Hangi işçi sendikası konfederasyonu olursa olsun, bir fabrikada örgütlenme çalışmaları başlandığında; işverenlerin tek tip senaryosu çoğunlukla hiç değişmiyor!
Hangi işçi sendikası konfederasyonu olursa olsun, bir fabrikada örgütlenme çalışmaları başlandığında çoğunlukla işverenlerin tek tip senaryosu hiç değişmiyor!
Hemen fabrika içerisinde baskılar başlıyor; e- devlet şifreleri isteniyor! Sendikaya üye olan ve öncülük yapan işçiler çoğunlukla hainlikle suçlanıyor!
Ve o güne kadar sorunsuz çalışan işçiler birden sorunlu eleman ilan ediliyor; verimsizlik, hatalı iş yapma, işyerinde huzuru bozma gibi nedenlerle işten çıkartılıyorlar. Çoğunlukla da tazminatsız çıkış veriliyor.
Sendikalar işten çıkartılan işçilere sahip çıkıyor, işe iade davaları açılıyor; uzun sürse de neredeyse davaların tamamı işçi lehine sonuçlanıyor. İşveren kıdem ve ihbar tazminatlarını ödüyor. İşçi işe geri dönmeyi kabul etmezse, yüklü de bir sendikal tazminat alıyor! İşten çıkartılan işçilerin çoğunluğu fabrika önlerinde direnişe geçiyor… Bursa’da son dönemde sendikal faaliyet nedeniyle ister metal, ister tekstil, ister gıda olsun çoğunlukla kadın işçiler işten atılıyor…Buradan da anlıyoruz ki son dönemde kadınlar sendikal faaliyetlere etkin olarak katılıyorlar.
Hak-İş’e bağlı Öz İplik İş Sendikası’nın örgütlenme çalışması yaptığı Barutçu Tekstil’de de aynı şey oldu. Sendikaya üye olan 4 kadın işçi işten çıkartıldı ve fabrika önünde direniş başladı.
Fabrika önündeki basın açıklaması Öz İplik İş Sendikası Genel Sekreteri Samet Ceylan tarafından gerçekleştirildi…
“Bugün işçilerinin sendikalaşma mücadelesi için buradayız” diyen Ceylan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bursa’da faaliyet gösteren Barutçu Tekstil’de çalışan işçiler kısa bir süre önce sendikamız Öz İplik İş’e üye olmuşlardır.
İşçilerin sendikamıza üye olmasından haberdar olan işveren ve işveren vekilleri tarafından işçilere baskı yapılmıştır. İşçilerin anayasal, sendikal hak ve özgürlükleri engellenmiştir.”
Samet Ceylan sendikaya üyeliğin Anayasal hak olduğuna dikkat çekti:
“Sendikaya üye olan 4 işçi arkadaşımız işten çıkarılmıştır. Sendikaya üye olmak ve üyelikten ayrılmak anayasal haktır. Sendikalaşmayı engellemek suçtur. İşçiler burada sendikamıza üye olmak istiyor.
Anayasal haklarını kullanmak istiyor. Barutçu Tekstil Anayasa’nın 51. Maddesi ve 6356 sayılı yasanın 25. maddesi olan sendikaya üye olma özgürlüğü ihlal ediyor.
Öz İplik İş Sendikası Genel Sekreteri Samet Ceylan Barutçu Tekstil işverenine şöyle seslendi:
“Öz İplik İş Sendikası olarak biz çalışma barışının sağlanmasını istiyoruz. İşverenin baskıcı tutumundan vazgeçip, işçinin sendikaya üye olma özgürlüğüne saygı göstermesini istiyoruz. İşçilerin sesine kulak vermesini istiyoruz. İşveren yetkililerine diyalog çağrısında bulunuyor, işten atılan işçi kardeşimizin tekrar işlerine dönmesini istiyoruz."