Ürün fiyatları o kadar sık değişiyor ki, artık ezberleyemez olduk. Bugün alışveriş yaparken satış elemanı sütün kilosunu 40 liradan hesapladı itiraz etmek aklıma bile gelmedi, yine zam gelmiştir dedim. Tam öderken, kız “kusura bakmayın yanlış hesapladım” dedi, kilosunu 30 liradan ödedim...
Pazara çıktığınızda sebze ve meyveler el yakıyor... Ama hepimiz biliyoruz ki, bunda üreticinin vebali yok... Biz üreticiye ödenen bedelin kat be kat fazlasını ödüyoruz pazarda, manavda ya da markette...
Öte yandan...
Her ne kadar tarım alanlarını sanayi yalayıp yuttuysa da... Bursa’nın tüm ilçelerinde tarım hala yapılıyor... Son yıllarda Belediyelerin de tarıma destek vermesi, hatta Nilüfer gibi bazı belediyelerin bu konuda öncü olması takdire şayan...
Ne yazık ki hala yeni OSB’lerin kuruluyor ya da kurulması planlanıyor; Misal Kestel, misal TEKNOSAB...
BUĞDAY, ARPA, SOĞAN, KARPUZ DERKEN ŞİMDİ DE DOMATES!
Bursa’da tarıma dönecek olursak... Üretici yıl boyu tohumuna, işçiliğine, çapasına, gübresine, ilacına para döktüğü ürünlerin hasattan sonraki fiyatları karşısında çaresiz... Ürünlere biçilen fiyatlar maliyeti karşılayamıyor...
Hürriyetçi Tarım Orman Hayvancılık ve Çevre Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikası (Hürriyetçi Tarım Orman Sen) Genel Başkanı Muzaffer Genç de yaptığı basın açıklamasında üreticinin içine düştüğü açmazı gündeme getiriyor...
“Buğday, arpa, soğan, karpuz derken şimdi de domates! Üretici can Çekişiyor” konulu basın açıklamasında Muzaffer Genç Karacabey Ovası’nda üretilen salçalık domatese dikkat çekiyor...
Basın açıklamasının ortalarında bir yerde yer alan şu bilgiler üreticinin açmazdan öte nasıl bir kaosun içine düştüğünü somutluyor:
“....Hasadın yeni başladığı Karacabey Ovasında bin bir zahmet ve emekle üretilen 2024 yılında maliyeti 3 TL civarında olan salçalık domatesin 2023 yılında 3-3,5 TL arası fiyata alıcı bulurken 2024 yılında kg fiyatı 2 TL olarak satın alınmaya çalışılması ve 2 TL’nin altına inmesi üreticinin bitmesi olacaktır...”
Muzaffer Genç diyor ki:
“...Karacabey Ovası yaklaşık olarak 350 bin dekar sulanabilir alanı, verimli toprakları ve çalışkan çiftçileri ile Bölgemizin ve Ülkemizin en önemli tarımsal üretim merkezlerinden bir tanesidir.
Bu verimli ovada buğday, soğan, mısır, karpuz, biber, domates başta olmak üzere ülkemiz için önem arz eden tarımsal ürünler üretiliyor.
Öyle ki Ülkemizde üretilen salçalık domatesin yaklaşık olarak yüzde 25’i bu bölgeden elde ediliyor üretilmektedir. Ulusal çapta üretim yapan birçok salça fabrikası bölgede faaliyet göstermektedir.
2024 üretim sezonunda arpa ve soğan hasadı ile başlayan, buğday ve karpuz ile devam eden ürün fiyatlarındaki düşüklük, bölge için en önemli ürün olan salçalık domates hasadının başlaması ile dibe vurmuştur.”
Başkan Muzaffer Genç’in verdiği bilgilerde Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçe sınırlarında geçmiş yıllarda 1-1,1 milyon ton civarında yapılan salçalık domates üretimi son iki yılda artarak 1,5 milyon tona yaklaştığı yer aldı...
Muzaffer Genç şunları paylaştı:
“Bunun yanında ülkemizin diğer bölgelerinde de üretim miktarlarında artış yaşanmaktadır. Artan üretime rağmen geçtiğimiz mayıs ayına kadar uygulanan ihracat yasağı bu üretimin eritilmesini zorlaştırmıştır.
