Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Bursa Şubeleri tarafından Türk-İş’e bağlı Teksif Sendikası toplantı salonunda düzenlenecek olan İşçi Kadınlar Zirvesi’ne Petrol-İş üyesi kadın işçilerin yanı sıra gıda, tekstil, metal işkollarında çalışan işçi kadınların da katılımı bekleniyor. Dün CKD Osmangazi Şubesi Başkanı Sevim Erol, Yönetim kurulu üyelerinden Hülya Kara ve dernek üyesi Dilek Çınar ile buluştuk…
Muhabirlik döneminden özellikle de sendikal örgütlenmelerde, fabrika önlerindeki işçi direnişlerinde sık sık karşılaştığımız Sevim Erol; gördüğüm kadarıyla saha deneyimini CKD Bursa faaliyetlerine yansıtmış…
YURT GENELİNDE FARKLI ALANLARDA ZİRVELER DÜZENLENİYOR
Sevim Erol, CKD’nin düzenlediği zirvelere yönelik şu bilgileri verdi:
“Cumhuriyet Kadınları derneği Genel merkezi üreten kadınların meseleleri ve istihdama nasıl katılabileceğine yönelik çalışma yürütüyor. Türkiye’nin çeşitli illerinde farklı alanlarda zirveler düzenleniyor.
Mesela İstanbul’un Avrupa yakasında Ev Kadınları Zirvesi, diğer bölgelerinde Girişimci ve Esnaf Kadınlar Zirvesi hayata geçirilecek.
İzmir’de Esnaf Kadın Zirvesi, Mersin’de Sanatçı Kadınlar Zirvesi, Kayseri’de Kayıt Dışı Çalışan Kadınlar Zirvesi, Ankara’da ise Kamuda Çalışan Kadınlar Zirvesi gerçekleşecek. Bursa bir sanayi şehri olduğundan İşçi Kadınlar Zirvesi yapmayı tercih ettik…”
‘ASIL MESELE SORUNLARIN NASIL ÇÖZÜLECEĞİ!’
Sevim Erol OECD ülkeleri içinde Türkiye kadın istihdamının en düşük olduğu ülkeler arasında yer aldığını, çalışabilir yaştaki kadınların sadece yüzde 30’un az üzerindeki bir kısmının istihdama katıldığını anımsattı…
CKD Kadın Zirveleri’nin yelpazesini oldukça geniş tutmuş. Sorunlar Türkiye’nin neresine giderseniz gidin aynıdır. Yörenin gelenek ve göreneğine bağlı olarak ufak tefek farklılıklar olsa da ortaya çıkacak tablo geneli yansıtır. Kadın Zirveleri tamamlandıktan sonra ellerinde geniş bir veri havuzu olacak…
Sevim Erol “Ana meselemiz sadece sorunların tespiti değil. Sorunlar ve onları nasıl çözeceğiz? Zirvede çözümün üzerine yoğunlaşacağız” dedi…
Ardından da kadın istihdamının önündeki engellere değindi:
“Kadınların bir kısmı evde çocukları ve bakmakla yükümlü olduğu yaşlıları olduğundan istihdama katılamıyor.
Çözüm olarak mahallelerde gündüz kreş ve yaşlı-hasta bakımevleri öneriyoruz. Sanayi bölgelerinde kadın erkek ayrımsız kreşler, çocuk bakımevleri hattat ilk ve orta öğretim okulları da öneriyoruz.
Çalışan anne ve babalar çocuk bakımında zorluk çekiyor. Kimi zaman çocuklarını evde yalnız bırakıyor ya da komşusuna emanet ediyor. Yaşlılarını da aynı şekilde evde yalnız bırakıyor!”
‘SANAYİSİ GELİŞMİŞ, ÜRETEN, BAŞI DİK TOPLUM İÇİN!’
Kadının istihdama katılması ülkenin sanayileşmesi, kalkınması açısından çok önemli. Sevim Erol da bu hususa değindi:
“Kadınlarımız istihdama katılmadığı sürece sanayi gelişemez. Nüfusun yüzde 50’sini oluşturan kadınların üretime, istihdama katılması gerekiyor. Amacımız Türkiye’de sanayinin gelişmesi, üreten, başı dik bir toplum yaratılmasıdır…”
Kadınların sanayide çalışmasının önündeki engelleri de gündeme getirdi:
“İşverenler kalifiye eleman bulamamaktan yakınıyor. Kadının istihdama katılabilmesi için eğitim şart. Kadınların eğitimli olarak üretime katılımı, sanayisi, tarımı, üretimi gelişmiş bir Türkiye demektir.”
