Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 1 Ocak 2010 ile 1 Ocak 2019 tarihleri arasında 18 bin 772 kişinin yaşamına son verdiğini açıkladı.
En çok intiharın yaşandığı il ise İstanbul.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, 11 Nisan 2019 tarihinde, intiharlara ilişkin Bakan Koca’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
2002-2019 yılları arasında gerçekleşen intihar vakalarına dair verilerin detaylarının açıklanmasını isteyen Ağbaba’nın önergesine yanıt ancak 2 yıl sonra verildi. Sağlık Bakanlığı tarafından verilen yanıtta 1 Ocak 2010 ile 1 Ocak 2019 tarihleri arasındaki intiharlar yer aldı. Buna göre söz konusu tarihler arasında 14 bin 40 erkek ve 4 bin 732 kadın olmak üzere toplam 18 bin 772 kişi intihar etti.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) intihar istatistiklerini bülten kapsamı dışına çıkardığını ve yıllık intihar girişimi sayısının 40 bin ile 150 bin arasında değiştiğini hatırlatan Ağbaba, sosyal medya hesabından önergeye verilen yanıtı paylaştı.
Nüfusa oranla intihar vakalarının en fazla yaşandığı dönemin AKP iktidarı dönemi olduğuna dikkat çeken Ağbaba, şunları söyledi: “Bakanlığın açıklamasına göre son 10 yılda her yıl yaklaşık 1887 kişi, her gün yaklaşık 6 kişi intihar ediyor. Üstelik bu rakama salgın dönemi dahil değil! Bakanlık intiharların gerekçesi olarak baştan savmacı şekilde ‘psikolojik’ diyor. Psikolojik olduğu muhakkak ancak psikolojiyi etkileyen faktörlerin neredeyse tamamı politik. Bu intiharlarının tamamı, AKP’nin yarattığı çaresizlik, umutsuzluk iklimiyle doğrudan ilgili! Bir yandan geçim zorluğu, bir yandan işsizlik ve yoksulluk; iş yerlerinde mobbing, gelecek kaygısı, esnaf ve iş insanları için her gün derinleşen kriz ne yazık ki ‘çaresizlik algısını’ ve umutsuzluk iklimini besliyor.”
853 öğrencinin intihar ettiğini belirten Ağbaba, “Gencecik insanlar, hayatının baharında canına kıyıyor. Bu intiharların üstü münferit olaylarmış gibi örtülüyor. Tekrar ediyoruz: İşçi, esnaf, sanatçı, çiftçi, öğrenci vs. intiharları politiktir! Hayatın her alanında geleceksizliği, güvencesizliği, çaresizliği, umutsuzluğu dayatan siyasal iktidar intihar eden insanların bir numaralı sorumlusudur! Her şeye rağmen, bu toplumun fertleri olarak hepimiz umudu yeniden örgütlemek, doğrudan hayatı hedef alan iktidara karşı direnmek ve yaşamı savunmakla mükellefiz” dedi.