Sağlık camiasında ve kamuoyunda infiale yol açan Konya’da bir hekimin silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmesine yönelik haberlere yayın yasağı geldi…
Sosyal medya da dahil her türlü mecrayı kapsayan ve RTÜK’ün paylaştığı karar şöyle:
“Konya 5. Sulh Ceza Hakimliği’nin 2022/2828 sayılı kararı ile yazılı, görsel ve sosyal medya ile internet ortamında faaliyet gösteren medyaya, olaya ilişkin haberlere yönelik yayın yasağı kararı getirilmiştir.”
Neyse ki yazımı henüz bursa.com’a göndermemiştim. Dolayısıyla şimdi yazıda olaya ilişkin kısımları temizlemeye başladım.
(Bu arada durduk yere aklıma sansür kelimesi takıldı… Türk Dil Kurumu sözlüğünden baktım yanılmayayım diye; aynen şöyle yazıyor:
isim Her türlü yayının, sinema ve tiyatro eserinin hükûmetçe önceden denetlenmesi işi, sıkı denetim: isim Her türlü yayının, sinema ve tiyatro eserinin yayınının ve gösterilmesinin izne bağlı olması, sıkı denetim.)Bugün KESK’e bağlı Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Bursa Şubesi Başkanı İrfan Açık’ın tam da 12.30’da Duaçınarı Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi önünde yaptığı basın açıklamasının gündemi sağlıkta şiddetti.
‘CAYDIRICI CEZA VE KORUNMAK İSTİYORUZ’ Başlığı da şöyleydi; “Sağlıkta şiddete karşı caydırıcı ceza ve korunmak istiyoruz…”
Açıklamayı gerektiren husus ise Duaçınarı açınarı Ağız ve Diş Hastanesi’nde görev yapan hekimin bir hasta tarafından sürekli tehdit ve sözlü şiddetine maruz kalmasıydı.
İrfan Açık yetkililerin derhal önlem almasını ve soruşturma açılarak cezalandırılmasını talep etti.
Başkan İrfan Açık basın açıklamasında şunları söylemişti:
“Sağlıkta şiddet maalesef yine en önemli gündem maddemiz olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Duaçınarı Ağız ve Diş Hastanesi’nde görev yapan hekim arkadaşımız maalesef bir hasta tarafından sürekli tehdit ve sözlü şiddete maruz kalmıştır ve can güvenliği yoktur…”
Ve dedi ki:
“Ancak son yıllarda mensubu olmaktan onur duyduğumuz bu kutsal mesleğimiz, tarihimiz boyunca yaşamadığımız kadar sıkıntılar yaşıyor, itibarsızlaştırılıyor ve artık katlanılamaz hale getiriliyor.”
SES ŞUBE BAŞKAN İRFAN AÇIK: ‘BEN DE ŞİDDETE UĞRADIM!”
Açık şiddeti uygulayan kişilerin cezalandırılmayacaklarını ya da önemsenecek bir yaptırımla karşılaşmayacakları düşüncesinin sağlıkta şiddeti artırdığına da dikkat çekmişti.
Hani derler ya; ağzındaki tükürük kurumadan haberi yasaklanan o üzücü olay meydana geldi…
Bugün akşamüzeri Başkan İrfan Açık ile bir kez daha konuştum; çok üzgündü:
“On gün önce Yıldırım’da bir Aile Sağlığı Merkezi’nde bir hekim arkadaşımızın başına gelenler ortada. Duaçınarı Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’ndeki arkadaşımızın da öyle!
Sözlü şiddete uğramayan sağlık çalışanı kalmadı. Fiziki şiddet doğallaştı. Bir AVM’ye girerken bile arama yapılıyor, X Ray cihazında kontrol yapılıyor. Bir hastaneye kesici, delici ya da ateşli silahla nasıl elini kolunu sallaya sallaya girilebilir ki!
Ben bile defalarca şiddete maruz kaldım. Hastanın biri tornavida çekti, hastaneye gelirken böyle şeyler bulundurulur mu? Diğerinde ise bilgisayarı attı üstüme.
Beyaz kod verdim, polis geldi, darp raporu aldım. Soruşturma bana açıldı. Biz hak mücadelesi veriyoruz, kendimiz çalıyoruz, kendimiz oynuyoruz. Sesimizi duyan yok.”
Uzman hekimlerin istifa edip gittiğine dikkat çeken Açık şunları söyledi:
“Hekimleri dışarı iterseniz, giderlerse gitsinler deyip değersizleştirirseniz sağlıkta şiddet artıyor. Artık hastaların önünde doktorlar önlerini ilikliyor.
12 bin, 13 bin lira maaş alan bir hekimi kamuda istihdam edemezsiniz. Pandemide 630 civarında arkadaşımızı kaybettik.
Halen de ölmeye devam ediyorlar. 10 gün içerisinde Bursa’da iki hekim arkadaşımız sözlü ve fizik şiddete uğradı. Beyaz kod verseniz ne olacak?
Sağlık çalışanları Adliye’ye tek başına gidiyor; karşı taraf bazen avukatla, birkaç kişiyle geliyor. İnsanları yalnız kalıyor. Sağlık çalışanı kod verdiğine pişman oluyor, vermez oluyor… “
BTO BAŞKANI DR. TUFAN KUMAŞ: ‘BUNLAR İYİ GÜNLERİMİZ’
Bursa Tabip Odası Başkanı Tufan Kumaş ile konuştum; çok üzgün, şunları söyledi:
“Ölümden ötesi yok. Ne yazık ki hayatın her boyutunda olan şiddet sağlıkta artık korkunç bir hale geldi.
