?>

Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH hastası

Türk Toraks Derneği KOAH Çalışma Grubu ve KOAH uzmanları bir akciğer hastalığı olan ve yaygınlaşma eğilimi gösteren, ilerleyici özelliğiyle de özenle takibi gerekli KOAH konusunda farkındalığı artırmak için çeşitli etkinlikler düzenleyecek.

Sağlık - 9 yıl önce

Yunus Atmaca/İzmir (Ege Ajans)
          Türk Toraks Derneği KOAH Çalışma Grubu adına Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alev Gürgün, 18 Kasım 2015 tarihinde, çeşitli etkinliklerle KOAH’ın tanınması ve öneminin kavranması için çaba sarf edeceklerini, yayınlayacakları bildiri ile Dünya KOAH Günü’nde toplumun aydınlatılacağını belirtti.
Prof. Dr. Gürgün,           “Bu yıl Dünya KOAH Gününü 18 Kasım 2015’de kutluyoruz. Hedefimiz KOAH’ın her yıl daha fazla kişi tarafından bilinmesi ve risk faktörü taşıyan kişilerin sağlık kuruluşlarına başvurularının artırılmasıdır. Bu yıl herkesin kolayca yapabileceği “yürüyüşü” tema olarak seçtik. Ulusal ve yerel Türk medyasını, önemli bir halk sağlığı sorunu olan KOAH konusunda, KOAH hikâyesini duyurarak kamuoyunu bilgilendirme ve bilinçlendirme gayretlerimize destek vermeye ve bu konuda harekete geçmeye çağırıyoruz” dedi.
HAYAT SİZDEN UZAKLAŞMASIN !
KOAH  Kronik  Obstrüktif  Akciğer Hastalığı; nefes yollarında mikroplarla oluşmayan bir iltihaplanmaya bağlı oluşan ilerleyici bir akciğer hastalığı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Gürgün, “KOAH, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, kamuoyu tarafından yeterince bilinmeyen bir hastalıktır.  KOAH’ın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde  yüzde 15-20’dir. Bir diğer deyişle toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH vardır. Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir. Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH'lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir” dedi.
YILDA 2,9 MİLYON KOAH’DAN ÖLÜYOR
Küresel Hastalık Yükü Çalışması verilerine göre, KOAH yılda 2.9 milyon ölüme neden olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gürgün,  “Günümüzde tüm dünyada 3. ölüm nedeni haline gelen KOAH, tüm ölümlerin de  yüzde 5.5’inden sorumludur. Türkiye’de solunum sistemi hastalıkları en sık görülen 3. ölüm nedenidir ve bu ölümlerin   yüzde 61.5’i KOAH nedeniyledir” diye konuştu.
Prof. Dr. Gürgün, “KOAH gelişimi için tüm dünyada en yaygın görülen risk faktörü sigara dumanıdır. Diğer tip tütün kullanımı  pipo, puro, nargile vb. ve çevresel tütün dumanı da KOAH gelişimine katkıda bulunmaktadır” dedi.  
KOAH’da en sık görülen yakınmaları nefes darlığı, öksürük ve balgam çıkarma şeklinde olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gürgün, “Sigara içen kişiler öksürük ve balgamı kanıksarlar ve bu nedenle doktora başvurmazlar. Nefes darlığı nedeniyle fizik aktivitede azalma ortaya çıkar. KOAH’lı hastaların  yüzde 75’i yetersiz fiziksel aktivite göstermektedir. Bu nedenle, hem bu hastalığın önlenmesi hem de ilerlemesinin engellenmesinde fiziksel aktivitenin arttırılması gerekmektedir” diye konuştu.
KOAH'ın tanısı, basit ve ağrısız bir test olan nefes ölçüm testi  ile kolayca konabildiğini ifade eden Prof. Dr. Gürgün, “KOAH’ın erken tanısı, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacaktır. Bu nedenle, 40 yaş üstü, sigara içmiş ya da içmekte olan veya meslek icabı ya da çevresel ortam gereği tozlu ortamlarda bulunan kişilerde müzmin seyirli öksürük, balgam ve nefes darlığı yakınmalarından en az birinin bulunması halinde kişinin bir göğüs hastalıkları hekimi tarafından görülüp nefes ölçüm testini yaptırması gerekir” dedi.
Türk Toraks Derneği  KOAH Çalışma Grubu adına yaptığı açıklamada; KOAH’ın  ilerleyici bir hastalık olmasına karşı önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gürgün,  “KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş sigarayı bırakmak amacıyla hekime başvurmasıdır. Sigara bağımlılığı tedavi edilebilen bir hastalıktır. Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması; hem hastalık gelişimi, hem hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli bir adımdır. Hastanın iyileştirilmesi ve korunması için haftanın en az beş günü, günde en az 30 dakika süre ile orta yoğunlukta fizik aktivite önerilmektedir” diye konuştu.(YA/OK)

Haftanın Öne Çıkanları

Suare'de Kurtoğlu esti, sırada Azis var!

2015-11-16 16:27 - Magazin

YouTube ne kadar büyük?

2015-11-16 22:35 - Teknoloji

Bursa'da beyin ölümü gerçekleşen kadın 3 kişiye can verdi

2015-11-17 10:57 - Bursa

IŞİD: "ABD'yi vuracağız"

2015-11-17 00:38 - Dünya

Kütahya'da trafik kazası: 1 ölü

2015-11-17 00:47 - Asayiş

"Esma-ül Hüsna" işlemeli mezar taşı bulundu

2015-11-16 22:51 - Yaşam

Bahçeli olmasaydı baraj altındaydık!

2015-11-17 10:45 - Gündem

Kayıt yaptıran milletvekili sayısı 510'a ulaştı

2015-11-16 22:21 - Siyaset

Başbakan resti çekti! O adamı partiye sokmam

2015-11-17 11:02 - Gündem

Havalar soğuyacak mı ? İşte yanıtı

2015-11-17 11:13 - Gündem

İlgili Haberler

Diyetisyen Tuncay: "Obezite ile mücadelede sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite önemli"

17:52 - Sağlık

Sivas’ta şap aşılama kampanyası devam ediyor

16:32 - Sağlık

Anadolu Üniversitesinde "Obezite ile Mücadele" konuşuldu

16:14 - Sağlık

Bulanık’ta ’4 Mart Obezite ve Şişmanlık Günü Farkındalık’ etkinliği

15:57 - Sağlık

Dr. Şencay Yıldız Şahin, karın içindeki görünmez tehlikelere dikkat çekti

15:44 - Sağlık

Günün Manşetleri

Bursa OSB’lere doymuyor! Sıra Gemlik’te

00:10 - Bursa

Alinur Aktaş’tan Özel’e tepki

22:52 - Siyaset

Suat Toktaş serbest bırakıldı

22:06 - Asayiş

İnegöl'de Kurşunlu dereleri ıslah ediliyor

21:23 - Bursa

Domaniç-İnegöl karayoluna taş düştü

20:07 - Bursa