Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'de hemşehri dernekleri ile buluşma programına katıldı.
Burada konuşma yapan Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"15 Temmuz'da İzmir nasıl sokağa döküldü, bayraklarıyla meydanları nasıl doldurduysa Hakkari de aynısını yaptı, Diyarbakır'da aynısını yaptı. Ne dedi? Mesele memleket meselesiyle gerisi teferruattır dedi. Bizi biz yapan değerlerimizden ne zaman uzaklaşırsak o zaman içimize ayrılık giriyor.
Onun için 15 Temmuz'da İzmir büyük bir sağduyu gösterdi. İzmir'in hem o gece hem de devam eden 27 gün boyunca İzmir milletvekili olarak beni çok mutlu etti.
Tabii ki sorunlarımız var, sorunlarımızı torunlarımıza bırakmayacağız. Üzerlerini örtmeyeceğiz. Örttüğümüz zaman sorunlarımızı yerine getirmemiş oluruz. Gelecek kuşaklarımıza borçlu olmamamız lazım.
Pazar günü bir halk oylaması yapacağız. Bu halk oylaması bir seçim değil. Partiler seçime girmiyor. Adaylar yok. Neye karar vereceğiz. Türkiye bir yol ayrımında. Türkiye 15 Temmuz'da çok büyük bir darbeyle karşı karşıya geldi. Her saniyesini dolu dolu yaşamış ve mücadelesini yaşamış bir kardeşiniz olarak söylüyorum. Tehlikenin ne kadar büyük olduğunu bizatihi gördüm.
O gün (15 Temmuz gecesi) diyorum ki arkadaş insanların üzerine bomba yağdırıyor şu uçaklar, uçak kaldırın, bunları uzaklaştırın. Ne dese beğenirsiniz, 'Efendim yazılı emir gerekir'. Ben sana sabah yazılı izini gösteririm dedim. Şimdi yazılı izin orada, bol bol hatırasını yazsın.
Bu da bize bir şey gösteriyor; bu sistemin arızası var. Ben torunuma cevap veremedim. Bana diyor ki 'dede bunlar bizim askerimiz değil mi', evet. 'Niye bizim insanların üzerine bomba atıyorlar', 11 yaşındaki çocuk söylüyor bunu. Ne diyeceksiniz söyleyin bana. Bunun cevabı pazar günü verilecek.
Bu değişiklikle birlikte Türkiye'nin her köşesinde oy almayan birisi iktidar olamayacak. Yüzde 50 artı bir oy almak için Türkiye'nin her köşesinden oy almanız lazım. Bu karar milletimiz için en doğru karar olacak.
Çok hükümet değişmesi demek iş yapılmaması demek, istikrarın olmaması demek. milletin gönlüne giren herkes için iktidar yolu açılıyor. Ama ben bölücüyüm, bölge partisi olacağı, filanca etnik grubum diyene iktidar yolu kapanıyor. Bunun memleket için ne zararı var? Hayır tarafında yer alanlar anlatmıyorlar, anlatamazlar. O yüzden korku tehdit ve umutsuzluk onun dışında bir şey yok. Gerçek olmayan laflar.
Sayın Kılıçdaroğlu'nu takip ediyorum. Muhtarlara 'tek adam her şeyi eline alıyor, 17'si sabahı muhtarlıkları kapattım diyecek' diyor. Bu nereden çıktı? Anayasa değişikliğinin bütün aşamalarında bu konuşuldu. İtirazlar cevaplandırıldı. Ama onlar tekme tokatla meşgul oldular. Gelen değişiklik, bir konu anayasada düzenlenmişse bu konuda cumhurbaşkanının yapacağı hiçbir şey yok. Cumhurbaşkanı temel hak ve hürriyetlerle ilgili düzenleme çıkaramaz. Kararname ile kanun çelişirse geçerli olan kanundur.
Cumhurbaşkanı ne yapabilir? Cumhurbaşkanı bakanların sayısını, adını belirler. Yardımcılarını, müsteşarlarını seçer. Valileri, büyükelçileri seçer. Muhtarları seçemez. Seçimle gelenin patronu sizsiniz, aradan sisteme dahil olanların önünü kesiyoruz, bütün gürültü bu.
Verdiğiniz kararın başımız gözümüzün üzerinde yeri var. Bizden şunu beklemeyin; hayır çıkarsa İzmir'de düşmanı denize döktüğümüz gibi sevineceğiz... Bu laflar bize yakışmaz, şiddetle kınıyoruz. Bunu söylediler ve daha da ileri gittiler. Evet çıkarsa nasıl Yunan'ı denize döktük sizi de denize dökeceğiz... Biz evet çıkarsa onlara da çağıracağız ve yanaklarından öpeceğiz. Bizim işimiz sevgi nefret değil, bize nefret yakışmaz. Bu millete nefret duyguları yakışmaz.
Biz farklılıklarımızla zenginiz. Maalesef bu kampanya döneminde İzmir'in adını iyi kullanmadılar. Bir İzmirli milletvekilinin yaptığı küfürleri gördünüz. Bir İzmirli olarak olarak rahatsız oldum. İzmir demokrasi şehri, İzmirli bunu kabul etmez."
İzmir'in Bornova ilçesinde konuşan Başbakan Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarını eleştirdi. Yıldırım Bornova'daki konuşmasında "15 Temmuz bir tiyatrodur, bir kontrollü darbedir. Bu ağız Pensilvanya'nın ağzıdır. Bu ağzı bırak. Milleti korkularla hayır vermeye zorlayamazsınız. Cumhuriyet'in şehri İzmir. Rejimin adı Cumhuriyet, 1923'te kurulmuş sonsuza kadar yaşayacaktır. Tek adamlığa gelince, Sayın Kılıçdaroğlu yedi seçimi kaybeden ben değilim. Gençler size sesleniyorum. Bu CHP, Kılıçdaroğlu size siyaseti çok görüyor. Diyorlar ki: 18 yaşında siyasete girmek de ne? Kardeşim sen önce kendi parti tüzüğüne bak. Sen kalkıp gençleri yok sayarsan, gençler de kalkıp sizi yok sayar. Gençler 15 Temmuz gecesi o gençlerin her biri Ulubatlı Hasan oldu, Nene Hatun oldu, memleketi savundu. Göğüslerini siper ettiler canlarını seve seve verdiler" ifadelerini kullandı.