Köylü kadınlar, su ihtiyaçlarını 20 kilometre uzaklıktan eşek sırtında bidonlarla getirerek karşıladıklarını belirttiler. Köyün susuz kalması konusunda erkeklerin hiçbir şey yapmadığını söyleyen kadınlar, köye su gelinceye kadar kocalarına, onları “Odalarına almama” cezası verdiklerini söylediler.
Beybükü Mahallesi’nde susuzluktan genç nüfusun kalmadığını belirten Halil Kaya, “Yakınımızdan geçen Göksu Nehri’nden faydalanamıyoruz. 15 günde bir saat gelen su bize hiçbir fayda sağlamıyor. 20 kilometre eşek sırtında su taşıyoruz. Yetkililerden sesimizi duymasını istiyoruz. Susuzluktan kokacağız” dedi.
Evlerinde çamaşır makinesi olmasına rağmen çamaşır yıkayamadıklarını belirten Selime Gül, “Mahallemizde aşırı derecede su sıkıntısı yaşıyoruz. Çeşmelerimizden su akmaz oldu. Depomuzu 15 günde bir bile dolduramıyoruz. Bazı çeşmelerde damla damla su akıyor, bu da bize yeterli gelmiyor. Bu olay nereye kadar böyle devam edecek bilmiyoruz. Yetkililerin sesimizi duymasını istiyoruz” diye konuştu.
Sebahat Tösten de mahalle meydanındaki akmayan çeşmeyi göstererek, “Suyumuz geçmiş yıllarda gürül gürül akıyordu. Ancak şimdi gördüğünüz gibi mahalle meydanındaki çeşme bile kurudu. Biz de naylonla musluk başını kapattık” dedi.
Evine ilk defa çamaşır makinesi aldığını ifade eden İlhan Tösten ise, “Çamaşır makinesi aldık. Şansıma su yok. Susuzluktan çalıştıramıyoruz. Makineyi çalıştıramadığımız için hevesim kursağımda kaldı” şeklinde konuştu.
Orhan Tösten de kadınların eşlerini odalarına almayarak protesto ettiğini, köylerindeki susuzluğun artık çekilmez bir hal aldığını belirtti.
Mahallelerine 15 günde bir su verildiğini, yeteri kadar su gelmediği için de evlerdeki çeşmelerin akmadığını ifade eden Zeynel Tösten, “Mahallemizde toplam 50 kişi yaşıyoruz. Halkımız susuzluktan göç eder duruma gelmiştir. Devlet yetkililerimizden su istiyoruz” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü yetkilileri, mahallenin su ihtiyacının karşılanması için sondaj çalışması yapılacağını bildirdi.
(İHA)