Yorulduk gerçekten.
John, görmese de, insanların ve tüm canlıların çığlıklarını duyuyordu, o günün teknolojisi o kadardı günümüz teknolojisi çok gelişti, çığlıklar her yerde.
TV, Gazete, İnternet hatta cebimizdeki telefonlar, her yerden çığlıklar fışkırıyor.
Herkes hayatı bıraktı sadece telefonlardan takip ediyor herşeyi...
24 bin liraya ceket satılan mağazada, kadın pahalılıktan ağlanırken askıdaki 9 bin liralık gömleğe değiştirme kartı verilip, verilmediğini soruyor.
O da haklı kendince ne diyeyim şimdi?
Her yer kalabalık...
Kalabalıktan zaten korkuyorum, fiyatlar en az kovit kadar öldürücü, ürkütücü, öldürmese de kalıcı iz bırakma riski yüksek.
Tek eğlence TV...
Haber kanalları, savaş bulmuşlar çiğniyor da çiğniyorlar.
Fonda Rusya ve Ukrayna haritası, eline sopayı alan, çıkıp bir anlatmaya başlıyor ki, zannedersin dededen Ukraynalı.
Amerika, Almanya, Fransa ve İtalya'nın yaptıkları es geçiliyor Avrupa ve Amerika'nın ahlaksız tutumu görmezden geliniyor, bir ara Rusya kötüydü bizim yorumculara göre, şimdi Ukrayna "tu kaka" ediliyor ince ince.
Ülkemiz'de geçim sıkıntısı çekenin de, Ukrayna'da savaş sıkıntısı çekenin de, çığlıkları kulaklarımızda.
Savaş, cinayet işte.
Gelişmiş olanların en çok kâr ettiği şey, silah satışı.
Bayılıyorlar savaşa.
Bizim zavallı uzmanlar, uydur uydur konuş stratejisiyle, ellerinde değnek, anlatıyor da, anlatıyorlar.
Ne uzmanmışlar ama...
Neyse iki gündür kar yağıyor da, savaştan, meteoroloji'ye, oradan siyasete geçtiler, arada ekonomi uzmanlığı da yapıp işin içinden çıkmaya, program süresini doldurmaya çalışıyorlar...
Her konunun uzmanları sağolsunlar...
Çok şükür, Camdaki Kızımız halen camda. Diğer dizilerimiz de saçmalama yarışında yerlerini koruyorlar...
Artık Aile içi şiddet, ensest, çift eşli yaşamı normalleştirmeye çalışıyorlar.
Ümit Besen'in Nikah Masası şarkısı, kız tarafınca gerçekleşti...
Damat'ın sevgilisi Nikah Şahidi oldu...
Peynir, zeytin zamlandı, zeytin ağaçlarını sökme yarışı başladı, maden ve mermer ocağı yapıp parayı kıracağız, kafayı çoktan kırdık, rahatız artık...
Yoruldum patron!
"İnsanların insanlara saldırmasından, çocukların ömrünün kelebeklerin ömründen kısa olmasından, adaletin bozguna uğradığı bu dünyadan yoruldum".(Yeşil Yol, Stephen King)
Huzurla kalın, barış dolu bir dünya da kalın...