Aslında küresel bazda ekonomist olarak ünlenmiş olsa da bilim alanında öne çıkışı Johns Hopkins Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nde yaptığı çalışmalar sayesinde olmuştur.
Atıksu arıtma teknolojilerinin gelişiminde büyük rol oynayan bir ekibin önemli bir akademisyeni olduğunu biliyoruz.
Atıksu oluşum miktarları, atıksu maliyet hesapları vb. konularda hala onun ortaya koyduğu veri ve hesaplama teknikleri uygulamadadır.
Atıksu mühendislik işlerinin temelinde Steve Hanke’nin imzası vardır, belki de bu açıdan tarihe geçmiş bir kişidir. (İleride tarihçiler bunu değerlendirecektir)
Bilinmeyeni, olasılık ve kabullerle bilinir hale getirme başarısını sergilemiş bu bilim insanı daha sonra özellikle gelişmekte olan ülkelerin yaşadığı enflasyon ve dolarizasyon problemlerine kafa yormuştur.
“Para Kurulu” önermesiyle yol çıkmış, evrimin temel kuralı olan “deneme-yanılma” yöntemiyle bu alanda bilimsel çalışmalarını geliştirmiştir.
Türkiye dışında onlarca gelişmekte olan ülkeye danışmanlık yaptığı bilinmektedir.
Son danışmanlık yaptığı ülke Bulgaristan’dır.
Son zamanlarda Steve Hanke’nin Türkiye’ye danışmanlık yapmasını önerenler olduğunu biliyoruz.
Enflasyon ve dolarizasyon noktasında en önemli tecrübeye sahip kişilerden biri olduğu görülmektedir. Ayrıca çok başarılı bir fon yöneticisi olarak sadece bir akademisyen olmadığını da kanıtlamıştır.
Şimdi neden Hanke’den bahis ettiğimize gelelim…
Hanke geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin gerçek enflasyonunu hesapladığını açıkladı; buna göre Türkiye’ de enflasyon % 37,87’ymiş.
Aslında bu hepimizin çarşıda, pazarda yüzleştiğimiz bir gerçektir.
Hanke Türkiye’nin içinden geçtiği süreci yönetebilmesi için gerçeklerle yüzleşmesi gerektiğini vurguluyor.
Steve Hanke’nin enflasyon hesabı ve yorumları, milli ve yerli medyamızda yer bulamadı.
Doğru verilerle, sağlam bir ekonomik ortama hızlı bir şekilde kavuşmamızı dilemekten başka bir şey elimizden gelmiyor.