Hani Descartes’in dediği gibi “Düşünüyorum, o halde varım.” Konuyu özelden genele dönüştürdüğümüz zaman işin özüne merak kavramını yerleştiriyoruz.
Kişisel olarak, çocuklarım üniversite sınavlarına hazırlanırken hep sinir olmuşumdur ve sürü psikolojisi ile hareket ettiğimi düşünerek hayıflanmışımdır.
Çünkü bu sistemi içinde bulundukları gençlik çağlarında merak kavramını öldüren bir sistem olarak görmüşümdür.
Ülkemizdeki üniversite hazırlık kursları, genel eğitim sisteminden çıkartılıp yarış şeklini aldı.
Bu durumun da yeni jenerasyonun, yaşamış oldukları yerküredeki mega merak konusunu minimize hale getirdiğini düşünenlerdenim.
Biliyorum, “Nereden çıktı Yalçın Aras bunca yazıdan sonra şimdi de sosyoloji ve felsefeye mi yöneldin?” diye soracaksanız.
Anlatayım, çocukların merakı hakkında okumuş olduğum bir makale beni çok şaşırtmıştı ve ilgimi çekmişti.
Yeni doğan bir çocuğun konuşmaya başlamasının ardından en çok kullandığı iki kelime ve dört harften müteşekkil cümle “Bu ne?” imiş.
İşte bu güzel cümle, çocukların öğrenme çağında hiç ağızlarından düşmez ve günde ortalama 450 defa tekrarlanırmış.
Ve hayat boyu devam etmesi halinde ise beyin hücreleri canlılığını korurmuş. Merak eden insanları kendi beyni ödüllendirerek mutluluk hormonu salgılarmış.
Düşünmeyen ve tembel insanlar için rahmetli annem kızarak, “Versinler yiyeyim örtsünler yatayım” derdi…!
Merak, dertleri ve sıkıntıları uzaklaştırmanın farklı bir metodu olduğu gibi, bir şeyi anlamak, öğrenmek ve görmek, hayal etmek gibi istekler ile aynı zamanda geleceğe mesaj iletmek anlamı da taşımaktadır.
Başarılı ve mutlu olmanın sırrı da merak etmekten geliyor diye çok güçlü bir inancımın olduğunu da söylemeliyim.
Aynı zamanda merak etmek insanın sadece beynini değil bütün benliğini etkiler…
Heyecanlanmak, öğrenmeyi unutmamak. Son olarak bilim adamlarına göre merak etmek aynı zamanda iyi hissetmenize bir etkenmiş.
Tekrar aslanlara dönecek olursam en çok korktukları hayvanlar hangileri, kaç aslan bir arada yaşar ve sosyal ilişkileri hangi canlılara benzer diye hiç düşündünüz mü?
Ne dersiniz, merak edelim mi?
Hepinizin şeker bayramını kutlar sonsuz sevgiler sunarım.
Saygılarımla