?>
TEK ÇIKIŞ YOLU
Bursaspor’un bulunduğu durumdan çıkaracak tek formül var.
Play-Off hattına yaklaşmak isteyen Bursaspor’la düşme hattından uzaklaşmak isteyen Balıkesirspor’un mücadelesini izledik.
Bursaspor’da Onur dışındaki eksiklerin takıma katılmasıyla Mustafa Er’in eli biraz daha güçlenmişti.
Tabii Özer Hurmacı’yı eksikten saymıyorum. Zira geldiğinden beri kaçak güreşiyor ve bir şekilde takımda olmuyor. Bu yüzden Özer’i yok saymak en doğrusu.
Ancak sahadaki kurgu ve diziliş soru işaretiydi. Tamam tecrübesiz olabilir; ama Abdullah varken Cüneyt’in bekte olması, Çağatay varken Ozan İsmail’in kanata gönderilmesi bana mantıklı gelmedi. Emirhan'ın yerini bir derece anlayabilirim; çünkü orada başarılı maçları oldu.
Başlama düdüğü ile birlikte her iki ekip de gol aramaya başladı. Ancak kırmızı beyazlılarınkiler daha etkiliydi. Ev sahibi ekip Bursaspor ceza sahası yakınlarında kalabalık bir şekilde yer alması Ataberk’in koruduğu kaleye daha ciddi tehlikeler olarak yansıdı. Kırmızı beyazlılar önde basarak Bursaspor’un hem oyun kurmasına engel oluyor hem de hataya zorladı.
Bursaspor ise hücuma kalktığı anlarda çok fazla top kaybı yaşayarak gerekli üretkenliğe ulaşamıyordu. Ne kanatlardan ne de göbekten gol bölgesine pozisyona dönüşebilecek toplar pek atılamazken, ev sahibi ekip İsmail’in hatasını değerlendirerek aradığı gole kavuştu. Ceza sahası çevresinde tehlikeli biçimde paslaşırsan çalımlar atmaya kalkarsan rakip de cezayı keser.
İkinci yarıda da oyuna her iki teknik adam da müdahale etti. Bursaspor’un oyununa olumlu bir yansıma olmayınca değişen skor tabelası oldu. O da yine Balıkesirspor lehine !
Bursaspor çok gol atan; ama savunma hatalarıyla çok da gol yiyen bir takımdı. Yeşil beyazlılar en büyük gol silahını kaybetti. Elde kalanlar da formuz olunca, o golcü kimlik de kayboldu. Savunma hataları da aynen devam ettiğinde alınan sonuçlar çok da anormal değil.
Oyuncular hem fiziksel hem de mental olarak büyük düşüşteler. Hastalık da belli ki çok etkilemiş.
Futbolcuları lig bitene kadar ayakta tutmak için ne gerekiyorsa yapmak gerekiyor.
Bursaspor bu sonuçla yine büyük bir avantaj kaçırdı. Yeşil beyazlıların o avantajı yeniden yakalayabilmesi için üst düzey bir performansa ihtiyacı var.
Açıkçası futbolcuların mevcut form durumları bu konuda pek umut vermiyor.
Tahta açılıp takviye yapılması gerektiğini hep söyledik. "Tamam çocuklar iyi oynuyor; ama riske girmeyelim 4-5 kaliteli takviye bizi Süper Lig’e taşır" dedik. Ama dinletemedik.
Başkan Kamat "lobim var dedi, çevrem var" dedi. Ama bir türlü o loibiyi de çevreyi de göremedik.
Gereken yapılmadı. Başkan olarak senin gücün yetmiyorsa çıkıp konuşup destek isteyeceksin.
Onu da yapmadın. Peki ne yaptın? Tribünde tezahürat !
Gücün yoksa hiç aday olmayacaksın ya, onu bir başka yazıda ele alacağım.
Bursaspor’la hazırlık maçı yapmaktan mutlu olan kulüpler Bursaspor’la ligde karşılaşıp kafa tutar hatta fark atar hale geldiler.
Gerçekten Bursaspor sevdalılarını çok üzüyor bu yaşananlar.
TEK ÇARE GÜÇLÜ BİR BAŞKAN
Peki bu durumdan bu kulüp çıkabilir mi?
Evet çıkar.
Nasıl mı çıkar?
Güçlü bir başkanla çıkar.
Bursaspor’un ihtiyacı olan tek şey daha önce görev alıp da başarısız olmamış, güçlü, işi bilen bir başkandır.
Taraftar çok iyi destekliyormuş, basın güçlüymüş falan filan. Hepsi boş.
Hiç biri yetmiyor işte.
İyi bir başkanın yoksa hiçbiri yetmiyor.
Camianın tek hedefi ligi kazasız belasız bitirmek ve bu arada da mayıs kongresine o başkanı bulmak olmalıdır.
Aksi takdirde böyle haddini bilmeyip “Bir tur da ben bineyim” diyenlerle zaman kaybedip buralarda daha çok sürünürüz.
YAZARIN DİĞER YAZILARI