Futbolun görünen bu yüzünü eğitimci nezdinde geliştirmeye çalışmak işin en kolay ve olağan tarafı, bu eğitim biçimi bir şekilde meraklısı tarafından öğrenilir ve hayata geçirilir.
İlgilendiğin bir birey, bir insan evladıysa, hele bunlar ,buÜlkenin geleceği ise, bu çocuklar ,kulüplerin futbol çocuk ve gençlik geliştirme bölümlerine geldiklerinde, öncelik kulüplerin ÇGGB lerinin çağdaş normlarda olması gerek ve burada çocuk ve gençlerin derinlemesine incelenip öğrenilmesi çok önemli.
Çocuk ve gençlerin görünen yönlerini eğitimi için ne kadar antrenör kadroları önemli ise, süreçte futbolcu olunmamasının en baştaki nedenlerinden olan ,görünenden çok, ama çok daha önemli, görünmeyen yönlerinin de (pedagog, psikolog, sosyolog, sinir bilimcisi, fizyolog)gelişimi için kadroların oluşturulması gerekir.
Bizimde Prof.Dr.Sinan Canan ın kendine özgü bilişsel ve duyusal skalasından yola çıkarak futbolcu gelişimine dönük bir uyarlamamız oldu!
Sportif potansiyelli (biyo-motor) Futbola yatkın çocuk ve gençlerin bilinen görünen (futbol uygulamaları) yönleri ninyanında hocamızın skalasındaki görünmeyenler!
1-Tutku: Tutkulu olmak futbola karşı yoğun istek duymak, hayran olmak, futbol eylemlerinde istekli coşkulu olmak.
2-Duygular: Çocuk ve genç oyuncunun iç ve dış uyaranlar ile yaşadığı karşılaştığı bir durum yada olay karşısında oyuncunun iç dünyasında oluşturduğu uyandırdığı yankı, etki, tepki, izlenimidir.
3-Motivasyon: Oyuncunun antrenman ve müsabaka esnasında hareket ve davranışlarını tetikleyip enerjiye dönüştürüp hazır hale getiren ve başlatan içsel güç e motivasyon yani motive olmak diyoruz.
4-Plastisite: Oyuncunun eğitim öğretimi esnasındaki gelişim sırasında çevresel uyaranların etkileşimi sonucu sinir bağlantılarında meydana gelen değişiklikler ve öğrenme sırasındaki nöral (sinir sisteminin temel fonksiyonel birimi.) değişimlerdir.
5-Öğrenme: Oyuncunun futbol eğitim öğretimi sırasında teorik ve pratikte öğrendiklerini amaca dönük uzun davranışlara dönüşmesi, oyuncunun öğrendiklerinin öğrenme sayılması için davranışlardaki değişikliklerin uzun süreli olması gerekmektedir.
6-Aynalama: Çocuk ve genç oyuncuların kendi becerilerini geliştirmek için televizyon karşısında yada antrenman esnasında karşısındaki futbolcunun yada arkadaşının haberi olmadan yada belli etmeden onun bedensel yada söylemseleylemlerinin aynısını taklit ederek bilinç altının etkilemesi.
7-Örüntü Algısı: Oyuncunun futbol eğitim öğretimi sırasında etrafında olan biten olayları gördüğü nesne ve biçimleri anlamak anlamlandırmak akıl yürütme alışkanlıklarını kullanma gözüne çarpan her şeyi ayrı ayrı inceleyerek bütünün nasıl oluştuğu hakkında fikir yürütme.
8-Akış: Oyuncunun bir aktiviteyle bütünüyle yoğunlaştırılmış biçimde meşgul olma, âdete aktivitenin içinde kaybolma aktiviteye kendini kaptırma.
9-İlham: Oyuncunun hayal ettiği bir futbolcundan esinlenerek ondan etkilenmesi içine hali.
Bahsettiğimiz bu dokuz hal oyuncunun iyi tanınmasında futbolculuğa giden süreçte oyuncuya kazandırılması gereken kavramlardır.
Çocukluğunda potansiyel olan, futbolcu olabilecek gözüyle bakılan ama daha sonra olamayan çocuk ve gençlerin olamama sebebi büyük oranda oyuncunun görünmeyen yetilerini geliştiremediğimizden dolayıdır. Onun içindir ki!
Bu kavramlar beynin bütününün kullandırılması becerisiyle geliştirilerek, oyuncuyu görünmeyenler üzerinden olumlu görünen davranışlara dönüştürüp, futbolun eylemsel işleyişiyle örtüştürüp, bütünleştirdiğimizde, sportif potansiyelli futbola yatkın çocuk ve gençleri futbolcu yapma yüzdesi çok yükselecektir.