Ankara
Türkiye Bilardo Federasyonunun Gölbaşı'nda bulunan Uluslararası Bilardo Tesisleri'nde AA muhabirine açıklamada bulunan Avrupa Bilardo Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Özkul, farklı kategorilerde dünya şampiyonalarına ev sahipliği yaptıklarını hatırlatarak, "Bilardo adına dünyanın hiçbir yerinde, olimpiyat niteliği taşıyan organizasyonlar bile böyle güzel yapılamıyor. Bilardoda hem tesis anlamında hem de organizasyon anlamında böyle güzellikte bir şampiyonayı yapabilmek ülkemize nasip oldu." dedi.
Bilardoda 4 dünya şampiyonasının Ankara'ya kazandırılmasında Türkiye Bilardo Federasyonu Başkanı Ersan Ercan'ın katkısının büyük olduğunu dile getiren Özkul, "Bu organizasyonu böyle büyük bir tesiste yapmak bizi onurlandırıyor. Yurt dışından gelen misafirlerimiz tesisimizi gördükten sonra, dünyada burasının eşi ve benzeri olmadığını zaten söylüyorlar. Haklı bir övgü alıyoruz. Buradan Gençlik ve Spor Bakanlığı'mıza ve Gölbaşı Belediye Başkanı'mıza da teşekkür ederiz." diye konuştu.
Başkentteki şampiyonaya 20'nin üzerinde ülkeden aralarında dünya şampiyonlarının da bulunduğu 24'ü kadın 128 sporcu katıldığını belirten Özkul, şöyle devam etti:
"Erkeklerde 4, kadınlarda 2, gençlerimizde 5, artistik bilardoda 4 sporcumuz yarıştı. Bilardo rengarenk bir salon sporu. Yönetmeliğine göre sporcunun uzun kollu gömlek, papyon, yelek, siyah pantolon, siyah çorap ve siyah ayakkabı giyme şartı var. Ama bunların içinde papyon, gömlek ve yeleğin tercihi tamamen sporculara bırakılıyor. Birçok sporcu renkli papyon takıyor. Mesela bizim sporcumuz Tayfun Taşdemir de kırmızı ve üzerinde Türk bayrağı olan bir papyon takarak oynuyor. Hollanda sporcularının papyonları genellikle portakal rengi olur. Almanya'nın sporcuları ise kendi bayraklarının renklerinde papyonlar kullanıyor. Kadın sporcular renkli renkli ojeler kullanıyor. Bu renk cümbüşünden hem biz mutlu oluyoruz hem de seyirciler mutlu oluyor."
Bilardoya kadın sporcular ve kadın hakemler de ayrıca renk katıyor
Uluslararası bilardo hakemlerinden Zeynep Süslü, "Bilardo hakemliğinde 4. yılımı bitirdim. Bütün halkımızın bu sporu önemseyerek destek vermesini bekliyorum." ifadelerini kullandı.
Kadın sporcuların ve kadın hakemlerin renkli ojeleriyle bilardoda dikkati çektiğinin aktarılması üzerine Süslü, "Özel bir şey yaptığımız yok. Biz kadınlığımızı her yerde belli ediyoruz. İnsanın karakterini, kişiliğini yansıtması diye düşünüyorum. Kendimize gösterdiğimiz özen, tabii ki çalıştığımız alana da yansıyor. Böyle bir dünya şampiyonasında görev almaktan onur duyuyoruz. Spor sadece futboldan ibaret değil, bir çok alan var. Bilardo bence en üst seviye sporlardan birisi. Bilardoyu özellikle beyin sporu olarak görüyorum. O atışların hepsi matematiksel hesaplamalardan oluşuyor." değerlendirmesinde bulundu.
Şampiyonada görev yapan kadın hakemlerden Melda Kobaş da bilardoya renk katan kadın hakemler ve sporcular için, "Bilardoda 4 yıldır hakemlik yapıyorum. Tesisimiz çok güzel. Böyle büyük bir dünya şampiyonasına ev sahipliği yapmak gurur verici. Bu şampiyonada hakemlik yaptığımız için gurur duyuyoruz. Sporcularımız dünyada ilk 3'te ve gayet başarılılar. Kadın sporcular ve kadın hakemler olarak da renk kattığımızı düşünüyoruz. Çünkü bilardo için hala biraz 'kahvehane sporu' diye düşünülüyor. Biz kadınlar burada olarak bulunarak, bilardonun önemli bir spor olduğunu ortaya koyuyoruz."
Milli genç bilardoculardan Alptekin Canözkan ise yaklaşık 10 yıldır bilardo oynadığını ve bu sporda renklerin de ön plana çıktığını belirterek, "Genç sporculardan ülke bayraklarının renginde papyon takanlar var. Hakemlerimizde değişik renklerde papyon var. Kadın sporcularımızda da farklı renkler var. Bu durum bilardoya renk katıyor." şeklinde görüş belirtti.