Osmangazi Köprüsü' nün açılışı üzerinden yaklaşık 1,5 yıl geçti. Bursa-İstanbul bağlantısı da yaklaşık 1 yıldır hizmette. Yap-İşlet-Devret projesi olarak asgari gelir garantisiyle gerçekleştirilen bu projenin daha çok mali boyutu tartışıldı. Gerçekten de finansman yönteminden dolayı önemli bir faturanın ödendiği görülmektedir. Ortadaki mali yükün gündemi işgal etmesi normaldir.
Köprü ve otoyolun daha çok tercih edilmesi hedeflenmektedir. Bilindiği üzere bu amaçla geçtiğimiz yıl geçiş ücretlerinden aşağı yönlü bir güncelleme yapılmıştı. Ancak hala hedeflerin çok gerisinde olunduğu rakamlardan anlaşılmaktadır. İnsanların tercihinin değişmesi için mali tedbirler dışında yapılması gerekenler olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere Köprü Yalova Altınova' yla, İzmit Gebze' yi birleştirmektedir. Aslında Köprüyle Bursa İzmit birleşmiştir. Köprü' yü kullanan sürücü Gebze' ye ulaştıktan sonra tıkanan bir trafiği yaşamaktadır.Bu durumda Köprü' yü kullanmanın hiçbir manası kalmamaktadır. Özellikle sabah ve akşam trafiklerine denk gelen saatlerde kesinlikle Köprü yanlış bir tercih olmaktadır. Bu gerçek bir yana, Bursa' dan çıkan bir araç Gebze' ye ulaşana kadar otoyolda, Orhangazi Tüneli' nde, Osmangazi Köprüsü' nde süre gelen bakım ve imalatlardan olması gereken konfor ve sürelerde ulaşım sağlayamamaktadır.
Geçen bu kadar sürede hala tek şeritte bir kamyon arkasında 60 km. saat süratle seyahat edip ve dünyanın en pahalı otoyolunu kullanmayı kabullenmek mümkün değildir.Geçtiğimiz günlerde iki noktada otoyolun arazözle yıkandığına şahit olduk ve iççilerin bu yıkama işlemi için el kol hareketleriyle sürücüleri uyarması tam bir kara mizahtı. Zaten yılan gibi kıvrılan ve sürate uygun olmayan bir otoyol var elimizde, önlem ve yönetim anlamında tam evlere şenlik bir durumda. Bu haliyle ücretli teslim alınması düşündürücüdür. Bir de duyduğumuza göre otoyolda radar uygulamasına başlanarak 120 km. üzerine çıkan otomobillere idari yaptırım uygulandığı haberlerini duymaya başladık.OGS, HGS ve Nakit Gişeleri' nde yaşananlara hiç değinmeyelim.
Bir defasında yaşanan aksaklıkları bildirmek için ilgili telefon hattını aradığımızda karşımıza çıkan kişi aradığımız alanda başka bir şirketin sorumlu olduğunu, bu yüzden Bursa -İstanbul Otoyoluna çıkıp tekrar arama yapmamız gerektiğini ifade etmişti.
Diyeceğimiz bu ahval ve şerait içinde otoyol ve köprü zarar eder durur.