Bursaspor Antalya kampını tamamladı ve Bursa’ya döndü. Antalya’da izlediğimiz Bursaspor’da çok fazla değişen bir şey yok.
Olmaması da normal. Malum eldeki malzeme bu sonuçta.
Eldeki bu malzemeyi zenginleştirmek için de ne imkan ne de o imkanı oluşturabilecek beceri var.
Transfer gerektiği çok açık; ama mevcut Başkan’ın geride kalan altı transfer dönemine bakarak hayal kurmayıp,
“Aman siz transfer falan yapmayın” diyen kişi sayısı da az değil.
Başkan Ali Ay takımdan memnun olduğunu hatta camianın çoğunluğunun memnun olduğunu falan söylüyor.
Kendisi esprili bir insandır bu konuda da şaka yaptığını düşünüyorum.
Ne ligin ilk yarısında ne devre arası kampında memnun edici bir performans göremedik.
İddia ediyorum bu performanstan memnun olan tek bir Bursasporlu bile yoktur.
Ayrıca şampiyonluk apoleti olan bir kulübün, şampiyonluk mücadelesi dışında olduğu her sezon başarısızlıktır.
Bursaspor için de bu fazlasıyla geçerli bir durumdur.
Kupayı falan söylemiyorum bile.
Kimileri de kapasitesi belli topçuları parlatma peşinde. O da ayrı bir mevzu ! Artık dertleri neyse !
Transfer için hala adım atılmaması, kısa süreli rahatlama sağlayacak; ama borcu üçe katlayacak kredi konusu şu an gündemimizi işgal eden konular.
Hele ki 120 milyon lira yönetici alacağının o kredi ‘mevcut faiz oranlarıyla’ kullanıldığı takdirde yaklaşık 350 milyon olarak geri ödenecek olması falan kabul edilir bir şey değil.
TÜM CAMİA MAÇA ODAKLANMALINeyse Fenerbahçe maçı geçsin bu konuların daha detaylı konuşulması gerektiği açık.
Fenerbahçe maçı çok önemli.
Puan anlamında diğerlerinden farkı olmasa da diğer şampiyon kulüplerle yapılan maçların kazanılması camiaya ekstra motivasyon ve mutluluk verir.
Timsah Arena açıldığından beri, orada diğer üç şampiyon kulübe karşı galibiyet alınamadı.
Taraftarın yüzü uzun süredir gülmüyor.
Bu durum artık gerçekten can sıkmaya başladı.
Artık şeytanın bacağını kırmak gerekiyor.
Fenerbahçe’nin küme düşmeme mücadelesi içinde olması önemli ve dikkat edilmesi gereken bir durum.
Zira tehlikeli bölgeden kurtulmak için galibiyetlere ihtiyaçları var.
Ama Bursaspor camiasının da kazanamaya ihtiyacı var.
Bu yüzden yukarıda ifade ettiğim konuları en azından bir haftalığına rafa kaldırıp sadece Fenerbahçe maçının kazanılmasına odaklanmak gerekiyor.
TRİBÜNE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR
Tribünler de enerjilerini başka yerlere harcamamalılar görüşündeyim.
Koreografinin, diğer şovların tabir-i caizse 'en kralını' yaptılar daha önce, bu maçta en önemli şey takıma 90 dakika destek rakibe ve hakeme baskıdır.
Çünkü maçı bunlar kazandırır.
Tabi ki dikkatli olunmalı. Özellikle her FB ve BJK maçı sonrası tribünlerimiz ceza alıyor.
Bu konuda artık tahriklere kapılıp hata yapılmamalı.
Bu maçta önemli olan üç puanı kazanmak.
RAKİBİ TAHRİK ETMEMELİ
Bir diğer dikkat edilmesi gereken konu da rakibin durumu ile ilgili olarak maç öncesi ve 90 dakika içinde onları gaza getirecek tezahüratlardan da sakınıp maç sonuna saklamak lazım.
Hatırlarsanız Kadıköy'deki bir maçta bunun sıkıntısını yaşamıştık.
Fenerbahçe'ye karşı alınacak üç puan ligin ikinci yarısı için çok önemli.
Bunu başarmak için hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyız.