defalarca evini terk etmek zorunda kaldı. Bir şehre gitti olmadı, oradan başka bir şehre. Ülkesini terk etmek durumunda kaldı. Türkiye olarak bizler de 4 milyon Suriyeli vatandaşı 13 senedir misafir ediyoruz. Elbette ki çok zor bir dönemdi. Ama bugün farklı bir dönemin eşiğindeyiz. Ülkemizde olan 4 milyon insanın içinde şu anda Türkiye’de doğmuş, bizim okullarımızda okuyan çocuklar var. Türkçe konuşuyorlar, Cilvegözü’nden geçerek geldik. Orada çocuklara bakıyorsunuz, bizim çocuklarımız olmuşlar artık aslında. Ama elbette ki bülbülü altın kafese koymuşlar, ille de vatanım demiş. Bizler konuştuğumuz zaman aslında hepsinin uygun şartlar oluştuğu zaman buraya dönmek istediğini görüyoruz. Bu sürecin içinde bizlere düşen çok rol olacak tabi ki. Bu bir günden bir güne olabilecek bir durum değil. Burada çokça yapılması gereken yatırım ve buranın ayağa kalkması gerekiyor onların da geri dönebilmesi için. Orada okula devam eden çocuklar var. Okullarının bitmesini bekleyenler var. Bu sürecin içinde tabi bizim Türk Kızılay olarak her zaman bu tarz konularda bir kere birinci misyonumuz, devletimizin yanında olmak. Devletimizin burayla alakalı politikası, öngörüsü her neyse biz Türk Kızılay olarak onun eşiğinde, insani yardım alanında çalışmaya devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
"Suriye Kızılay Başkanı Dr. Muhammad Hazem Bakleh bugün görevine yeni başlıyor"
Yılmaz, "Bugün aslında üç tane konumuz var. Birincisi, Suriye Kızılay Başkanımız Hazem (Dr. Muhammad Hazem Bakleh), bugün görevine yeni başlıyor, ilk günü. Bizim İdlib tarafında 13 senedir defalarca insani yardımda beraber çalıştığımız ciddi bir aktör. Onun Suriye Kızılay Başkanı olarak başlaması bizler için bir avantaj. İkincisi, bizlerin özellikle yurt dışından Kızılay-Kızılhaç Federasyonu’ndan (IFRC) ve ICRC kanadından fonları alıp burada kullanabilmemiz, bizlerin iş birliğiyle çok daha güçlü hale gelebiliyor. O nedenle burada delegasyonumuzun olması, Suriye Kızılay ile beraber çalışacak olması, buradaki ihtiyaçları yerinde analiz etmesi, bununla alakalı belli projeleri yazması ve bunların aslında kaynağını da bulabilmesi açısından çok önemli bir fırsat. Üçüncüsü de tabi iş birliği anlaşmamız. Bu iş birliği anlaşmasında yurt dışından herhangi bir ülkeye herhangi bir konuda fon geleceği zaman mutlaka oranın yerel ulusal cemiyetinin de onayı gerekir. Bu bizler için çok önemli ve güçlü bir başlangıç oldu. Bizim amacımız burada sonuçta 13 senedir kendi ülkemizde yaşayan Suriyeli kardeşlerimiz var, onlar vatanlarına dönecekler ve dönmek isteyenlerin onurlu ve güvenli bir şekilde dönebilmeleri için birtakım ihtiyaçları olacak. Bizim Türk Kızılay olarak bu konunun önemini sürekli gündemde tutmak gibi bir sorumluluğumuz var" şeklinde konuştu.
"Son Suriyeli ’bizim ihtiyacımız bitti’ diyene kadar biz burada faaliyetlerimize devam edeceğiz"
Suriyelilerin ülkelerine döndükten sonra ihtiyaçları olacağını, yerel halkın ihtiyaçları olacağını belirten Yılmaz, "Bunun tabi ki temel sağlayıcısı Suriye Kızılay’ıdır. Suriye Kızılay’ına kapasite güçlendirme anlamında, onlara destek vermek anlamında onların yanında olmamız. Çünkü kuzey tarafında, biz aslında Suriye’ye yeni gelmiyoruz, biz 13 senedir Suriye’nin güvenli bölge dediğimiz İdlib’de, Afrin’de, Tel Abyad’da, Resulayn’da yetimhanelerimiz var. Orada fırınlarımız var, sevgi mağazalarımız var. Hastanelerimiz var, hatta kentlerimiz var, briket evlerimiz var. Dolayısıyla bizim aslında oradan da güvenli bir şekilde oradaki faaliyetleri azaltmadan ya da akamete uğratmadan, o faaliyetleri de Suriye Kızılay’a devrederek, çünkü onların ülkesi. Onların da kapasitesini güçlendirerek bu süreci yürütmemiz lazım" ifadelerini kullandı. Yılmaz, "Ama bu süreci dünden bugüne diye düşünmemek lazım. Bu bizler için çok önemli. Çünkü biz belki Türkiye’nin içinde oradaki Suriyelilerle en fazla çalışan ekip olabiliriz. Onlarla konuştuğumuz zaman da elbette ki kendi vatanına herkes dönmek ister. Ama bununla alakalı şartların oluşması ve onların da doğru bir şekilde doğru bir zamanda geri dönüşlerinin sağlanabilmesi için gerekli hazırlıkları yapıyor olmamız lazım. Bunun savunuculuğunu ve duyurusunu yapıyor olmamız lazım ve bu şartları oluşturuyor olmamız lazım. Ben şunu biliyorum ve ümit ediyorum, bizim hemen alt sınırımızda artık Türkiye’nin kardeşi olan, Türkiye’deki ev sahipliğini unutmayacak olan ve Türklerin, kalbi dostu olacak bir ülke olacak Suriye. Biz bu süreci inşallah alnımızın akıyla tamama erdireceğiz. Her zaman Türk Kızılay olarak söylediğimiz bir şey var, bu süreç bitip de son Suriyeli de ’evet bizim ihtiyacımız bitti’ diyene kadar da biz burada faaliyetlerimize devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Açılış töreninin ardından ihtiyaç sahiplerine yardım kolisi dağıtıldı.