Bursaspor tarihi boyunca başarılı bir kulüp olmadı.
Taraftarını çoğunlukla üzdü. Ama son iki sezondur üzmekten ziyade utandırıyor. “Daha kötü olamayız” dedikçe daha da kötü bir takım olmayı başarıyor!
“Takım” derken lafın gelişi. Bu haliyle takım falan değil çünkü.
Galatasaray maçını yüzüm kızararak izledim. Tüm Bursasporlular da eminim aynı durumdaydı.
İstatistiklere baktığımızda analiz yapacak bir durum olmadığı ortaya çıkıyor.
Bu tablo kesinlikle normal değil.
Tribündeki rakip taraftarlardan sonra istatistikçiler bile inceden dalga geçer oldu.
Bu takım dünya çapında kulüplere karşı oynadı bu kadar aciz duruma düşmedi.
Pozisyon üretmeyi geçtim, rakip ceza alanına girmeyi geçtim, rakip ceza alanına yaklaşamadık bile.
Bir türlü takım oluşturamayan, rakipleri geçtim daha kendi takımı, futbolcusunu camiasını analiz edemeyen, anlayamayan bir Fransız, O’na inanmadığı çok belli olan futbolcularıyla çıktığı maçta Bursaspor tarihinin en kötü maçını oynadı.
Ben 40 yıldır bu kadar aciz, isteksiz bir Bursaspor izlemedim.
Herhangi bir 3. Lig ekibi bile böyle bir performans göstermez. Resmen rezillik.
Galatasaray kalecisiz oynasaydı maç yine bu skorla biterdi. Hatta Muslera yerine bir forvet daha oynasaydı skor daha da farklı olabilirdi. Kesinlikle mübalağa etmiyorum. Maç istatistikleri de zaten bunu gösteriyor.
Açık ve net olarak görülüyor ki bu futbolcular oynamıyor. Bu futbolcuları bu hoca oynatamıyor.
Hal böyleyken Paul Le Guen ile devam etmek intihar olur. Küme düşme yolunda gaza daha da basmak olur.
Kendisi kibrine, pişkinliğine, paragözlüğüne devam ediyor ve gitmiyor. Ama Bursaspor hızla dibe doğru gidiyor.
Daha fazla geç olmadan gereken yapılmalı.
Ve Sayın Başkan…
Çok uzatmayacağım.
Gazeteci değil bir kongre üyesi olarak rica ediyorum.
Lütfen aday falan olmayın. Hatta aday olmayacağınız hemen açıklayın ve kulübün önünü açın.
Böylece görev sürenizdeki tek doğru işe imza atmış olursunuz.