ÇÖZÜME YÖNELİK YOL HARİTASI
Peki Zirve’den çıkan sonuçlar hakkında neler yapacaklardı? Sevim Erol şunları anlattı:
“Bursa’dan çıkacak çözüm önerilerini ilgili kurum ve kuruluşlara, milletvekillerine, Bakanlıklara ileteceğiz. Ama esas olan mücadele ve çözüm için yapılacakların belirleneceği bir yol haritamız olacak. Sendikalarla, kadın işçilerle, kadının statüsünü ilerletelim. Kadınlar çalışmak işitiyor. Muasır medeniyet seviyesinde bir Türkiye oluşmasının yolu kadınlara istihdamda alan açılmasından geçiyor… “
CKD Osmangazi Şubesi Başkanı Sevim Erol Bursalıları, 28 Ekim’de Teksif Sendikası’nın Çatalfırın’daki hizmet binasında saat 14, 30’da düzenlenecek olan İşçi Kadınlar Zirvesi’ne davet etti…
İŞÇİ KADINLARIN SORUNLARININ GÜN IŞIĞINA ÇIKMASI
Işçi Kadın Zirvesi’ni önemsiyorum.
Bursa’da işçi kadınlar ancak sendikal faaliyet nedeniyle işten atıldıklarında fabrika önünde direnişe geçerlerse kamuoyunun umurunda oluyorlar… Çeşitli STK’lar ve akademik odalar ziyaret ederek desteklerini sunuyor, çoğunlukla da birer kez!
İşçi kadınların bir işi var; hele de sendikalıysalar! Birtakım haklara sahipler ya; onlara kurtulmuş kadın, gözüyle mi bakılıyor acaba?
Oysa işçi kadınların aldıkları ücretler de yoksulluk sınırı bir yana, açlık sınırında. İşyerindeki sorunların yanı sıra evde de pek çok sorunu göğüslemek, çocukların bakımıyla ilgilenmek zorundalar.
Yüzünü gözünü kapıya çarpıp (!) işe gelen aile içi şiddet mağduru kadın işçiler de var. İşyerinde mobing, taciz gibi sorunlar da yaşanıyor. Eşit işe eşit ücret problemini de duyar olduk”
Geçen sene, büyük çoğunluğu kadınlardan oluşan bir fabrikada sendikal örgütlenme nedeniyle kadın işçiler işten atılmıştı ve fabrika önünde direniş yapıyorlardı. O fabrikadaki kadınlardan biri dedi ki “Biz ek işiz!..” Anlamadığımdan tekrar tekrar sordum; o da birkaç kez aynı cümleyi yineledi. Kafamın basmadığını görünce de detaylandırdı. Meğerse 15 yıllık işçi ile bir yıllık işçi arasında hiçbir kıdem farkı yokmuş! Aynı işi yapan erkek işçilere daha yüksek aylık ücret veriliyormuş. Nedeni de fabrika yöneticilerinin kadınların orada aile bütçesine katkı için ek iş yaptıklarını düşünmeleri ve bunu da aynen dillendirmeleriymiş!
Sonrasında fabrika yöneticilerine de sordum; niye 15- 17 yıllık bir kadın işçi ile 1 yıllık işçi aynı ücreti alıyor?” diye… Bana aynen şu yanıtı verdiler: “Onların yaptığı iş özelliksiz! Vasıf gerektirmiyor!” Peki erkeklere niye daha yüksek ücret veriyorlardı? Yanıt alamadım. Muhtemelen erkek işçilere ek iş yapan değil ev geçindiren kişi gözüyle bakıyorlardı!
Ha, kadın dostu fabrikalar da var. Oradaki kurullarda özellikle de tacizde kadın işçinin beyanını esas alan, suçlayıcı değil kapsayıcı bir uygulama söz konusu.
Özetle işçi kadınların da bin bir sorunları var; birilerinin sorması, onların da dillendirmesi gerekiyor. Sorunlar günışığına çıkmadan çözüm de önerilemez…