Sportif   Direktörlük hoca ve futbolcular dahil tüm teknik seçimlerin ve işlerin bırakıldığı mevkiidir. İleri futbol ülkelerindeki uygulanış şekli bu.  Bizde ise bunu başarabilen kulüp olmadı henüz. Ülke olarak buna hazır değiliz demek ki.

Bursaspor’un bu konuda önünde bir fırsat vardı; ama yine olmadı.

Bu işe pek gönüllü olunmadığından önce yine hoca ile anlaşıldı. Dolayısıyla Sportif direktörlük işi daha başlamadan suya düştü.

Bu şartlarla bu konuda isim yapmış ilkeli biri zaten görev kabul etmez.

Aybaba da “Benim için problem yok bize uyan herkesle çalışırım; ama teknik alan benim” diyerek zaten konuyu kapattı.

Bunun böyle olacağını zaten tahmin ediyorduk.

Neyse en azından bu kez uzun süre hoca peşinde koşmadık.

Bu konuda Ali Başkan gelişme göstermiş diyebiliriz.

Yalnız gençlere önem veren Aybaba’nın genç hoca Mustafa Er’e de destek olmasını ve yanında tutmak istemesini beklerdim. Sonuçta Er’in iki yıldır yaptıkları ortada. Takımı da tanıyor.

Mustafa Er’den vazgeçmek istemeyen Başkan Ay asıl yetkilerinden kısıtlı bir şekilde kendisine Futbol Direktörlüğü adı altına görev vermeyi planlıyor.

Bu nasıl Direktörlükse artık !

Neyse Er’in bir şekilde kulüpte kalması gerektiğini düşünüyorum.

Zira malum ne olur ne olmaz!

Aybaba’nın ücreti de çok eleştiri aldı. Ben de o eleştirilere katılıyorum.

5 milyon lira gerçekten çok fazla. Ayrıca 900 bin Euro olarak anlaşıldı, sonrasında Türk parasına çevrildi. Ancak 900 bin Euro 5 milyon değil 4 milyon 700 bin TL yapıyor.

Bu fark da anlaşılmaz.

İki milyon lira gibi garanti para Avrupa kupalarına katılma hakkı elde edildiğinde 5 milyona çıkabilecek bir sözleşme imzalanmalıydı.

Bu anlayışın hoca ve futbolcu transferlerinde yerleşmesi lazım.

Bunun altındaki dereceler başarısızlık olduğuna göre. Zaten herhangi sıradan bir teknik adam da Bursaspor’u o seviyelerde tutabilir.

Kulübün hedeflerine göre sözleşmelere niye yapılmaz anlamak imkansız.

Tüm bunlara karşın Aybaba tercihini olumlu buluyorum. Camiayı tanıyan, tecrübeli, altyapıdan oyuncu monte etmede başarılı teknik adam çok yok. Aybaba bu isimlerden birisi.

Transfer konusunda yalnız bırakılmayıp, denetlenip, desteklenirse kadroyu güçlendireceğini düşünüyorum. Tabi ki dediğim gibi denetim altında tutmak gerekiyor. Malum akbaba gibi bekleyen menajerlerin gözü İbrahim Yazıcı Tesisleri’nde.

İŞİNİZE BAKIN!

Son olarak seçimlerden mesleklerinin gereği tarafsızlık ilkesini ihlal edip tek bir adayı destekleyen bazı kişilerin kulübe hala müdahalelerde bulundukları kulağıma geliyor.

Sevmedikleri profesyonelleri göndertip kendilerine yakın olanları kulübe sokma çabasında olduklarını öğrendim. Bu transfer işlerine, hoca getirip götürmelere falan bu kadar meraklılarsa kalemi, köşeyi bırakıp direk o işlere soyunsunlar.

Bursaspor Kulübü kimsenin keyfine göre dizayn edeceği bir yer değil.

Oyuncağı hiç değil.