Başta makine sanayi olmak üzere tüm sektörlerdeki işletmeler kendi ihtiyaçlarına uygun ürünleri optimal fayda sağlamak amacıyla işletmeleri bünyesinde üretebilmektedirler.
Bu durumda işletme içerisinde bir teslimden bahsedilip bahsedilemeyeceği, muhtelif kanunlar ışığında açıklık getirilmesi gereken bir husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Manisa Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü tarafından 04.09.2021 tarih ve E-33775506-130[KDV 53.02-134]-78634 sayılı özelge ile firma tarafından üretimi yapılan üzüm, zeytin, biber, domates ve benzeri tarım ürünleri ile tavuk ürünlerinin imalat işlemlerinden sonraki mamül ürünlerinin; üretim girdisi, personel yemek gideri, temsil ağırlama gideri olarak işletme bünyesinde kullanılması durumunda fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği, fatura düzenlenmesi durumunda faturada gösterilen KDV’nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı ile kurumlar vergisi yönünden gelir-gider unsuru olarak dikkate alınıp alınmayacağı hususlarında görüş bildirilmiştir.
Kurumlar Vergisi Kanunu yönünden:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6’ncı maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. “Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 38’inci maddesinde;
“Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:
1.İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;
2.İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.
Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri ile bu kanunun 40 ve 41’inci maddeleri hükümlerine uyulur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Buna göre, firma tarafından üretimi yapılan üzüm, zeytin, biber, domates vb. tarım ürünleri ile tavuk ürünlerinin imalat işlemlerinden sonraki mamul ürünlerinin; üretim girdisi, personel yemek gideri, temsil ağırlama gideri olarak işletmeniz bünyesinde kullanılması durumunda kazanç doğuran herhangi bir işlem söz konusu olmadığından kurum kazancına dahil edilecek bir gelirden de söz edilmesi mümkün değildir.
Katma Değer Vergisi Kanunu yönünden
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu’nun;
-3/a maddesinde, vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun, vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesinin, vergiye tabi malların işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesinin teslim sayılacağı,
-27’nci maddesinde, bedeli bulunmayan veya bilinmeyen işlemler ile bedelin mal, menfaat, hizmet gibi paradan başka değerler olması halinde matrahın, işlemin mahiyetine göre emsal bedeli veya emsal ücreti olacağı, bedelin emsal bedeline veya emsal ücretine göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde de, matrah olarak emsal bedelin veya emsal ücretin esas alınacağı ve emsal bedelin veya emsal ücretin Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tespit olunacağı, hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, firma tarafından üretimi yapılan üzüm, zeytin, biber, domates vb. tarım ürünleri ile tavuk ürünlerinin imalat işlemlerinden sonraki mamul ürünlerinin; üretim girdisi, personel yemek gideri olarak işletmeniz bünyesinde kullanılması dahili sarf mahiyetinde olduğundan fatura düzenlenmesine ve KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.