En üzücü yanı da sıradanlaşması. Artık hekimlere tehditler, hakaretler, fiziksel şiddet normalden sayılıyor.
Hekimler bir hiç uğruna öldürülüyor. İnsan söyleyecek söz bulamıyor…”
Ardından da ekledi:
“Zaten biliyorsunuz, aylardır çalışma koşullarımıza, özlük haklarımıza, sağlıkta şiddete yönelik sürekli eylem içerisindeyiz. Gün geçmiyor ki şiddetle ilgili bir olay olmasın!
Bunaldık, hekimler istifa ediyor, 6 ayda istifa eden hekim sayısı bini geçti, bu da sıradanlaştı. Artık bu olumsuz çalışma koşulları, şiddet ortamı bizi olumsuz etkiliyor.
Sağlık zaten yönetilemez hale geldi. Toplum da sağlık hakkından yoksun hale geldi. Bu gidişle hasta bakacak hekim de kalmayacak.
Bu sağlık sistemi çökmüş durumda. Nereden, nasıl düzeltecekler? Sürekli bir oyalama, algı yönetimiyle karşı karşıyayız.
‘Yasa çıkardık’ deniliyor! Ama devletin şiddeti önleyecek bir gücü yok mu? Yoksa niyeti mi yok? Biz devletin gücü olmadığını düşünmüyoruz. Niyetinin olmadığını düşünüyoruz.”
‘HEKİMLER İTİBARSIZLAŞTIRILIYOR’
Hekimliğin itibarsızlaştırıldığına dikkat çeken Başkan Dr. Tufan kumaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“İtibarsızlaştırılan hekim iflas etmiş sağlık sisteminin sorumlusu gibi hedef gösterildi. Hasta hekim bulamadığında, randevu alamadığında, 5 dakikada bir muayeneye maruz kaldığında bunun sorumlusu hekim değil.
Bu koşullarda hekimlik yapılamaz ne hastayı ne de hekimi memnun edebilirsiniz…
Hekimi parmakla hedef gösteriyorsunuz, diğer yandan da koruyucu bir yasa, koruyucu uygulamalar için adım atmıyorsunuz… Adam silahla hastaneye girebiliyor!”
‘HASTALAR HEKİM BULAMAYACAK’
Hekimlerin çalışma koşullarının dayanılamaz hale geldiğini söyleyen Başkan Dr. Tufan Kumaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunlar iyi günlerimiz, hekimlerin kimisi istifa edip muayenehane açıyor ya da özele geçiyor, kimisi de yurt dışına gidiyor. Bu gidişle hastalar kendilerini muayene edecek hekime bulamayacak!
Dr. Tufan Kumaş sağlığın piyasalaşma sürecine atıfta bulundu:
“Bizim odamızın, Türk Tabipler Birliği’nin bir kanunu var. Öznesi hekimler ama bizim bir derdimiz de kamu sağlığını geliştirmek.
Bu koşullarda bu sağlık politikalarıyla kamu sağlığını geliştirmek mümkün d eğil ki! İş ticarete döküldü! Sağlıkta ticaret olur mu? Vatandaşın parasız sağlık hizmetine erişimi Anayasal bir haktır.
Böyle bir sağlık politikasıyla bu sonuçlar şaşırtıcı değil, kaçınılmaz. Sağlık meta ya da ürün değil ki alınsın, satılsın. Böyle bir şey yok!”
‘BU BÖYLE DEVAM EDEMEZ!’
Sağlık çalışanlarının sağlıkta şiddeti protesto amacıyla 7 ve 8 Temmuz tarihlerinde G(ö)REV etkinliğine gideceklerini açıklayan Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Tufan Yılmaz şöyle konuştu:
“İki gün boyunca G(ö)REV etkinliğine gideceğiz. TTB’nin, sağlık çalışanları sendikalarının, Aile Hekimleri Federasyonu’nun ortak kararı. Biz Tabip Odası olarak elimizden geleni yapıyoruz, yapmaya da devam ediyoruz. Umarım bir sonuç alırız. Bu hem bizim, hem de toplumun sağlık hakkı için umarım bir sonuç alırız. Çünkü bu şekilde devam edemez.”
Dr. Tufan Kumaş ile Bursa Tabip Odası’na başkan seçildiğinden beri görüşme fırsatımız olmamıştı. Kendisine dün hem ‘Camia olarak başınız sağ olsun” dedim hem de “Zor bir dönemde görevi devraldınız. Hayırlı olsun” dedim…
Hüzünlü bir sesle “Meslek daha nasıl gelişir, meslektaş daha nasıl gelişir, toplumun sağlığına nasıl katkı sunarız? Keşke kaygılarımız bunlar olsa.
Keşke üyelerimize yönelik nasıl sosyal, kültürel, sanatsal çalışmalar yapacağımıza dair kaygılansak! Sağlıkta şiddet dahil sorunlarımızdan kafamızı kaldıramıyoruz ki. İşte bir meslektaşımız sağlıkta şiddet yüzünden yaşamını yitirdi.”
Bursa Tabip Odası yarın Şehir Hastanesi önünde saat 12,30’da bir basın açıklaması yapacak…