Özellikle sulu tarım yapan çiftçilerimiz yüksek maliyetler, yüksek icar fiyatları ve geçen yıl beklentileri karşılamayan düşük fiyatları nedeniyle mısır, buğday ve şekerpancarı gibi ürünlerin ekiminden vazgeçerek yüksek risk taşıyan sebze ürünlerine yönelmektedirler.
Bu aşamada uygulanan üretim planlaması olmadığından bazı ürünlerde ürün fazlası ortaya çıkarak doğal kaynaklarımız, işgücümüz ve tarımsal potansiyelimiz boşa harcanmaktadır.
Yüksek maliyetler karşısında ürünün gerçek değerinde para etmemesi, zaten borçlu üreticilerimizi üretimi sürdüremez hale getirmektedir.
Hasadın yeni başladığı Karacabey Ovasında bin bir zahmet ve emekle üretilen 2024 yılında maliyeti 3 TL civarında olan salçalık domatesin 2023 yılında 3-3,5 TL arası fiyata alıcı bulurken 2024 yılında kg fiyatı 2 TL olarak satın alınmaya çalışılması ve 2 TL’nin altına inmesi üreticinin bitmesi olacaktır.
Halen karpuzda yaşanan fiyat ve pazar sıkıntısı; hasadın yeni başladığı domateste de ortaya çıkması, üreticiyi kara kara düşündürmekte üreticiye darbe üstüne darbe vurmaktadır. Fiyatın maliyetin çok altında olması yanında üreticilerde alıcı bulunamaması nedeniyle ürünün tarlada çürüyüp gideceği endişesi hakimdir. Zira bölgede bulunan birçok salça fabrikası hasat başlamasına rağmen alım yapmaya başlamamıştır.”
Hürriyetçi Tarım Orman Sen Genel Başkanı Muzaffer Genç “Yaşanan fiyat ve pazar sıkıntılarının bir an evvel giderilmesi ve üreticilere nefes aldırılması için başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere ilgili kurumları, yerel idareleri göreve çağırarak mevcut üretim sezonu ve gelecek yıllar için çözüm önerilerini sıraladı:
İçinde bulunduğumuz üretim sezonu için maliyetin altında domates alımının önüne geçilmesi ve alım sorununun çözümü için alıcı firmaların düşük faizli kredi ile desteklenmesi, ihracat olanaklarının arttırılması, maliyet altında satış yapan üreticilere telafi ödemesi yapılması gerekmektedir. Özellikle Tarım Kredi Kooperatiflerinin devreye girerek üreticiden direk alım yapması gerekmektedir. Ürün fiyatları açısından hüsrana uğrayan üreticinin yüksek faiz ortamında borçlarını ödeyecek gücü olmadığından bankalara olan borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi gerekmektedir. Mısır, şekerpancarı, buğday, ayçiçeği, yem bitkileri gibi üretim açığı bulunan ürünlerin fiyat ve destekleme politikaları ile teşvik edilmesi, üreticilerin sebze üretimine daha fazla yönelmelerinin önüne geçilmesi gerekmektedir. Tarım arazilerin üreticilerin elinde çıkması sonucu oluşan yüksek arazi kira fiyatları, üretimi zorlayan faktörlerin başında gelmeye başlamıştır. Tarım arazileri imar/rant kıskacından kurtarılmalı, üretim aracı olarak üreticilerin elinde tutulmaya özendirilmelidir. Geçtiğimiz yıl Tarım Kanununda yapılan değişiklikle tarımsal üretimde üretim planlaması yapma görevi Tarım ve Orman Bakanlığı verilmiştir. Bakanlığın üretim planlamasını bir an önce etkin bir şekilde hayata geçirmesi; ülkemizin toprak, su, insan kaynaklarının boşa harcanmasının önüne geçilmesi, üreticilerimizin mağduriyetinin önlenmesi ve vatandaşlarımızın ucuz ve güvenli gıdaya ulaşım sağlamaları açısından elzem görülmektedir.Çiftçimize, üreticimize bir yıl değil her yıl ihtiyacımız var. Hürriyetçi Tarım ve Orman Sendikası olarak üreticilerimizin yanında olduğumuzu ve bu zor durumda Devletimizin, kurumlarımızın çiftçimize, üretime devam etmesi için destek olması çağrısında bulunuyoruz. Bir çiftçimizin üretimi bırakması, topraktan kopması bir fabrikanın kapanması gibidir ve ithalata giden yolu açmaktadır.”